HER ŞEY SENİN İÇİN

20 2 0
                                    

HİKAYENİN TEMASI: PİŞMANLIK

HİKAYENİN ZAMANI: KOZMİK

                                                             HER ŞEY SENİN İÇİN

Ne yapacağımı bilmiyordum. Bu ben değildim. Bunu yapan ben değildim. Yerde ağlattığım kadın annem olamazdı. Onu ben ağlatmış olamazdım. Annemin, meleğimin hıçkırıkları yankılandı odada. Yüzü düşse içim parçalanırdı ki benim. Koştum, koştum bir uçarım kenarına geldim. Annemi, meleğimi üzülmesine dayanamadığım insana tokat atmıştım. (2Gün Önce)

Bir haftadır eve gidemiyordum. İşimden başımı kaldıramıyordum. Dosyalar, incelenmesi gereken dosyalar, imzalanması gereken dosyalar. Çıldıracaktım sanırım. Meleğimi de özlemiştim zaten. Şimdi de bir konferansa gitmem gerekiyordu. Kendimi tanıtacak, başarılarımdan bahsedecektim güya. İnsanların gözünde sadece başarılı bir insan olabilirdim ama yoruluyordum hem de çok. Biraz da sevdiklerimle vakit geçirmek istiyordum. Arabayı park edip konferansın yapılacağı salona girdim. Son anda yetişmiştim sanırım. Adım anons ediliyordu. Merdivenleri çıkıp mikrofonu elime aldım ve konuşmaya başladım. ''Hepinize merhaba arkadaşlar ben Arda. Hayatım yaptığım pişmanlıklar da oldu doğrularda. Bu herkesin hayatında olabilecek şeyler. Bunun yanı sıra benim hayatımın tamamı pişmanlık diyorsanız hatayı verdiğiniz kararlarda değil de size sunulan seçeneklerde de aramalısınız ama eğer diyorsanız ki hep yanlış seçim diye bu seçimlerinizde yardım almanız gerektiğini gösterir. Ben hep annemden yardım aldım bir nevi doğduğum da bana verilen resim defterinin ressamı sadece ben değil aynı zamanda annemdi. Diğer bir konu ise hedefleriniz, hedeflerimiz. Hayatınızda hep bir gayeniz olmalı. Benim gayem annemi mutlu etmekti. Size içimi açmam bütün her şeyi gerçek bir şekilde anlatmak gerekiyorsa eğer ben mimarlığı kendi isteğim üzerine yapmıyorum. Evet, çok ünlü bir mimardan bunu duymak sizi üzmüş ya da hayalleriniz yıkmış olabilir ama bu mutlu olmadığım anlamına gelmez. Meleğim mutluysa bende mutluyumdur. Kendiniz için bir şeyler yapamıyorsanız size değer verdiğiniz insanlar için bir şeyler yapabilir, resim defterinizi birlikte doldurabilir onları bir amaç edinebilirsiniz." Dedim ve kürsüden indim. Söylediklerim bazı insanları şaşırtmış bazılarını ise üzmüştü. Birçoğunun ise yüzünde umut dolu bir gülümseme oluşturmuştu. Sanırım amacıma ulaşmıştım. Umutlarını yitirenlere umut olmuştu bir kez daha hayat hikayem. Birkaç gün boyunca yine çok fazla çalıştım ve eve gitmedim. Son dosyayı da imzaladıktan sonra meleğimi görebileceğim için heyecanlıydım. Resim arkadaşımı çok özlemiştim. Eve ulaştığımda anneme büyük bir özlemle sarıldım. Ama annemin yüz ifadesi bir garipti. Sanırım bu ifadeyi tanıyordum. Yine benden bir şey isteyecekti ama çekiniyordu bence de çekinmeliydi. Ben de sanıyordum ki artık her şey rayına oturdu bundan sonra benden bir şey istemeyecek. Tabi ki yine istekleri bitmemişti. Oysaki birkaç gün önceki verdiğim konferansta neler söylemiştim annem hakkında onunda haklı yanlarını görmüş insanlarla paylaşmıştı. Oysa onu yine mutlu edememişim. Sanırım onun istediği benim resim defterimi tamamen elimden almakmış. Ama yine de dinledim onu. Belki küçük bir şeydir diye. Öyle olmadı. Benden istediği şey mimarlığı bırakıp, sağlık sektörüne atılmamış. Öleceğini hissediyormuş ve onun gibilere yardım etmemi istiyormuş. Bu saatten sonra nasıl doktor olabilirdim nasıl yapabilirdim ki. Onun yaşına ve ruh haline göre meslek değiştirmekten bıkmıştım. Annemin yüzüne büyük bir tokat attım. Ne! Bunu ben mi yapmıştım? Olamaz!

ZEYNEP ÖZKAN

HİKAYELERİMİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin