19. Bölüm(süpriz balonlar 🎈 🎈🎈)

30 8 0
                                    

Merhaba arkadaşlar bugün sizlere 19 bölümü paylaşmak istedim çünkü  beğeniceğinizi umuyorum inşallah beğenirsiniz sizleri seviyorum 😘
----------------------------------------------
Sabah kalktıyım da aslında Erdinci aradı gözlerim ama yoktu kalktığımda da her yere baktım ama yoktu bana verdiği sözü unutmuş mu ? bana bunu nasıl yapa bilir hatiçe ablayla odalarımızı ayırmıştık o horladığı için Zeynep Hanımla konuşup odayı ayırtmıştı onun için Erdinç benimle uyuyordu bende nerede olduğunu Hatice abladan öğrenirim

  Hatice ablanın odasına doğru yürümeye başladım  kapıyı açtıyım da yatağını düzeltirken gördüm Hatice abla bana dönüp bana baktı bende uzatmadan hemen konuya girdim

''hatiçe abla Erdinç nerede ? ''

''gitti''

''nereye''

''yurt dışına'' gitmişmiydi cidden bir şey demeden

''tamam''

''niye sen arıyorsun Erdinci ?''

''yok sadece bir şey soracaktım da ''

''anladım ''

''neyse sağ ol abla''

''rica ederim '' gülümsedim ve babane'nin odasına gittim bu aralar onu ziyaret ettmeiştim aslında işim ona bakmaktı ama Erdinç yüzünden babaneyle ilgilenemiyordum odaya girdim ve Haluk Beyin babaneyle konuştuğunu ama babanein başka yere baktığını gördüm

''anne biliyorum hala bana kızgınsın ama lütfen bana kızgın olma dayanamıyorum'' babane oğluna baktı sonra yine başını çevirdi

''anne dayanmıyorum senin benimle konuşmayınca  dayanamıyorum lütfen artık konuş sana ihtiyacım var '' Haluk bey başını indirmişti aslında Haluk Bey annesini çok seviyordu ama annesi kaza geçirdikten sonra kendini suçlamış ama sonrasını anlatmadı Hatice abla bende sormadım ama merak ediyordum işte fazla merakta iyi değil

okula gidip alan derse girmiştim dersler sıkıcı gitmişti öğlende Ece atölye nöbetçisidir öğlenleri o kapı kapandığı için açılamaz ama kimse giremezdi o günde ilsu ile Ece rehberliye gider ve yemeğini alamaz hocada al hemen kapat der oda hocaya kafasını sallar ve atölyeye gider yemeğini alır tam çıkıcaken sınıftaki erkeker hücum ettmeye başlar ama  Ece  içeri girdi ben eceye bakıyordum erkekler ise duvarın kenarında bekleyip Ece'nin çıkmasını bekliyorlardı ama  Ece ısrarlıydı erkeklerde öle bi kaç dakika sonra erkekler oturdu bende Eceye kaş göz yaptım ve çıktı ama erkekler geldi Ece dayanmaya çalışsada  dayanamadı ve Eceden anahtarı alıp içeriye girdiler Ecede sinirlenip anahtarı alıp erkekerin üstüne kapıyı kapatmıştır

"Oh canıma deysin siz beni çıldırtırsanız bende sizi odaya kapatır ve hocaya söylerim " 

erkeklerin dışardan sesleri gelmiyordu ama Eceye yalvardıkları belliydi Eceyle biz kahkahalarla gülüyorduk sonra  kağıda yazıp cama yapıştırdılar ben cama döndüm kağıta
- affedersin Ece sultan hadi çıkar vallahi bir daha yapmayacağız söz- yazmışlardı ben  kağıttan gözlerimi çekip Eceye baktım ve gülümseyip başımı aşağı yukarı salladım Ece anahtarı alıp kapıyı açtı Erkekler çıktığında  Eceye sarıldı en son Burak sarılıcağı zaman  Ece heyecanlandı ama Burak ona sarılmadı sadece yanağından makas aldı ve erkek arkadaşların yanına geri dönmüştü ben Eceye bakıp

'Boşver be Ece aynı Burak işte' bakışı atmıştım oda başını sallamıştı genellikle biz Eceyle bakışlarla anlaşırız ben ona baksam hemen anlardı bende anlardım ve yine anlamıştık birbirimizi

   Yine bir günüm sıkıcı okula geçti sıradan şeyler olmadı sadece hiç tahmin edemiyeceğimiz hoca 5 dakika mola vermişti bizde sevinmiştik o kadardı hayatımın sevineceği an işte bu kadar masumdu

   Okul çıkışı Erdinci görmemle şaşırdım ama umursamayarak onun yanına gittim

"Niye okuluma geldin"

"Özür dilerim acil bir işim çıktıda"

"Nasıl bir acil bir iş bu"

"Anlatamayacağım kadar özel ve acil bir iş"

"Erdinç   üzmeyecem demiştin ama üzdün ağlatmayacam dedin ağlatın ve en önemlisi gtimicem dedin ve gittin

"İlsu sadece bir kaç saatçine gittim sonra geri geldim "

"Ben her şeyimi anlatım sana sende anlata bilirsin"

"Anlatamam ilsu ama aklımı topladığımda sana bahsetsem"

"O zaman sonsuza kadar desene"

"Neden öle diyosun ?

"Çünkü sen kafasız birisinde ondan !" Yürümeye başladım ama Erdinç beni gine arabanın yanına getirdi

"Ama sana süprizim var"

"Ne süprizine nede sana ihtiyacım var"

"Yapma ilsu özür dilerim "

"Özür kabul etmiyorum" Erdinç yüzüme mutsuzluk emojisi gibi bakıyordu ama biran kafasının orda bir ampül gördüm gibi oldum sonra Erdince baktım

"Sen benimle uyumayı çok mu seviyorsun ?" Demeki aklına gelen buydu Erdinç beyin he salak

"Saçmalama seninle uyunayı sevdiğim falan yok sadece sözünde durmayanlardan nefret ederimde ondan "

"Özür dilerim " dedi ve bagajı açtığında balonlar gökyüzüne özgür olmaya giti ama tam gidecekken tutu ve bir resim çıktı onun ayı kostümü vardı ama yüzü görünüyordu bende vardım ama ben avcıydım istemsiz olarak güldüm çünkü Erdinci ayı fotoğrafını gördüm ve bunu herkesin ortasında yapıyordu

"Ayılık yapıyorum düşünmeden seni kırıyorum ve sende beni birgün vurdun sebebsizce senden ayrılamıyorum cidden özel birşey olmasa gitmezdim affetsen beni " ben kahkaha atıyorken başımı salamıştım oda gülüp bana sarıldı bende gülüp ona sarıldım aslında neden sarılıyorduk bilmiyorum ama güven hissedince insanana güveniyor ama yanlış mı ? Bilmiyorum 🤔 karmaşık duygular içersindeyim

Nasıldı sizce bu bölüm eğlencelimi sıkıcımı klişemi sizce ya da hikayede beğenmediğiniz an var mıydı ?belirtirseniz sevinirim sonraki bölümde görüşürüz 😘🙏🏻

Sonun başlangıcı( TAMAMLANDI )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin