Multi; Islanmış kelebeğin gülüşüne bakan Melih 😉
Bahçeye hızlı bir şekilde giriş yapan arabaya baktığımda Melih olduğunu gördüm..Hastaneye girdi. Beni görmemişti. Bu iyi oldu çünkü şuan yanımda kimseyi istemiyordum. Ah Yağmur! Hemen telefonumu çıkardım diyemeyeceğim telefon yere düşmüştü pff. Beni merak etmiştir şimdi. Ama şuan gerçekten annem ve babamdan başka hiçbirşey düşünecek halim yoktu. Birkeresinde babam ve annem tartışıyordu. Ben daha küçükken.. Sonra yanlarına gitmiştim. Beni görünce ikiside gelip bana sarılmıştı. Ve gülümsemişlerdi. O zaman çok büyük birşeyi başarmış gibi hissetmiştim kendimi tabi. İkiside beni çok sevdiklerini ve asla bırakmayacaklarını söylemişlerdi. Peki şimdi.. Şimdi bırakıp gidecekler miydi?? Şiddetli bir şekilde ağlamaya devam ettim. Onlarsız hayat olmaz ki.. Onlarsız yaşayamam.. Herşeylerimmm.. Dizlerimi kendine çektim ve başımı dizime dayayarak ağlamaya devam ettim.. Omzumda bir el hissetmemle başımı kaldırdım. Melih bana sarıldı ve bende başımı göğsüne gömdüm. Bir süre öyle durduktan sonra gözlerim kapanmaya başlamıştı.Gözlerimi açtığımda hala o banktaydım ama yanımda Melih yoktu. Hemen içeri girdim.
Mısra:Nermin teyze ameliyat ne oldu?
Nermin:Kızım yoğun bakıma aldılar. Uyanmalarını beklemekten başka yapıcak birşey yokmuş. Ve şuan yanına kimseyi almıyorlar.
Hemen gidip camdan annem ve babama baktım. Elimi cama koydum ve gözümden akan yaşa engel olamadım.(Resim Mısra temsili)
Nermin:Ağlama artık kızım .Sen böyle yaparsan annenler nasıl iyileşecekler. Git bi eve kendine gel.
Mısra:İstemiyorum.
Eğer yanlarından gidersem iyileşmezler sonra.Melih gelip kollarının arasına aldı beni.
Melih:Ben götireyim seni. Sonra buraya geri getiririm.Neden hayır diyemiyorum ki. Şuan çok tükenmiş hissediyorum zaten kendimi.
Başımı salladığımda. Onun arabası ile evime geldik. İçeri girdiğimde annemle babamla olan hatıralarım gözümün önüne geliyordu.
Melih salona koltuğa oturdu. Bende yukarı çıkıp odamdaki duşa girdim. Sıcak su ile ıslanırken gözyaşlarım suya karışıyordu. Annemm.. Babamm.. Duştan çıktıktan sonra üzerime birşeyler geçirdim.Siyah pantolonumuda giyip aşağı indim. Melih beni görünce hemen ayağa kalktı. Arabaya bindik ve hastaneye geri döndük. Melih annesine birşeyler söyleyip gitti. Bende hala annemleri izliyordum.. Doktor geldiğinde içeri girmek için izin istedim. Kızları olduğum için zorla izin aldım. Yeşil şeylerden giyip içeri girdim.
Mısra:Anne.. Baba.. Beni duyuyor musunuz şuan. Peki öyleyse neden cevap vermiyorsunuz? Ben geldim bakın. Hep burdayım. Yanınızda.. Sizde benim yanımda olun.. Bence yeteri kadar uyudunuz.. Hadi gözlerinizi açın ve bana sarılın.. Sarılıp hiç gitmeyeceğinizi söyleyin.. Lütfen..
Son kelime fısıltı şeklinde çıkmıştı.. Gözyaşlarım durmuyordu.. İçimdeki acı ise dinmiyordu..
Oradaki makina birden ses çıkarmaya başlayınca korktum ve geri çekildim. Doktor girdi odaya hemen ve bana çıkmamı söyledi. Bende hemen çıktım ve camdan bakmaya başladım. Doktor yanıma geldiğinde heyecanlanmıştım. İnşallah kötü birşey yoktur.
Doktor:Makinadan gelen ses tepki verdiklerini gösterdi bize.
Tam o sırada annem gözlerini açtı.
Mısra:Bakın! Bakın!
Koşarak cama elimi koydum ve gülümsedim.Yarım saat geçmişti aradan. Annemi bir odaya almışlardı. Ama babam hala uyanmıyordu. Bu beni tedirgin etsede şuan beklemekten başka birşey gelmiyordu elimizden .
Mısra:İyi misin anneciğim?
Elif:İyiyim kızım iyiyim.Doktor artık dinlenmesi gerektiğinde odadan çıktım bende. Nermin teyzeye sarıldım ve hep yanımızda olduğu için de teşekkür ettim. Sonuçta burada sağlık önemliydi iş ayrı özel hayat ayrı tabi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Butterfly Love
Teen FictionBazı insanlar şanslı olarak dünyaya gelirken bazıları ise şanslarını sonradan kaybedenlerdir. Mısra ve Melih şanslı mıdır? Yaşayarak öğrenmeleri gereken bir çok şey, hissederek öğrenecekleri bir çok duygu varken şans yanlarında olacak mıdır? Kelebek...