Beyaz & Siyah

Yüz Yüze

Hareket edemiyordum! Kendini biran önce odadan dışarı atmak isteyen ben, kapıda donuk bir yüz ifadesiyle Profesör Shane'e bakakaldım. Phantomhive Malikanesine misafir olduğunda, onları buraya davet etmiş olmalıydı.

- Sebastian?

Bana mı sesleniyordu?

- Sebastian!?

- Oh, nasıl arzu ederseniz efendim. Hemen çıkıyorum.

Dedim.

Ve hemen odayı terk ettim. Merdivenlere doğru yürüdüm ve merdivenlerden bir insan gibi indim. Malikane, Shane'in yatmasıyla birlikte tamamen bana kalmış olmasına rağmen hiçbir şeyi insan üstü yapmak istemiyordum. Normalde her şeyi tek seferde yapmak için can atıyor olmalıydım ama şuan yaşadığım şok, beni oldukça durgunlaştırmıştı. Herşeyden önce böyle bir davete hazırlıklı değildim ve hızlıca bir şeyler düşünüp bu davetin önüne geçmenin bir yolunu bulmalıydım.

Tekrar misafir ağırlama salonuna döndüm. Şaşkınlığıma eşlik eden şaşkın surat ifademle birlikte, duvardaki büyük saatin altında duran pikaba doğru yürüdüm. Böyle zamanlarda sakinleştirici birşeyler dinlemek daha iyi odaklanmamı sağlıyordu. Farinelli'den "Lascia Ch'io Pianga" plağını pikaba yerleştirdim.

Farinelli - Lascia Ch'io Pianga için: https://youtu.be/WuSiuMuBLhM linkini kullanabilirsiniz.

Shane'in oturduğu sandalyeye yöneldim. Masanın üstünde tahta küllük duruyordu ve içinde söndürülmüş Küba Purosu vardı. Shane'in yediği İtalyan Çikolatası'nın folyosu da masanın üzerindeydi ve kalan bir parça çikolata folyonun üzerinde duruyordu. Hemen yanında boş viski kadehi vardı. Sağ elimin siyah eldivenini elimden çıkardım ve çikolatayı elime alarak kokladım. Kokusu çok hoştu ama tadının berbat olduğunu biliyorum. Daha doğrusu benim için berbattı ve yüzümü buruşturarak, çikolatalı parmaklarımı yaladım. Bu tadı hiç ama hiç sevmiyorum ancak şuan da aklıma birden bire Profesör Shane'in siyah defterini getirdi. Gerçi o kalın, siyah defteri ezbere biliyordum ama yine de oraya yeni birşeyler ekleyip eklemediğini görmek istedim.

Oturduğum yerden kalkarak, kütüphaneye doğru ilerledim. Kütüphanenin kapısına geldim ve sağımda duran geyiğin sağ boynuzunu kendime doğru çekerek kapıyı açtım. Kapının tam karşısındaki duvar, yan yana dizilmiş kitaplardan görünmüyordu ve kütüphane, tüm odanın duvarlarını döndüğü için her duvar birbirinin kopyası gibiydi. Shane'in özel bir tasarımı olan bu kale gibi oda, kitaplara ev sahipliği yapmanın yanında, Shane'in siyah defterini de koruyordu.

Shane, defterini, kütüphanenin giriş kapısının tam karşısında duran kitap dizisinin içindeki gizli bir kapının arkasında muhafaza ediyordu ve bu gizli kapının açılabilmesi için, John Tyndall'ın  Bilimin Parçaları isimli 500 sayfalık kitabı ile C. Robert Darwin'in Türlerin Kökeni isimli 502 sayfalık kitabıyla yer değiştirmesi gerekiyordu. Açılan kapının tekrar kapanması için ise aynı işlemin tam tersi.