BENDEN BABA MI OLUR?

5

Kibum ofisinde yoogeun u sakinleştirmeye çalışıyor. Biraz sonra toplantısı var ama yoogeun asla onu bırakmıyordu. Kibum tüm çalışanları denemişti ama yoogeun kimseyi istemiyordu.

Huysuzluğu da üzerindeydi toplantıya soksa ağlayıp duracağı çok belliydi. O sıra da kapı çaldı ve içeri minho girdi. Kibum bununla minho yu gördüğü her zaman ki gibi kasıldı.

“Buyurun?” Dedi kibar olmaya çalışarak.

“Kapının önünde ki kalabalığı görünce merak edip geldim.”

“Biraz da ben mi kalabalık edeyim dediniz yani?”

Victoria bununla boğazını temizleyince kibum biraz ileri gittiğini anladı.

“Kusura bakmayın biraz bunaldım.”

“Önemli değil.” Dedi minho ama bozulduğu belliydi. O sıra da yoogeun a el salladı. Ve hain yoogeun yine ona gülücükler saçmaya başladı. Kibum Victoria yı susturamadan Victoria konuşmaya başladı.

“Aman tanrım yoogeun onu sevdi. Bay minho eğer işiniz yoksa biz toplantıdayken yoogeun ile ilgilenebilir misiniz? Çok uzun sürmez zaten-“

“POPçumuza çocuk mu baktıracaksın vic? Eminim işi vardır.”

“Hayır yok tabi ki ilgilenirim yoogeun ile.”

“Ah çok güzel.” Dedi Victoria heyecanla. “Biz zaten yandaki odada olacağız bir şey olursa hemen gelin.”

Minho başını sallayıp yoogeun u kucağına aldı. Yoogeun u! Kucağına! Kibum şu an delirmek üzereydi. Victoria patronunun gerildiğini fark etmiş koluna girerek güler yüzle konuştu.

“Eminim bir sorun çıkmayacak efendim.”

“Ah Victoria neler olduğunu bir bilsen.”

Victoria anlamamışlıkla ona bakınca kibum kafasını salladı. Hızlı var toplantı salonuna girdi. Ne kadar çabuk başlarsa o kadar çabuk biterdi.

**

Minho kucağında ki miniğe bakıyordu.

“Beni niye sevdin acaba diğer herkese kök söktürüyormuşsun”

Yoogeun yine gülümsedi. Çok sevimli diye düşündü minho.

“Bence babanı mutlu edecek kişinin ben olduğumu hissediyorsun. Babandan daha çok vizyon sahibi olduğun kesin. Bana nasıl kötü davranıyor.”

Yoogeun sanki onu gerçekten dinliyor minho gaza gelip konuşmaya devam etti.

“Ama görürsün minik ilerde o da senin gibi sadece bana gülümseyecek. Başaracağım!”

Minho nun yükselen sesiyle yoogeun suratını ekşitti. Minho onu kucağında hoplatıp tekrardan gülümsemesini sağladı. 

Bir süre oynadıktan sonra yoogeun mızırdanmaya başladı. Minho sebeklikler yapsa de huzursuz olmuştu bir kere ve durmuyordu yoogeun.

Minho pes edip sordu.

"Ne istiyorsun minik canavar."

Yoogeun ellerini heyecanla çarpıp minik parmağıyla Minho ya yol gösterdi. Minho başta tereddüt etsede sonrasın da kibum a mesaj atarak-numarasını jonghyun bulmuştu- yoogeun un dediği yöne doğru harekete geçti. 

kendini çatıda bulduğunda ise hiç şaşırmadı.

"Burayı gerçekten seviyorsun küçük adam. Büyüyünce senle iyi anlaşacak gibiyiz. Ah baban bana bir ışık yaksa..."

Yoogeun minik elini minhonun yanağına koydu. Minho bu harekete bağımlı olabilirdi.

**