ÜÇÜNCÜ ßÖLÜM

52 4 0
                                    

#CERENİN AĞZINDAN#

"Peki" dedim ona. İstiyorsa cehenneme gitsin ama bu halde değil. Onu güzel bir bayan yapmalıydım.

"Kankam" dedi ve bana sarıldı. "Ama bir şartım var!" bana korkarak baktı. "Neymiş şu şart?" çantamı açtım ve ona içindeki makyaz malzamelerini gösterdim.

"Ne beni boyayamazsın kanka. Bu benim doğama aykırı. Ben hipiyim unuttun mu?" sen benim kıçımın kenarının hipisisin bir kere. "Ha ha denizlide deniz var kanka." ayy. Bu kadar kötü bir espiriyi anca ben yapabilirdim.

"Olmazsan ben senle üniversiteye gelmem ve sen tek başına okursun." bana pislik bakışı attı ve "Sen hayatımda tanıdığım en kunduz insansın" olabilir. Böyle olmasam sen ve ben tanışamazdık.

#SELENİN AĞZINDAN#

Buyük antlaşmadan sonra ben kendimizi nakil aldırmak için yeni bir üniversite, Ceren ise kiralık bir ev bakıyordu.

Ben bir parkın bankında universite ararken birden yanıma o geldi.

"Eren. Naber." bana ezik ezik baktı. Ama benim doğamda eziklrrin yüzüne ezik demek yok. "Sen benim adımı nereden biliyorsun." gerizekalı işte. Ama haklıda olabilir.

"Revirden" dedim. Oda "Tamam" dedi. Sonra aniden bir tayfa geldi. Kızlı, erkekli.

"Hey. Eren bey. Kendinize manita yapmışsınız" en öndeki çocuk öne doğru adım attı. "Gel Eren korkma biz senin dostlarınız. Gelde bir tokat atayım" ne çocuğa gönüllü olarak tokat atıyorlar?

KANKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin