Multi:Evren'in gülüşü
Zamanla alışacakmışmışım! Nasıl alışırım ben yaa! Bana gelmiş masal bile olmayacak şeyler anlatıyor. Bir de alışacaksın diyor. İlk baştan kaçmalıydım. Off baba ya. Ne olcak ki çalışmasaydım. Gerçi artık eve nasıl gideceksem onu da bilmiyorum. Ne kadar sürerdi ki bu? En iyisi en kısa sürede fırsat kollayıp kaçmak olacak."Boşuna kaçma planları kurma! Aileni de düşünmeyi kes! Aileni Fortest ayarladı. 18 yaşına kadar normal bir hayat yaşayıp ondan sonra bizle iletişim kurup sana güçlerini göstermemiz için yaptı bunu." Dedi Evren dişlerini sıkarak.
" Biz seçilmişlerin güçleri 18 yaşına girince açığa çıkar. Tabi dünyalıların dilinde 18. Bizim dünyamızda sen 80 yaşındasın en gençlerimizdensin. Bizde çarklar farklı döner. Yaşımız giderek artar ama bedenimiz geç yaşlanır." Dedi ve sonradan aklina gelmiş gibi parmağını şaklattı
"Bu arada benim senin aklındakileri nasıl bildiğimi de merak ediyorsundur. Bu da biz seçilmişlerin bir özelliği. Seçilmiş olmayanların aklını okuma gibi bir gücümüz var. Sen daha güçlerini açığa çıkarmadığın için seçilmiş sayılmıyorsun." Dedi sırıtarak.Söyledikleri içime işliyor, beni mahvediyordu. Hayatım bir yalan üzerine kuruluydu. Bunca yıl bir yalan içinde büyümüş, iki yabancıyı ebeveynim saymıştım. Her ne kadar aramızda bir bağ oluşamamış olsa da onları ailem bildim. Onlarla yedim içtim, onlarla yaşadım en özel günlerimi.
Kendimi berbat hissediyordum. Zaman durmuş gibiydi. Nefesim kesildi, gözlerim karardı. Bir an kendimden geçtim. Derin derin nefes alarak ellerimle banktan destek alarak Evren'e döndüm.
"Yalan söylüyorsun! Seninle gelmem için yapıyorsun. B-bu d-doğru olamaz. Bana doğruyu söyle Evren. Hayatım bir yalan üzerine kurulu olamaz. Lütfen. Ben... ben yapamam. Bu şeyler bana göre değil. Sana inanmıyorum! Bir anne ve baba nasıl evladından vazgeçer ki? Hayır hayır inanmıyorum!" Dedim ve başımı iki elim arasına alıp titreyen ellerimle zonklayan kısmını ovmaya çalıştım."Yapmak zorundasın! Ne demek yapamam? Bu sana verilmiş bir görev! Annen ve babana gelecek olursak... "
"Ne? Annem ve babam ne?!" Dedim kendime hakim olamayıp bağırarak.
"Onlar seni istemedi. Fortest de başıboş kalırsan cadıların seni anında öldüreceğini bildiği için cadıların hiç akıl edemeyeceği bir yere gönderdi seni. Güçlerinin açığa çıkacağı zamanı kolluyordu. Yani en azından ben böyle biliyorum." Dedi ve gözlerini kaçırdı benden.
"Onlar" dedim yutkunarak "Beni neden istemediler?" Sesim istemsiz titremisti.
"Bak bunu bilmiyorum bir gün görürsen kendin sorarsın." Dedi omuz silkerek.
Gerçekten de görebilme şansım var mıydı? Hem olsa ne olcak ki, gelip boynuma mı atlıyacaklar? Onları gerçekten çok merak ediyorum. Her ne kadar beni istememeleri gururumu kırsa da beni derinden üzdüyse de kim oldukları, kime benzediğimi, beni neden istemediklerini çok merak ediyordum. Çünkü önceden kendimi hep eksik hissediyordum, herkes ailesiyle çok yakınken ben neden bu kadar ayrıyım diye düşünüyordum. Şimdi nedenini biliyordum.
Derin nefesler alarak uzun bir aradan sonra kendime gelebildim. Şu an kendimi daha iyi hissediyordum; Üzerime yapışıp duran yorgunluk artık bir parçam olmuş gibi hissediyordum. Ailemle ilgili gerçekleri sonuna kadar araştıracaktım. Ama şu an bunu daha fazla düşünmek sadece daha çok yıpranmama neden olurdu. Bu yüzden tüm bunları beynimdeki bir başka köşeye sıkıştırdım.
En kısa zamanda da güçlerimi öğrenip bu akıl okumadan kurtulmam lazımdı. Aklımdan geçen her şeyi Evren'in okuması sinir bozucuydu. Evren'in gülümsediğini hissettim. Aklımı okumaktan zevk alıyor galiba! Belki özelimiz vardı. Ne diye aklımı okuyorsa! Birden aklıma gelen soruyla kaşlarım benden bağımsız havalandı ve o an için tüm sorularım aklımdan çıktı. Ben nasıl 80 yaşında olabiliyordum? 80 ne be?! Ben 80'sem Evren kaçtı acaba ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ʄօʋռɨҡʟɛʀ| Ürkek Kahraman (Düzenleniyor)
AdventureBüyük savaş yaklaşıyor... Cadılar Yakamoz Vadisini ele geçirip Dünya'yı yok etmek için hain planlar kurarken , Fovniklerin ve Dünya'nın kaderi bu küçük, korkak bir o kadar da cesur kızın elinde... Macera tutkunları bu kitaba bayılacaksıznız!