DOST

45 4 0
                                    

Makbule arkadaşımızın hikayesidir

her zamanki desteklerinizi bekliyoruz

bizimle kalın


Zamanın ne zaman olduğunu anlayamadığım bir zamanın içindeydim

resmen. O günün sabahı uyandığımda çok halsiz ve bitkindim, evin içinde

dolanıp duruyordum. Kahvaltıda yediklerimi kaldıracak bir midemin

olduğundan emin bile değildim artık. Yalnızca yatağıma uzanıp, uyumak

istediğimi biliyordum bir tek.

Öğleden sonra çalan zil sesiyle kendimi toparlayıp kapıyı açmaya gittim ve

canımdan can dediğim Duru gelmişti. Bu halim Duru'yu tedirgin etmiş olmalı ki

bana "Sen iyi misin ?" diye sordu. Bilmiyorum ama biraz halsiz gibiyim geçer

herhalde demeye kalmadan bir mide bulantısıyla banyoya koştum. Duru "Sen iyi

değilsin hemen hastaneye gidelim."dedikten sonra kendimi birden hastanede

buldum. Hastaneye geldikten sonra hemen tahlillerim yapıldı ve filmim çekildi.

Sonuçlar geldikten sonra doktora dönerek neyim varmış dediğimde karaciğer

yetmezliğin var dediğini duyar gibi olmuştum ve sonrasını hatırlamıyorum

çünkü bayılmıştım. Bu karaciğer sorunumu nasıl çözebilirim dediğimde

doktorun uygun bir donör bulunması gerek dediğini duyar gibi oldum ama

gerisini hatırlamıyorum. Hastalığımın bir nedeni olduğundandır ki bayılıp

bayılıp duruyordum. Duru'nun kafasında Esra'ya karaciğerini vermek

istemesiyle ilgili sorular dönüp duruyordu ama nişanlısı ve ailesi bu duruma ne

diyecekti? Bu fikrini Cihan ve ailesine söylemek için yanına gitti. Cihan ve

ailesi bu duruma çok sert çıkarak biz sensiz yaşayamayız, eğer sana bir şey

olursa ne olacak diye tepki vermişti. Durunun aklı karışmaya başlamıştı.

Esra'nın yerinde kendisi olsaydı, Esra kendisine ne olursa olsun karaciğerini

verirdi. Bu düşünce Duru'yu cesaretlendiriyordu. Gidip Esra'nın kapısını çaldı.

Esra'ya "Ben sana karaciğerimi vermeye karar verdim."demesi ile birlikte

benim gözlerimden düşen damlalarla ortam birden hüzünlenmişti. Bende aynı

Cihan gibi konuşmaya başlıyordum. Bana "Ben senin yerinde olsaydım sen bana

yardım etmez miydin?" dedikten sonra birbirimize sarıldık ve hastaneye gitmek

için yola koyulduk.

Bu durumu öğrenince Cihan ne tepki verecekti artık hiçbir önemi yoktu. Yol

boyunca bir yandan mutluluğumu bir yandan da üzüntümü dile getiriyordum.

Duru ve ben ameliyata girdik. Ameliyatımız başarılı geçmişti. Artık ben eski

sağlığıma kavuşmuştum. Bir an önce arkadaşımı görmek ve teşekkür etmek ve

istiyordum. Cihan ve ailem hastaneden çıkarmak için gelmişlerdi. Beni alıp eve

getirdiler. Evde ailem ve bütün arkadaşlarım toplanmıştı. Benim için sürpriz bir

parti hazırlamışlardı. Ben bu fedakârlığı yapan dostumu yalnız bırakmama kararı

almıştım ve artık mutlu olmak zamanıydı


Bİ FARKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin