4.BÖLÜMDEN ALINTI

33 1 0
                                    

Karanlık her yerde pusu kurmuş gibiydi.Herkese ve her şeye karşı öfkeliydi sanki.

Renkler bu öfkeye dayanamamış ve dünyayı terk etmişlerdi.Tek renge boyanmıştı dünya.
Her şeyi içinde barındıran siyaha..

Etrafımda siyahın sessizliği hakimdi.Karanlık her şeyi sessizliğe mahkum etmişti sanki.Bu sessizlik içimin ürpermesine ve yürüyüşümün hızlanmasına sebep oldu.

Yalnızdım.Bu karanlık dünyada tek başımaydım.Belki birisinden yardım isterim umuduyla atıyordum her bir adımımı.

Orman vardı önümde.Devasa ağaçları da karanlık hapsetmişti içine.Bu karanlık içimi ürpertse de ben ormanın içinde ilerlemeye başladım.

Gittikçe bacaklarımın yorulduğunu hissediyordum belki biraz dinlenebilirdim ama durmadım devam ettim yoluma.

Sessizliğin hapsi sona ermiş gibi arabanın o tanıdık sesleri karşıladı beni.Koşmaya başladım.Bacaklarımın tükenmesine aldırmadım.Devam ettim yoluma.

Ağaçların arasından sıyrılarak yola adımımı atmamla arabanın yanımdan geçip gitmesi bir oldu.Onun gitmesiyle karanlık tüm sesleri ve ışığı içine hapsetti.

Başka bir araba gelene kadar beklemem gerekiyordu ben de yürümeye başladım diğer arabanın gittiği yöne doğru.

Bir süre karanlıkla başbaşa kaldım.Sessizlik yoldaşım olmuştu.Sadece ayak seslerim yankılanıyordu yolda.

Bir anda karşıma bir karaltı çıktı. Bana doğru ilerliyordu.Karanlık olduğundan yüzünü göremiyordum ama boyu kısaydı yaşı çok büyük değildi.Küçük bir çocuktu bu.

Yolun ortasından ilerliyordu.Araba gelse kazaya kurban gidebilirdi.Onu uyarmak amacıyla hızla ilerlemeye başladım.Aramızda bayağı bir mesafe de vardı.Koşar adım ilerledim.

O sırada nereden çıktığını bilmediğim bir araba sesi doldurdu yolu.Karanlık ona izin vermiş ve sessizlik dünyadaki hükmünü sona erdirmişti.

Hızla küçüğün üzerine doğru geliyordu.Durdurak bilmeden son hızla.Şaşkınlığımdan kurtulunca çocuğa doğru koşmaya başladım.Çünkü bir hayat benim ellerimdeydi.Son nefesini gözlerimin önünde vermemeliydi.Azraile karşı koymak için tüm gücümü kullandım son zerresine kadar.

Sessizliğin içinden tırnaklarımla aldığım sesimle."Kaç!" diye bağırdım.Sesim her yerdeydi.Ama çocukta hiç bir tepki yoktu.

Bir yandan koşuyor bir yandan da çocuğa sesleniyordum ama o hâlâ yolun ortasındaydı.

Her şey ağır çekimde gözümün önünde gerçekleşti.Kendimi bile unutacak şekilde donup kaldım.

Arabanın gelişi ve çocuğu çarparak hızla uzaklaşarak gitmesini film izlermişçesine donarak izledim.Bir süre ne olduğunu idrak edemeyerek hareket edemedim.Sonra vücudumu buldum hissizlikten çekip çıkardım onu.Hareket etme yetim bana geri dönmüstü ve ayaklarım kurulu bir alarm gibi bir anda koşmaya başladı.

Çocuğun yanına gelince yanında dizlerimin üzerine çöktüm.Çarpmayla çocuk yüzüstü düşmüştü.Yavaşça çevirdim minik vücudunu.Yüzünü görmemle hislerim deprem gibi vücüdumda sarsıntılara yol açtı.

"HAYIR!!!!"


Diyerek uyanmıştım.Hıçkırıklarım durdurak bilmiyordu ve gözlerimi hiç aşina olmadığım bir yerde açmıştım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 09, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sırrın AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin