Özel Numara

35.Bölüm

Nazlı dona kalmıştır. Savaşta sadece susuyordur. Uzunca süren sessizliği Savaş bozmuştur.

"Söz vermiştin."

"Özür dilerim."

"Tek bir şey soracağım, bu adam yada kadın doğrumu söylüyor?"

"Hayır. Seni asla aldatmadım ama senden bir şey sakladım zaten onun için özür diliyorum."

"Ne sakladın yine Nazlı ne!"

Nazlı yaşadığı her şeyi anlatır artık yalanı kalmamıştır. Savaş Nazlıya ne kadar kızsada onu affetmek istiyordur.

"İşte olan biten bunlardan ibaret."

"Sen katil misin?"

"Hayır ben sadece suçu saklayanım."

"Ne farkı var ki?"

"Savaş yemin ederim seni korumak için yaptım."

"Aynen Savaş ne var affetsen?"

Selinden sonrada Sinem konuştu.

"Hem Kerem bile beni anladı Savaş, Nazlının kötü bir niyeti yoktu."

Son olarak da Ateş konuşmuştu. Sonra oklar yine savaşa döndü.

"Abartma savaş, affet gitsin. Kötü bir niyeti yokmuş Nazlının."

"Seni affettim Nazlı ama sana nasıl eskisi gibi güveneceğim bilemiyorum."

"Zamanla yaraların sarılacak, göreceksin özel numaram."

Savaş Nazlıya sarılır.

*****

Akşam olmuştur, Nazlı odanın balkonuna çıkar. Savaşta evinin bahçesindedir.

"Güneş altında söylenmedik söz yokmuş..."

"Bu yüzden geceleri söylüyorum sevdiğimi..."

"Ne gece ne gündüz yokmuş söylenmemiş söz..."

"Bende söylenmişleri söylüyorum yeni biçimde..."

"Hiç bir biçim kalmamış dünyada denenmedik..."

"Bende susuyorum sevgimi saklayıp içimde..."

"Duyuyorsun değil mi suskunluğumu nasıl haykırıyor..."

"Susarak sevgisini ilan eden çok var sevgilim..."

"Ama bir başka seven yok benim sustuğum biçimde..."

Nazlı iç geçirir. İçinden Savaşın güvenini nasıl geri kazanacağı hakkında fikir geçiriyordur. Savaşta Nazlıyı nasıl affedeceğini düşünür. Nede olsa onu aldatmasa da tüm işlerini Seçkin ile beraber yapmıştır...

******

Ertesi gün olmuştur. Nazlı Seçkinin dersine girmiştir ama hiç ders dinleyemiyordur. Aklı fikri Savaştadır. Ders bitince hızla toplanır. O sırada - herkes sınıftan çıkınca - Seçkin hoca Nazlının yanına gider.

"İyi misin Nazlı, bugün bir başka dalgınsın?"

"İyiyim hocam, gitmeliyim."

"Savaşla bir şey olmuş o zaman."

"Evet."

"Merak etme artık aramızda bir şey olma ihtimalini düşünmüyorum, sadece öğretmen ve öğrenciyiz."

"Size inanayım mı?"

"Samimi söylüyorum. Yalnız senden 1 saat isteyebilir miyim, en azından buna hakkım var."