Sabah erkenden kalkmış yine pencerenin başında onun okula gitmesini bekliyordum... Bu bekleyiş çok uzun sürmezdi genelde.. Bu arada ben onu size tanıtmadım değil mi ?
O.. O beni hayata döndüren kişi.Onun sayesinde bir çok kez ölümden vazgeçtim... Onun adı Min seok..Kim min seok... Benden sadece 2 yaş büyüktü.. Biz onunla karşı karşıya evleri olan bir komşuyuz sadece . Onun bende olmayan birsürü sahip olduğu şey var. Arkadaşları,iyi bir ailesi var.. Ben bunlardan yoksunum ... beni ona çeken şeyler var.. En önemlisi her yarım saatte bir yenilenen hafızamın içinden hiç silinmemesi... Onu nasıl mı hatırlıyorum? bende bilmiyorum.. Onun hakkındaki hiçbirşeyi hafızam unutmuyor.. Belkide kaderimiz birleşmiştir? yada Allah'ın bir mucizesidir bu ?
ben bu düşüncelerime dalmışken onun evde kahvaltı ettiğini fark ettim..
Evde yalnız yaşadığı için yalnız başına kahvaltı etmek çok zordur değil mi Min seok? Benim eskimeyen aşkım ? Çabuk ye ve okula geç kalma :)
onun kahvaltısını bitirip kapıdan çıkmasıyla evimden çıkmam bir oluyordu.. Bu yorucu tempo çok zevkli aslında..
-hadi Hande .. Onu yakalamalısın ! go!
hergün hızlı hızlı merdivenlerden çıkıp inmek aslında çok yorucu ama onun peşindeysem bunu her gün sıkılmadan yapabilirim...
sonunda apartmandan çıktım ve peşinden gitmeye başladım...
Yürürken aynı zamanda insanlara selam verirdi min Seok.
- Ajusshi(amca) iyi misin bugün? ilaçlarını almayı unutma olur mu ? A ! Ajumma(teyze) neden bu kadar ağır eşyaları taşıyorsun ben taşırım lütfen sen taşıma ...Evin uzak mı ? Uzaksa en azında yanına birisini almalısın bu yaşla bunları taşıyamazsın...
iyiliksever Min seok her konuda insanlara yardım ederdi... Tam anlamıyla iyiliksever o ..
yaklaşık 100 metro yürüdükten sonra metroya bindi.. Bu kadar az mı yürüyecektik bugün? ahh! Hergün biraz daha kısaltıyorsun yolları Min Seok. Bundan nefret ediyorum. Neyse bugün beraber yürüyebileceğimiz yol bu kadarmış ... Lütfen okulda uslu dur ve başka kızlara bakma olur mu?
ben böyle kendi kendime konuşurken o çoktan metroya binmiş camdan dışarsını seyrediyordu... sessiz sessiz insanları süzüyordu.. Hergün yaptığı gibi ...
Metro hareket ederken benimde eve gitme zamanım yakınlıyordu... Geri dönmeliydim...
Arkamı dönüp onun bastığı adımlara basarak evin yolunu tuttum... Belki ancak böyle ayaklarımız birbirinin izlerini silerek yakınlaşabilir ? olamaz mı?Bugün yine sana seni sevdiğimi söyleyemedim ... Yine konuşamadık...
Bu düşüncelerim gün gün artıyordu... Onun yüzüne bakabilmeyi herşeyden çok istiyordum...
yolda kendi halimde bu düşünceleri geçiriyordum kafamdan... ve en sevdiğim şarkıyı söylüyordum..
~ bana ilk gülümsediğin an, teşekkür ederim... Sana sevgimi gösteremediğim için ,özür dilerim... Sana kalbimi açamadığım için, o özel kelimeleri fısıldayamadığım için bir aptala dönüştüm~~
bugün yine mutsuzum seninle olamadığım için Min Seok ....
| hikaye yazarının sözü: Eğer sizinde böyle bir sevdiğiniz var ise uzatmayın gidin ve söyleyin |
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbime Dokunuyorsun...
RomanceSeni senden çok seven biri lazım... O gibi.. Onun gibi....