Ben, Jennifer, Edward ve Amy ile kamp yapacak uygun bir yer bulmak için geldiğimiz ormanda geziye çıkmıştık.
Etrafa bakınca çokta güzel bir orman olmadığını kolayca anlayabiliyordum. Yani güzel de bir kamp yeri bulacağımız aklımın ucundan bile geçmiyordu. Ama üzülmeme neden olan bu sebepler Jennifer'ın o masum yüzüne bakınca uçup gidiyordu. O olmasa ben ne yapardım. Adeta yaşama nedenimdi. Ne kadar şanslı olduğumu anlayıp önüme döndüm.
Önümü döndüğümde Edward'ın eli her zaman ki gibi çantasındaydı.
Ben: Ne oldu aç kurt yine mi acıktın?
Edward: Ne acıkması ya sadece ufak bir şeyler atıştırıyordum.
Ben gülümseyerek "Tabi tabi kesin öyledir" dedim.
Edward: Söylediklerini duydum koca adam.
Ben: Tamam tamam sustum.
Ormanda yürümeye devam ederken durak sayıp öylece o tarafa bu tarafa koşturan sincapları izledik. En son sincapların daldığı ağaç kovuğu dikkatimizi çekmişti. Çünkü şimdiye kadar böylesine büyük olanını görmemiştim. Ben, Jennifer ve Amy uzaktan izlerken Edward ağaç kovuğuna doğru yaklaştı. İçine doğru baktıktan sonra bize dönüp "Hey bunun içi oldukça derin" dedikten sonra yüzünü ağaç kovuğuna döndüğü zaman az evvel içine giren iki sincap Edward'ın vücudunda gezinmeye başladı. Kahkahalarla birlikte Edward'ın koşuşturmalarını izledik.
Nihayet sincaplardan kurtulan Edward yanımıza tekrardan geldi.
Jennifer ve Amy ilerde biz onların arkasında ilerlerken Jennifer:
- Hey şurda düzgün bir alan var, sanırım orada kamp yapabiliriz.Edward: "Etrafı nasıl peki, gece ayılara yem olmak istemem" diye devamını getirdi.
Jennifer: Fazla geniş değil ama bu dar anlamına da gelmiyor.
Edward: Demek ki gece yılanlara yem olacağız. Diyerek bir kahkaha patlattık.
Kamp alanına vardığımızda ilk iş etrafı temizlemek ve çadırları kurmak oldu. Ben çadırları kurduktan sonra Edward'a gidip odun getirmesini söyledim. Amy'nin yanına yanaşıp:
-Ne oldu bi rahatsızlığın mı var?
- Aslında yok ama bu ağrılar birden bire olmaz diye düşünüyorum.
-İstersen seni geri götürebilirim.
-Yok o kadar abartılacak bir şey değil.
-O zaman yarın geri dönüyoruz, itiraz istemem.
-Tamam öyle olsun.Güneş batarken bizde ateşi yakmaya çalışıyorduk. Edward'ın birkaç kağıt parçası getirmesi ile bu durumu da halletmiş olduk. Yaktığımız ateşin yanına odun kütükleri getirdim. Aslında kamp iyi bildiğim bir şey değildi. Bunu da filmlerden görmüştüm..
Daha sonra şu sessiz ve hasta olan arkadaş Amy birden rüyasını anlatmaya başladı. Ancak onu dinlemek istemedim. Çünkü günün yorgunluğu zaten beni bitiriyordu. Amy rüyasını bitirdiğinde Jennifer "rüya ile gerçek arasında ne fark var?" dedi.
Amy:
- Aslında aynı gibi ama gerçek hayatta beden ve ruh, rüyada ise sadece ruh rol oynar.
Ben de olaya dahil olup:
-Rüyada sadece ruh mu rol oynar?
Diye bir soru sordum. Bu soru da nerden çıkmıştı böyle. Sorumu açıklamaya çalışan Amy:
-Aslında rüyada gerçekten isteyen kişiler tamamen rüyayı kontrol edebilir.
"Hadi canım böyle saçma şey mi olur" dedim kendi kendime.
Ancak Amy'nin dediklerine göre kişi fazlasıyla meditasyon yaparsa rüyayı bilinçli bir şekilde yönetebilirmişiz. Aslında tehlikeli tarafları da vardı. Mesela rüyada çok heyecan verici bir şey yaparsan Araf denen sonsuz bir boşluğa düşebiliyormuşsun. Ancak rüyada ölürsen gerçek hayatta uyanıyormuşsun. Şu ölme kısmı pek dikkat çekici gelmemişti ama Araf son derece ilgi çekiciydi.Ne yani rüyayı kontrol etme kendiliğinden olamaz mı? Yani insan kendiliğinden uyanıp rüyasını kontrol edebilir miydi?
Amy: Hayır korkmana gerek yok, fazlasıyla alıştırma yapmalısın dedi.
Buna sevinmiştim.
Kimseye bir şey demeden sendeleyerek uyumaya gittim. Kafamı yastığa koyduğum gibi uyumuştum.
Gece yarısı birden uyandım. Şaşkınlık içinde etrafı izlerken ayağa kalktım yere düşen battaniyemi yatağa koyarken yatakta kendimi gördüm. Saçmalık diyerek gözlerini ovuşturdum. Ancak tekrar açtığımda sonuç aynıydı. Yoksa bunlar Amy'nin anlattığı şey miydi?
Hani fazlasıyla alıştırma yapman lazımdı? Hani kendiliğinden olmazdı...
BUNLAR TESADÜF MÜYDÜ???!??
Beğeni yapıp takip ettiğiniz taktirde devamı gelecektir. İyi veya kötü olsa yorum yapmayı unutmayın. Teşekkürler...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psişik
ParanormalHer şey bir rüya mı yoksa gerçek mi?? Paranormal olayların da yaşandığı bu kitapta Jason'ın kendisini çözmesine yardımcı oluyoruz. (Kitaptaki zaman, karakterler ve mekan hariç olaylar gerçektir..)