Hilal'in Gölgesinde-Ekip

Bölüm 1-Başlangıç

Mustafa;"Hadi beyler bu kadar yeter, çıkıyoruz! Selim sen git arabayı getir. Anıl sen bizi koru."

Selim;"Tamam abi önce ben çıkıyorum,siz burada kalın."

Selim aniden gizlendiği eski hurda arabasının arkasından fırlayarak,arka sokağa park ettikleri siyah transporter ekip arabasına doğru koşmaya başladı.

Arabanın yanına geldiği zaman,giydiği askeri pantolonun sol ön cebinden anahtarları çıkartarak,arabanın kapısını açtı ve arabaya bindi.

Arabayı çalıştırıp ekibi bıraktığı yere doğru sürmeye başladı. Kulaklıktan,yaklaştığını ve çıkmak için hazırlanmalarını söyledi.

Selim;"Geldim beyler. Çıkın!"

Mustafa;"Anıl sıra sende!"

Anıl;"Anlaşıldı abi!"

Birden tüm ekip bulundukları yerden kendilerini bekleyen arabaya doğru koşmaya başladı.

Bu sırada Anıl,attığı her kurşun için "Bismillah" diyor,kaçakçılara nefes bile aldırmıyordu.

Bu sırada bütün ekip arabaya binmişti. Son binen Ekin arabanın kapısını hızla kapattı.

Selim birden gaza bastı bütün ekip bu gaz ile beraber biraz sarsılıp,Selim'e ters bakışlar ile ne demek istediklerini anlattılar.

Selim kulaklıktan Anıl'a;"Anıl aşağıya in seni almaya geliyorum."

Anıl;"Tamam abi hemen hazırlanıp çıkıyorum."

Selim arabayı sürerken bütün ekip operasyondan eli boş dönmenin üzüntüsünü yaşıyordu.

Hakan bir köşede silahını temizliyor,Ekin arabanın dışarıdan görülmeyen camlarından uzaklara bakıyordu.

Hepsi adeta annesinden azar yiyen küçük bir çocuk gibi sessizdi.

Bu korkutucu sessizliği bozan Mustafa oldu.

Mustafa;"Beyler bugün varya müdür beyden azar yemezsek iyidir."

Ekin;"Abi ben anlamıyorum,bu adamlar nereden kaçıyorlar? Hayır sonra sıkıntısını biz çekiyoruz. Olmuyor böyle. "

Bu sırada Anıl'ın gizlendiği eski,çürümeye yüz tutmuş,kırmızı binanın önüne gelmişlerdi.

Anıl sırtına silahını asmış kapının önünde onları bekliyordu. Araba sesini duyunca kafasını çevirerek arabaya doğru baktı.

Ağır,ağır yavaşlattı arabayı Selim. Anıl kapıyı açıp içeri girdi. Üşüdüğünü belli eden bir ifadeyle,ısınmak için ellerini birbirine sürtmeye başladı.

Bu sırada merkezde haber bekleyen Melih,Mustafa'yı telefondan arıyordu.

Melih;"N'aptınız abi? Müdür bey meraklıydı yeni geldi.Bir haber varmı diye sordu.Henüz yok dedim."