İdol : DO Kyungsoo
Tür : Romantik
İthaf : Azura-L
Elinde tabletin kucağında meyvelerin Soo nun son konserden kalma fancam videosunu izlemekle meşguldün. Her gün kafanda dolanan o düşünce bir kez daha aklına gelmişti. 'Onu sevmekle harika bir iş yapıyorum' Onu seviyordun. Tırnağını çarpsa canı yandı diye ağlayacak kadar. Karşında otursa bile onu özleyecek kadar seviyordun. Ama bu sevgin sana hayatının hatasını yaptırmıştı. Duyduğun anahtar sesiyle elindeki tableti yastıkların arkasına fırlattın.
''Gelmişsin''
''Maalesef yanına gelmek zorunda kaldım.''
''Sana gel diyen oldu mu Soo mecbur değildin''
''Görende sana bayılıyorum sanacak. Oyuna devam et sadece iki aşık sevgili gibi davran bana yeter. Az sonra annem gelecek buraya topla etrafı.''
''Bana emir vermekten vazgeç artık!''
''Senden nefret ediyorum biliyorsun dimi(ismin)?
''Ah! ne hoş .. Demek ki duygularımız karşılıklıymış''
Soo senden nefret ediyordu. Her karşına çıktığında da bunu dile getiriyordu. Sende ona öyle diyordun. Sevdiğini söylesen sana sadece güler bir aptal olduğunu düşünürdü. Ailesine inat karşısına çıkan ilk kızla sevgili olmak için kendine yemin etmişti. Şans eseri ailesi seni tanıyınca da ayrılamamıştı.
''Ben duşa gireceğim. Havlumu balkondan atmadın dimi önceki gibi?''
''Seni atacağım ben balkondan aşağı o olacak! Gerizekalı! iyice evin sandın burayı!''
''Çok konuşuyorsun. Telefonum çalarsa açma seni gebertirim.''
Ona laf yetiştirmek için üniversite açsalar koşa koşa giderdin. Sürekli altta kalmaktan sıkılmıştın. Seni kölesi gibi görmeye başlamıştı. Sarhoş olup gecenin bir körü kapına dayanırdı. Ve genelde o gecenin sonu yatakta biterdi. Zaten o büyük hata da öyle bir gecenin iziydi. İçinden gelen çığlık atma isteğini bastıramamış ve evde boğazın patlayana kadar çığlık atmıştın ki bu soo nun umrunda bile değildi. İşte sizin aşkınız(!) bu kadardı.
Aradan geçen 15 dakikanın sonunda ifadesiz suratı ve belindeki havluyla karşındaki koltuğa uzandı."İnsan oturuyor o koltuklara kalk üstünü giy hayvan!"
"Ne o utandın mı :) . Daha fazlasını gördüğün zamanlarda oldu halbuki :)"
"Ne kadar pisliksin ya sen. Islak ıslak oturuyorsun diye dedim. Koltuklarımı ıslatıyorsun."
"İyi be yemedik koltuğunu"
Gözlerini devirip salondan çıkarken sen onun arkadasından derin bir nefes aldın. En iyi oyuncu ödülü sana verilmeliydi. En azından soo karşında yarı çıplakken üstüne atlamak yerine her zaman yapabildigin şeye devam edebilmiştin. Az önceki görüntü üstüne fancam olayına biraz mola sana iyi gelebilirdi. Sende bunun yerine başka bir idolün fancam videosuna geçtin. Sen öylesine dalmıştın ki az önce yanına hatta elinden gelse kucağına oturacak olan soo yu farketmemiştin.
"Kai mi ? Gerçekten mi ?" Hafif sitemkâr sözleri üzere yüzünü ona çevirdin. Bir an dudaklarınızın ne ara bu kadar yakın olduğunu düşündün. Tek kelime etsen soo onun dudaklarına değecek gibiydi dudakların. İlk defa sen onu arzulamaya başlamıştın ama bu asla olmayacaktı. Biliyordun. Saniyeler içinde ağlamaya başlamıştın. Soo bunu farkedince geriye çekilip yüzüne baktı.
"Hey.. Kızmamıştım gerçekten."
Soo her yanına geldiğinde sen başka idollere bakardın. Ona aşık olduğunu bilmesin diye nefret kusan cümleler kurardın. Ama atladığın ufak detay vardı. Gerçekten hisleriniz karşılıklıydı. Nefret ederken de severken de hisleriniz karşılıklıydı. Siz iki ilizyonist birbirinizi kandırma konusunda oldukça ustaydınız. Soo ne zaman cesaret etse ondan nefret ettiğin aklına geliyor yine sana rol yapıyordu. Bunun sonunu getirecek şey senin söylemeye cesaret edemediğin hatandı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
One Shot (EXO)
FanfictionHer bölüme farklı bir sen ^^ *OC kurgudur* ✒️28/05/2017 _ 26/07/2017