Jimin biraz gergin hissediyordu. Yoongi'nin ruh halinin düzeltmek için iyi bir fikri vardı ve ders çalışırken ara vermesini sağlayacaktı. Ama bir yandan da biraz korkuyordu - ya beğenmezse ne olacaktı?
Siyah saçlı çocuk sonunda Yoongi'nin apartmanının önüne varmış ve derin bir nefes alarak kapıyı tıklatmıştı. Erkek arkadaşı kapıyı açtığında biraz sinirli görünüyordu, ama Jimin'in kusursuz yüzünü gördükten ve dudaklarına bir öpücük kondurduktan sonra, büyük olan da parlak bir şekilde gülümsemeden edememişti.
Kapının önünde öpüşmeye başlamışlardı. Önce nazik ve yavaşça olan öpücük, ikisi de daha fazlasını hissettiğini anladığı andan itibaren, gittikçe daha vahşi ve tutkulu bir hal almıştı.
"Dur.. haydi odamda devam edelim." dedi Yoongi, ateşli öpücüğü böldükten sonra. "Öncelikle, Yerim oturma odasında, bu yüzden.."
Jimin büyük olanın ne söylemeye çalıştığını anlamış, bu yüzden Yoongi'nin odasına ilerlemeye başlamıştı. Aklına mükemmeş bir fikir gelmiştiç Bu yüzden Yoongi'nin müzik çalarının çalıştırdı, müziklerden birinin cd'sini alıp taktı. O sırada Yoongi oturma odasına girmişti, ablasını heyecanlı bir şekilde cips yerken favori dizisini izliyor halde bulmuştu.
"Jimin matematikte bana yardım etmeye geldi. Odamda olacağız bu yüzden bizi rahatsız etme."
"Pekiiii.." Erkek kardeşine dikkatini bile vermemişti, dizisi daha önemliydi, bu yüzden Yoongi'nin siktir olup gitmesi için elini kaldırıp kovalar gibi salladı. Bu onun için en iyisi olurdu. (Ç/N: Evet Yerim aslında benim ve izlediği dizi de Supernatural, teşekkürler)
Odasına döndüğünde, Jimin'i sandalyede otururken bulmuştu, ama nedense Yoongi'nin odasının ortasında duruyordu.
"Bir sorun yok değil mi?" diye sordu büyük olan yavaşça odaya girerken. "E-evet. Senin için bir şeyler hazırlamıştım da.." Yoongi küçüğün istekli öpücüğünden önce kaşlarını kaldırmıştı.
"Otur bebeğim." dedi Jimin. Yoongi'yi gerçekten de tahrik edecek bir şekilde.
Jimin büyüğünün ona bebeğim demesinden hoşlandığını biliyordu.
Yoongi sandalyeye oturduğu anda, Jimin müziği başlatmış ve Yoongi'ye doğru ilerlerken kıyafetlerini çıkartmaya başlamıştı. Pantolonunun askılarından başlamıştı, tişörtünü çıkarmadan sadece hafifçe yukarı kaldırmıştı, sadece sıkı karın kasları görünüyordu.
Küçük olan sakin ve yavaş adımlarla bedenini hareket ettiriyordu, Yoongi'nin kucağına oturduktan sonra bile, kalçasını oynatmaya devam ediyordu. The Weekend'ın Earned It şarkısı eşliğinde soyunmuştu. Zaten çalma listesindeki çoğu şarkı The Weekend'ın şarkılarıydı.
Aralarındaki şey kızışmaya başladığında, Jimin'in hareketleri büyük olanı delirtmeye başlamıştı. Her dokunuşu tutku ve memnuniyet doluydu, her öpücük nazik ve bir o kadar da vahşiydi, vücutları mükemmel bir uyum içindeydi.
Jimin Yoongi'nin kucağından inmişti, dar kırmızı pantolonu çıkartmak için. İç çamaşırındaki sertliği fark etmiş ve yine de soyunmaya devam etmişti. Dans etmeyi çok seviyordu, bu yüzden erkek arkadaşı için dans etme düşüncesi ise çok daha güzeldi.
Yavaşça öpüşürken, Jimin sonunda tişörtünü çıkartmıştı; kalçalarının müzikle uyum içinde hareket ettirirken. Yoongi'nin sertliğini hissedebiliyordu, ama erkek arkadaşına biraz daha işkence çektirmek istiyordu. Bu yüzden öpücüğü bölerek ayağa kalkmıştı.
Ritimle dans ederken, Jimin Magic Mike filmindeki (Ç/N: Erkek striptizcileri konu alan Amerikan yapımı bir film) oğlanlar gibi en iyi dansını sergilemek istiyordu. Evet, o filmden ilham almıştı ve nasıl müziğe uygun bir şekilde dans edildiğini öğrenmek için yaklaşık on kere izlemişti. Seksi dansıyla, Jimin büyük olanı kışkırtmak istiyordu çünkü o anda Yoongi'nin ne kadar tahrik olduğunu görebiliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
#sadlife [yoonmin ]▶[Türkçe Çeviri]◀
FanficOriginally written by @wangzico Orijinal hikaye @wangzico tarafından yazılmıştır. Have a nice reading~ İyi okumalar~ @wangzico Thanks a lot, again♡