Söylemek istediğim çoğu şeyi söyleyemedim yine. Söylememem gereken de bir çok şeyi söyledim. Keşke yüzüne biraz daha baksaydım. Son kez olduğunu düşünmeme rağmen yüzüne çok az baktım. Her bir zerresini ezberlemeliydim o güzel ve eşsiz yüzünün. Ya da keşke “bi daha gelme” demeseydim mesela. Sen gelmezsen benim ne sana gelecek cesaretim ne de senden başka gidebileceğim birim var. Hiçbir veda konuşması otobüsün içinde son anda söylenen bir “seni seviyorum unutma” cümlesi ve son kez olduğu düşünülen kısa bir bakışma ile bitmemeli. Bitmeyecekte zaten söz veriyorum.