ON

3.1K 306 166
                                    

Genç, arkasına baktığında Saejinin uçurumun kenarından kendini aşağıya bıraktığını gördüğünde, hızla koşmaya başladı.

Uçurumun kenarına geldiğinde derin bir nefes alıp verdikten sonra peşinden atladı.

Bedeni suyla buluştuğunda hızla suyun yüzeyine çıkıp, etrafına baktı. Ama Saejin yoktu. Yeniden suya dalıp aramaya devam etti. Biraz yüzdükten sonra Saejinin hareketsiz bedenini gördüğünde, hızla yüzüp Saejin yanına ulaştı.

Kıyıya geldiklerinde güçlükle Saejinin son bir gayret kumsala yatırıp. Nefes alıp almadığını kontrol ettikten sonra Saejinin yuttuğu suları dışarıya çıkarmak için göğsünün altına doğru baskı uygulamaya başladı.

Beşinci kez vuruşunda Saejin öksürmeyle birlikte suyu dışarı atmıştı. Genç ise rahatlamış gibi derin bir nefes vermişti.

Saejin gence baktığında yeniden yüzü hüzünlü bir hale bürünmüştü.

"Sana beni kurtar diyen mi oldu? Tanrı aşkına Jungkook bunu bilerek mi yapıyorsun? " Diye bağırıp oturduğu yerden kalkıp ardına bakmadan yürümeye başladı.

Genç, bir süre Saejinin ardından baktı ve  peşinden gitmeye başladı.

Saejin bir yandan söylenip bir yandan yürürken, ona biraz daha yaklaştı. Ardından içinden gelen bir hisle Saejinin yanına hızlı adımlarla yaklaşıp Saejini kolundan tutup kendine doğru çekti.

Saejin neye uğradığını şaşırarak kendini gencin kollarında buldu. Kulağı gencin tam kalbinin üzerinde dururken, duyduğu ritimle Saejin gözlerini kapatıp kollarını gencin bedenine sardı.

"Canım yanıyor" dedi titreyen sesiyle.

"O dediğin kişi her kim bilmiyorum ama, sana ancak bu kadar yardım edebilirim Üzgünüm..." dedi genç gözleri hüzünle bakarken.

Saejin geri çekilip

"Inan bu bana acı vermekten başka bir şey olmuyor. Bana yapacağın en iyi şey karşıma çıkmamak olur. " diyip hızla gencin yanından ayrıldı. Genç yeniden kızın ardından baktıktan sonra, oldukça sıkıntılı bir nefes alıp verdi. Ardından üzerine bakıp gülümsedi...

**
Saejin üzerindeki ıslak kıyafetlere aldırmadan insanların yanından ruh gibi yürürken ,herkes ona şaşkın ya da endişeli bakışlarla bakıyordu.

Saejin akmak için hazır olan gözyaşlarına izin verdikten sonra, yürümeye ara vermeden devam etti.

**
Eve geldiğinde annesi ona endişeli bir şekilde bakıp yanına gitti

"Saejin...."

"Sonra anne!" Diyip odasına doğru ilerledi Saejin. Annesi Saejinin ardından endişeli bir şekilde  bakarken içindeki vicdan azabı onu bir türlü bırakmıyordu.

-
Saejin odasına girip dolabına ilerleyip eşofman altı ve bir tişört çıkarıp elindeki kıyafetleri yatağın üzerine attıktan sonra soyunmaya başladı.

Oldukça solgun görünen yüzü ve zorlukla hareket eden haliyle depresyona girmiş gibi görünüyordu.

Üzerini değişip ıslak kıyafetlerini yere bırakıp yatağına girdi. Yorganı üzerine çektikten sonra cenin pozisyonu aldı. Ardından sol elini sol yanağının altına koyup. Perdesinin açık yerinden görünen beyaz gökyüzüne baktı.

Yüzünde tek bir duygu belirtisi olmadan dümdüz öylece bakarken.

"O sen olmalıydın" diye mırıldandı. Beyninde sürekli o çocuğun yüzü belirirken o hala gencin Jungkook yani süper kahramanı olduğunu düşünüyordu..

SUPER HERO✔ [JEON JUNGKOOK]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin