"Seleen, kalk kız okula geç kalacaksın. Devamsızlığın daha birinci dönemden dolmak üzere!"
Tamam anne ya!Kalktım. Üstümü giyindim. Kahvaltı yapıp, söylene, söylene okula gittim. Sekiz saat ders her gün olduğu gibi, bize giriyordu. Matematik dersinde her zamanki gibi bir bok anlamıyordum. Deftere, zaman geçirmek için bir şeyler karaladım. Zil çaldı. Sınıfta boş, boş turlarken aniden hoca sınıfa girdi.
Hocam daha zil çalmadı.
"Biliyorum Selen, yeni bir arkadaşınız geldi. Onu getirdim. Her zamanki gibi bu gün de bilmişsin"
Peki.
"Bu yeni arkadaşınız Kaan çocuklar, hadi ben gidiyorum. İstediğin yere otur Kaancığım"Çocuk utangaç mıydı yoksa cool mu anlayamadım. Çok gizemli birisine benziyordu. Belkide abartmıştım. Matematik dersinden çıkmanın etkisiyle saçmalıyordum.
Merhaba ben Selen.
"Tamam." Dedi ve sınıftan çıktı. Çocuktan gıcık kapmıştım. Öküz!
Zil çaldı ve herkes sınıfa girdi. Öğretmen de girdi fakat yeni gelen çocuk yoktu. Hoca bana sesleniyordu."Kız Selen, yeni çocuk gelmiş. Hani nerede, ilk günden kaçırttın mı çocuğu?" Diyerek güldü. Gözlerimi devirip, cevap vermedim.
Çocuk sınıfa girdi.
"Merhaba hocam, kantindeydim ondan dolayı geciktim."
"Tamam. Otur canım. Kendini bize tanıt bakalım."
"Ben Kaan, Mersinden katılıyorum. Diğer yarışmacılara da başarılar." Dedi ve oturdu. Resmen hocayla dalga geçmişti ve sınıf buna gülmüştü. Ukala şey! Duyduğuma göre kolejden gelmişti ve şımarık, zengin birisiydi. Okulun son zili çalmıştı ve herkes eve gitmek için yola çıktı. Bazıları ise servislerine yetişiyordu. Kaan yanıma yaklaştı."Servisle mi gideceksin?"
Hayır. Yürüyerek gidiyorum. Ev yakın zaten.
"Motorla bırakayım mı?"
Hayır.
"Sen bilirsin."Ekipmanlarını giyip, motora atladı. Birden basıp gitti. Belkide bana bozulmuştu. Onu kırmış olabilirdim. Yürüyerek eve gittim. Anahtarımı almamıştım ve evin zilini çaldım. Açan olmadı. Kapıda kaldım. Karşı komşuda beklemek aklıma geldi ve hemen zilini çaldım. Kapıdaki kişiyi görünce şok oldum. Bu bir şakamıydı? Kapıdaki Kaandı!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Okuldaki Meteor
ChickLit"Sıkıcı okul hayatında başına en güzel ne mi gelebilir? İşte tam olarak bu Meteor..."