-DORUK-

25 9 2
                                    

Yeni bir bölümden herkese merhaba :):)
Umarım beğenirsiniz.
Multi:Doruk

Bu da neyin nesiydi böyle? Kimdi şimdi bu? Bu mesaj ne anlama geliyordu?

Benim hemen hafızamı geri hatırlamam gerekiyor. Ne yapmam gerek? Nasıl hatırlayabilirim?

Evet...Buldum.

Yaşadığım en son olaydan sonra düşünmeye başlayabilirim. Belki hatırlamama yardımcı olabilir.

Evet ben en son ne yaşamıştım. Mesaj gelmişti. Kimden geldiğini bilmediğim bir mesaj. Mesajdan önce ise normaldi. Önemli bir şey olmamıştı. Ondan sonra olanlar ise... Bara gitmiştik. Orda ise Eymen onunla ilgili birkaç görüntü gelip gitmişti. Birkaç kesit. Kimdi bu Eymen?

Daha öncesinde Eymen, onunla okulda karşılaşmıştık. Benimle tuhaf bir konuşma yapmıştı. Allah kahretsin ya kimdi bu Eymen?

Ondan önce olanlar. Tuhaf bir rüya...

"Beste.." arkadan gelen sesle olduğum yerde durdum ve arkama döndüm. Uff sabah sabah bu da nereden çıktı ya. "Ne var Miray?" Ne istiyordu acaba bu benden. "Naber?" Dedi yılışarak. Bu hareketler bana sökmez yeğenim..

"Ne var Miray , seninle uğraşacak vaktim yok." Dedim ve bıkkınca suratına bakmaya başladım. "Hafızanı kaybetmişsin duyduğuma göre.." dedi ve sinsice sırıttı. Sonra tekrar konuşmaya başladı. "Ahh yazık yaptığın sürtüklükleri bilemeyeceksin. Ama senin bile bilmediğin sürtüklüklerini ben bileceğim ne güzel. Kızlarla bize dedikodu çıktı." Dedi ve okulun kapısından içeriye girdi. Ben okulun önüne hangi ara gelmiştim. Off Beste şimdi sırası mı bunun kız sana sürtük demiş senin düşündüğün şeylere bak.

Miray'ın peşinden bende gittim ve onu bahçede buldum. Zaten fazla bir zaman geçmemişti aradan. "Miray." Diye çığırdım ve yanına doğru ilerlemeye başladım. Kaltak ya hemen erkeklere yavşamaya başlamış. Meraklı ve dalga geçen gözlerle bana bakmaya başladı. Lan göt sen kendini ne bok sanıyorsun. "Sen kendini bir bok mu sanıyorsun kızım bana laf falan atmalar. Herkes senin ve benim ne olduğumuzu biliyor. Sen kimsin de benimle böyle konuşursun." Dedim ve sinirle üzerine atıldım. Etraf kalabalıklaşmıştı. "Beste sürtüğümüz sinirlenmiş.. Bak sen.." dedi ve bir kahkaha attı. Sanatı suratına attım ve kulağına eğilerek konuşmaya başladım. Kimsenin duymadığını emin olduktan sonra.." Bana bak kızım normalde tehdit etmem direk yaparım ama sende olmayan insanlık bende var. Beni hafife alma bildiğim şeyleri herkesle paylaşmamı istemezsin. Elimde olanları herkese göstermemi istemezsin. Bana bulaşma." Dedim ve geri çekildim. Yüzü mosmor olmuştu. Söylediklerimden sonra bir şey de diyememişti zaten. Etraftaki kalabalığa baktım ve tekrar konuşmaya başladım bu sefer etraflardakilere bağırıyordum. " Ayı mı oynuyor be burada. İşsizler." Dedim ve aralarından ayrılarak sınıfa doğru ilerlemeye başladım. Merdivenin başında Eymen'i görmüştüm ama bir tepki vermeden yanından ayrılarak sınıfa ilerledim.

Miray ne kastetmişti. Allah kahretsin ya. 17 yaşımla ilgili kesin bir şey biliyordu. Allahım bana yardım et. Günlüğüm nerde? Bulmam gerek hemen.

Birinin beni dürtmesiyle sıradan kafamı kaldırdım ve beni dürten kişiye baktım. EYMEN ŞİMŞEK.. "Ne var?" Dedim ve sorgular bir şekilde suratına bakmaya başladım. Kinayeli bir biçimde suratıma baktı ve konuştu. "Son bir yılını hatırlamak ister misin Beste Galen? " dedi ve cevap bekler bir şekilde suratıma bakmaya başladı. Ne yani günlüğüm bu şerefsiz de miydi? Ama nasıl ? Ben neden bu kahrolasıca çocuğu tanımıyordum? Düşüncelerimden arındıö ve Eymen'e baktım. Sorgular bir şekilde "Günlüğüm sen de mi?" Dedim. İlk başta ne demek istediğimi anlamamış olacak ki afalladı. Sonra ben ne olduğunu anlamadan kolumu sıkmaya başladı. Öküz öyle bir sıkışı vardı ki kolumum morardığından emindim. "Ne yapıyorsun be mal?" Dedim ve kolumu kurtarmaya çalıştım. Ama o beni dinler gibi değil di. Koluma daha faza sıkmaya başladı."Sakım bana her şeyi anlattığım bir günlüğüm var deme" dedi. Sana ne mal benim günlüğümden.

BESTE'NİN GÜNLÜĞÜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin