Yeni bölümü umarım beğenirsiniz.Vote ve yorumlarınızı unutmayıın.İyi okumalaar :))
-Onun gözleri gerçekten çok güzeldi-Ah ? Ne ? Bunu sesli düşünmüyorumdur umarım.Noluyor bana daha birkaç saat önce serseri gibi davranışlar sergileyen bir çocuğun yanına oturmuştum ve onu incelemekten kendimi alıkoyamıyordum ve sanırım oda bana bakıyordu.Yanımda olmasına rağmen aramıza bayaa mesafe koymaya çalışıyordum,neredeyse sandalyenin en köşesine oturuyordum ve en ufak bir hareketimde yere düşebilirdim.Kendimi toplayıp sandalyenin ortasına doğru oturdum,korkmuş bir şekilde gözüktüğümü biliyordum ve böyle saçma davranmamalıydım.Rahat olmalıydım.Daha önce böyle biriyle yakın temasa geçmemiştim.Böyle biri ? Yani çekici sanırım...çekici mi ? Sekside denilebilirdi..hayır ne diyordum ben..ha evet serseriydi yada popüler olmaya çalışan zavallı bir ergen.Bu kelimeleri bulmakta biraz güçlük çektiğimi hissediyordum çünkü ona karşı başka duygular içerisindeyim.Beni süzdüğünü farkediyordum ve neredeyse saçları koluma değecek kadar yakınıma gelmişti.Ondan kaçmaya çalışmamalıydım yoksa daha çok üstüme geleceğini biliyordum.Artık derse konsantre olmalıydım neredeyse 5-10 dakika geçmişti ve ben yanımdaki kişiyle fazla oyalanmıştım.Prof.Matts'in ders anlatışı hiç dikkatimi çekmiyordu neredeyse tüm sınıf kendi halindeydi,çoğunun gözleri ise bizim üstümüzdeydi.Biz mi ? Biz diye bir şey yok.Yanımdaki kıvırcık çocuk ve ve ben tamamiyle ayrı dünyaların insanıydık.Belkide fazla kaba davranıyordum ve onla ilgili hiç birşey bilmeden yargılıyordum.Tamam bugün gördüklerim bana göre aykırı olan davranışlar olsa bile belkide onlar sevgiliydi ve sevgililer arasında geçen böyle şeyler gayet normaldi.Yani onlar için.Ben 17 yaşımda olmama rağmen henüz bir sevgilim olmamıştı.Zaten hayatımın 13 yılını neredeyse tek başıma geçirdiğim için kimseye ihtiyaç duymuyordum.Ailemi trafik kazasında kaybettiğim günden beri kendi başımın çaresine bakabilmiştim.Büyükbabam George'dan kalan evde büyümüştüm ve şimdi onun arabasına ve bir miktar parasına sahiptim.Bir miktar...ııım şey bir miktar değildi sanırım biraz fazlaydı kendime ait banka hesabım vardı ve her ay oraya yatırılan bir maaş alıyordum,bursta denilebilir.Zamanında zengin bir ailem varmış ama ne yazık ki bana bir faydası olduğunu düşünmüyordum.Benim ihtiyacım olan bir aileydi.Sadece bir aile.
Her neyse konumuz bu değil eskilerden bahsetmek istemiyordum çünkü hayatımın en kötü yıllarını yaşamıştım artık gelecek seneyle beraber gelen üniversite hayatımla yepyeni bir yaşama adayacaktım kendimi.Evet ne diyorduk...Yanımdaki çocuk..Belkide ismini sorabilirdim yada onunla konuşabilirdim çünkü daha tanımadığım bir kişiyle ilgili önyargıda bulunmak istemezdim,her ne kadar ona ait olan düşüncelerimi saymazsak.
Dersin daha yarısı bitmişti ve 20 dakika boyunca ne dersi dinlemiştim ne de onunla konuşabilmiştim.Yavaş yavaş ondan tarafa doğru dönmeye çalışıyordum ki profesörün sesiyle irkildim
''Ve şimdide Daisy ve Harry grubunun yorumlarını alıyoruz.Bu deneyle ilgili ne düşünüyorsunuz ?''
Neredeyse ismimi duyunca yerimden sıçramıştım.Şöyle bi yaptıkları deneye baktım ve daha önceden bu konuyla ilgili araştırma yaptığım için çok şanslıydım.Dersi dinlemediğimi gören Prof.Watts ve tüm sınıfın üstüme doğru attığı sinsi bakışlar korkutucuydu.Benden bir cevap alamayacaklarını düşündükleri için birbirini dürterek kıkırdayan onca kişi dikkatimi dağıtsada ayağa kalkıp en olumlu cevabı verebilmiştim.
Bayan Watts'ın yüzündeki ifade değişerek şaşırmış bir hal almıştı daha sonra istemeyerekte olsa ufak bir tebessüm atarak doğru cevabı verdiğimi onayladı.''Şimdide Harry sen ne düşünüyorsun bu deney hakkında ? '' demişti Profesör etrafıma bakınarak Harry denen kişiyi aradım.Ve yanımdakinin ayağa kalkarak cevap vermeye çalıştığını gördüğüm an neredeyse ağzım tamamiyle açılmış bir şekilde ona bakıyordum.Yani Harry'ye.Evet Harry ismi ona yakışıyordu.Onunla bütünleşmiş bir isimdi ve asla aklımdan çıkmayacak bir şekilde sürekli beynimde ismini tekrarlıyordum.Bir an kendimi Harry'ye göz göze gelmiş bir şekilde buldum.Dalmıştım ve ona baktığımı farketmiyordum bile.Bana fısıldayarak''Söylesene şu lanet olasıca şeyi''diyordu.İçimdeki ses ona'' Tabikide sana kopya falan vermeyeceğim seni sersem'' demem gerektiğini söylüyodu ama bense ona geçerli olan cevabı verdim.Bunu neden yaptığımı bilmiyordum ama ağzımdan çıkıvermişti ve onun yalvarışlı olan bu haline dayanamamıştım
Genellikle insanlara yardım eden biriydim ama söz konusu Harry ise neden ilk konuşmamızın bundan ibaret olacağını düşünememiştim ki ? Yada neden tanımadığım birine kopya veriyordum ?
Hala ayaktaydı ve Profesöre cevap vermekle meşguldu.Yerine otururken bana bir bakış attı yüzünde büyük bir gülümse vardı.Hemde bayaa büyük.Bana tüm dişlerini gösteriyordu ve bu onun yüzündeki gamzelerini ortaya çıkarıyordu.Parlayan yeşil gözleri bir an benim mavi gözlerimle bütünleşmişti.Kulağıma doğru eğilerek''Teşekkür ederim Daisy''dedi.''Önemli değil''diyerek tekrardan önüme dönmüştüm.Utandığımın farkındaydım ve yüzümün kızardığını farketmesini istemiyordum.
Zilin çalması aslında işime gelmişti çünkü biraz daha yanında otursaydım onunla konuşmam gerecekti ve daha fazla kızarmak istemiyordum.Ona hiçbir şey demedim.Ve oda bana görüşürüz bile dememişti.Demesinide istemiyordum ki.Ne gerek vardı.Sınıftan çıkıp okul dolabıma doğru ilerledim.Kitaplarımı dolaba koyup kilitledim ve koridorda okul çıkışına doğru ilerlemeye başladım.Arkamdan ''Hey Daisy beklesene''diye bir ses duyar gibi oldum.Arkama dönüp baktığımda Niall yanıma doğru geliyordu.''Merhaba''dedi ''Merhaba''diye karşılık verdim gülerek.
''Okulun ilk günü nasıldı umarım güzel geçmiştir ha ?''
''Fena sayılmaz,güzeldi'' diyerek cevap verdim gitmem gerekiyordu ve görüşürüz diyerek oradan ayrıldım.Sieana ve diğerleri nerdeydi bilmiyorum ama onlara görüşürüz demeden okuldan çıkmıştım.En azından Niall benimle konuşmak için yanıma gelmişti.Kafam biraz dağınıktı ve okulun bahçesinde bisikletimi nereye koyduğumu nerdeyse unutmuştum.Arka taraftaki bisikletlerin olduğu tarafa doğru ilerledim.Bisikletim yoktu.''Hayır bisikletim yok muydu bu nasıl olur buraya koyduğuma eminim'' diye kendi kendime konuşuyordum.Oradaki otopark görevlilerinden birine sormak için otopark girişine kadar yürüdüm.Otopark kulübesine doğru baktığımda kimsenin olmadığını farkettim sanırım herkes gitmişti ben hariç.
Okul kapısına doğru yürümeye başladım.O kadar yolu yürümeyi planlıyordum buradan herhangi bir otobüste geçmiyordu,zaten geçseydi lanet olasıca bisikletimlede gelmezdim..
Okulun dış çevresinde belki bir yerlerde bisikletim vardır diye aranırken siyah bir arabanın arkamdan korna bastığını duydum.''Ne bekliyorsun yol boş geçsene''diye bağıracakken siyah arabanın camı açıldı tabikide Harry bana yine aynı sırıtışıyla bakıyordu.Hayır yani neden Harry neden Sieana yada Zayn falan değildi ki bu.''Hey Daisy burda ne yapıyorsun ?''
''Eve gidecektim bisikletimi arıyorum'' onun son model bir arabası varken benim bisikletimi tercih etmem tabikide kendi fikrimdi.Onu ilgilendirmiyordu.Ama bu cümlemden sonra aşağılayıcı bir şekilde gülmeye başladı.
''Okula bir bisikletle mi gidiyorsun ? Neyse hadi atla arabaya''dedi.''Kendim gidebilirim,otostop çekicem'' Ne ? Otostop mu ? Hayatımda hiç otostop çekmemiştim ve başkasının arabasına asla binmezdim.Bu da nerden çıkmıştı şimdi.Harry'yle konuşurken gerçekten ne dediğimi ben bile bilmiyordum.
''Senin gibi birinin otostop çekmesi kötü sonuçlara yol açabilir özelliklede erkekler açısından''diyerek yüzüme sinsi bir sırıtış attı.
Ne demek istediğini az çok anlasamda onunda diğer erkeklerden farklı olmadığını biliyordum.Otostop çekmemle Harry'nin beni eve götürmesi arasında hiç bir fark göremiyordum.Ama başka çarem yoktu.
Hiçbir şey demeden arabaya binmek için yöneldim.Arka tarafa geçmek için kapıyı tutmaya çalıştığımda ön tarafın kapısını açmış bekliyordu.Harry'nin yüzünde ''hadi ama yanıma gelsene'' der gibi bir bakış vardı yine yalvarırcasına..Buna dayanamıyordum ve sürücü koltuğunun yanına geçerek kapıyı kapattım.
Yine yan yanaydık.Ama bu sefer daha farklı hissediyordum.Yalnızdık.Sadece ikimiz.Harry ve Ben.Bizi izleyen gözler ve hakkımızda konuşan kişiler yoktu.Sessizlik vardı.Ve biz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
First Kiss
FanfictionHer şey bir öpücükle başladı... İlk zamanlar ona karşı sadece nefret duyuyordum.Gözümde hiçbir değeri yoktu.Ta ki o güne kadar... Acaba o hayatımı değiştirebilecek miydi ? Beni mutlu edebilecek tek kişi o muydu ? Onun için sıradan bir kız mıydım ? Y...