3

231 18 13
                                    

Taemin in gitmesiyle kibum kucağındaki minikle yalnız kalmış suratına garip şekiller vererek yoogeun u güldürmeye çalışıyordu. Yoogeun onu pek takmıyor ve kendi ellerini izliyordu.

"bazen çok mu zekisin yoksa gerizekalı bir çocuk mu olacaksın çok merak ediyorum Yoogeun..." dedi kibum onu izlerken. Yoogeun onun lafının bitmesiyle kibum a döndü ve biraz önce izlediği ellerini Kibum un suratına yapıştırdı. Kibum önce şaşırmış sonrada gülmeye başlamıştı.

"tamam sen çok zeki bir çocuksun..." ve yoogeun ellerini izlemeye devam etti kibum da onu.

İçeriye giren sekreter yoogeun u görmüş koşarak onun yanına gitmişti. Yoogeun hemen kafasını kibum a bastırmış kızdan uzak durmaya çalışıyordu.

"demek yoogeun ile aramız bu gün de kötü." Kibum zavallı kıza gülümsedi.

"canını sıkma vic biliyorsun kişisel bir şey değil. Herkese karşı böyle."

"biliyorum efendim..."

"peki sen ne için gelmiştin?"

Victoria o an hatırlamış gibi elinde ki dosyaları ona uzattı.

"bunları imzalamanız gerekiyor. Ben kontrol ettim ama isterseniz siz tekrardan gözden geçirin..." kibum önüne konan dosyaları okumadan imzaladı.

"sana da güvenemeyeceksem bu şirketin batması daha iyi olur zaten."

"efendim alınmazdım biliyorsunuz..."

"biliyorum." Dedi kibum ona gülümseyerek. Yoogeun bunalmış olsa gerek biraz mızırdanınca kibum ona döndü.

"ne istiyorsun bakalım?"

Yoogeun eliyle kapıyı gösterince kibum anladı.

"canın gezmek mi istiyor? Tamam gezelim Victoria ablan bizim yerimize bakar... değil mi?"

Yoogeun ve kibum aynı anda Victoria ya dönmüş cevap bekliyordu.

"siz böyle bakarken nasıl reddede bilirim ki? gidin gezin bakalım." Yoogeun bunun üzürine ödüllendirirmişçesine victaria ya gülümsedi. Kibum daha fazla oyalanmadan ofisinden çıktı onunda canı sıkılmıştı zaten.

"e oğlum nereye gidiyoruz?" yoogeun bunun üzerine eliyle merdivenleri gösterdi.

"yine mi çatıya çıkacağız? Hayır annen yüksekten korkardı bu çatı sevgisi nereden geliyor anlamadım ki."

Yoogeun inatla merdivenleri gösterince kibum yine yenilmiş yine onu kıramamış merdivenlere doğru yürür ve Yoogeun a dikkat ederek tek tek tırmanmaya başlar.

Çatıya geldiklerinde kibum un kapıyı açmasıyla yoogeun un sevinç çığlığı atması bir oldu. Kibum un mana veremediği bir şekilde yoogeun burayı çok seviyordu. Onun mutluluğu tabiî ki kibum u da mutlu ediyordu.

Kibum çatı da biraz daha ilerledikten sonra yoogeun u yere bıraktı. Yoogeun destekle beraber yürüyebiliyordu tabi destek yok oldu an bezinin üstüne düşüyordu. Düştüğü zaman öyle bir iç çekiyordu ki sanki kocaman bir adam gibiydi bu kibum un çok hoşuna gidiyordu. Gerçi yoogeun un yaptığı ne kibumun hoşuna gitmiyordu ki? o sırada görüş alanına giren bir çift ayakkabıyla kibum dikleşip yoogeun u kucağına aldı. Ayakların sahibini görünce ise yoogeun u arkasına saklayıp kaçmak istemişti.

"çok tatlı bir şey... kaç yaşında?" dedi minho elini yoogeun a uzatırken. Kibum istemsizce yoogeun u kendine çekmişti. Yoogeun bunun üzerine kibum a mızırdanmıştı.

"sadece biraz sevmek istemiştim çocuğun canını yakacaksınız." Kibum bunun üzerine fark edip duruşunu düzeltti. Yooguen da rahatlamış bakışlarını karşısındaki yabancı ya yöneltmişti. Minho ona gülümseyince yoogeun da ona gülümsedi.

"sende mi burayı seviyorsun ufaklık gerçekten bu şirketin en güzel yeri burası değil mi? herkesten uzak ferah..." yoogeun da karşısında ki adama gülümseyince kibum tekrardan kasıldı minho ona dönüp sordu.

"biraz sevebilir miyim?"

Kibum yutkundu.

"izin verirse tabi ki..." kibum bunu dediği gibi pişman olmuştu... çünkü yoogeun a bu sefer pek güvenmiyordu. Minho elini ona uzatınca yoogeun da ona uzandı. Minho çocuğu tam kucağına alacaktı ki Kibum izin vermedi.

"benim kucağımda sevseniz daha iyi olur." Minho bununla yüzü düşse de pek bozuntuya vermeden yoogeun u onun kucağında sevmeye başladı. Minho nereye dokunsa kibum rahatsız oluyordu.

"yanakları fazla hassas çok sıkmayın." Ve "konunu kıracaksınız biraz yavaş olun." Diye sürekli uyarıp duruyordu. Minho her seferinde gülümseyip başını sallıyordu.

"evli olduğunuzu bilmiyordum..." dedi minho bir süre sonra. Kibum bununla kotası dolmuş yoogeun u kendine çekerek minho ya baktı.

"zaten değilim. Ayrıca çocuk yapmak için evlenmeye gerek yok bunu en iyi siz bilirsiniz..."

Bu sefer kasılma sırası Minho daydı.

"ben mi bilirim? Ama ben-"

Kibum onun sözünü kesti.

"iyi günler. Sıkı çalışın." Dedi ve arkasına bakmadan çatıdan çıktı.

***

BENDEN BABA MI OLUR?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin