Dıt dıt dıııtttt
"Uyanıyor galiba ! Hemşireleri çağır HaRu-ya çabuuuk ! AH EUL KIZIIM UYANDINMI ?"
Odayı aydınlatan beyaz ışık gözlerimi acıtmıştı. Yanıyordu. Etrafıma bakınırken hastanede olduğumu anlamam uzun sürmedi. Peki ben niye burdaydım ?
" Eul kızım iyimisin ? Duyuyormusun beni ? Bana bak, bu kaç?" Annemdi sesinden tanımıştım parkmaklarıyla bir şeyler yapıyordu ama tam net göremiyordum. Ağızımı açıp anneme cevap vermek ister dudaklarımın birbirine yapışmış olduğu anlamıştım.
Etrafta neyin olup bittiğini anlamaya çalışırken aklıma gelen ilk şey JungKook olmuştu. Ne zamandır burdaydım bilmiyorum ama bacaklarımı hissetmemem bunun uzun bir süre olduğunu açıklıyordu ve bunu kesinleştiren şey ise doktorun odaya hemşireler eşliğinde girip bir ay boyunca hastanede olduğumu ve arada gözlerimi çıp tekrar bilincimi kaybettiğimi ve bu yüzden bir ay içinde gerçekleşen olayları hatırlamamamın normal olduğunu açıkladı. Bir dakika bir sorun vardı en son galiba yarışmadaydım ne oldu da bu haldeyim.
Bir kaç dakika daha oyalandıktan sonra kendime gelip " Anne en son Yoona'larla yarışmadaydım ne oldu da.."
"Eul.." annem derin bir nefes alıp sözüne devam etti " Eul yarışma oldu evet ama sen orda yoktun"
Nasıl yani yokmuydum ? Yani bu gördüğüm şey rüya mıydı? Kulağa hiç mantıklı gelmiyordu."Anne hiç mantıklı değil yani olamaz ben..." odaya çat kapı girenlerle lafım yarıda kalmıştı.
"Eul !! İnanmıyorum gerçekten uyanıksın !! ""Yoona" zorlaşan nefes alıp verişimle diye bildiğim tek şey bu olmuştu malum biri öküz gibi üstüme atlamıştı. Birde bununla dursa yok hayır yetmiyormuş gibi hasta yatağında yatan beni, bana, benim kafama vurmuştu cidden.
"Ne kadar endişelendik senin için biliyormusun ? Tabiki bilmiyorsun. Eul hanım efendi burda böyle yatarken dışarda biri bir aydır kafayı yiyor. Hatta o'na teşekkür etmelisin."
Bir dakika. Kafam iyice karışmıştı. Zaten yeni uyanmışım şurda neyin olup bittiğini anlamaya çalışıyorum, beyin düşünmekten felç olmuş zaten birde ekstradan felç olan beynimi yok etmemmi isteniyor ? Ooh oldu vallah bir bu eksikti. Tabii bayılıp kendilerini hastanede bulan onlar değildi zaten 😑
Eul tribi bırak bir kenara da diyeceklerini dinle derim.Haa bak işte tam üzerine bastık. Ilk defa seninle aynı fikirdeyim.
Bazen düşünüyorumda şu iç sesler olmasa ne halde olurduk, yani şöyle, tam kafayı sıyırmak üzereyken gelip de "Hoop arkadaş yavaş" demeleri insanı cidden kendine getiriyor."Yoona, şey.. tam olarak ne oldu anlatırmısın?" Anlatsın. Arkadaş değilmi. Benim de bilmeye hakkım var ne zaman nerde bayıldığımı.
Nedenini sorsam oda yok. Doktorlar daha bulamamışlar neden kaynaklandığını."Bak şimdi Eul. Biz yarışma yerindeyken JungKook aradı ve hastanede olduğunu söyledi. Bizde neyin olup bittiğini anlamadan fırladık tabii. Hastaneye geldiğimizde zaten sen baygındın, içerde. JungKook dışarda bekliyordu. Kafasını ellerinin arasına almış sayıklıyordu " hayır şimdi değil hayır" diye. Bizde hemen soru yağmuruna tutuşturduk çocuğu.
Ve onun anlatışına göre senin hayalinde beliren kişi oymuş ve sende onun karşısında beliren kişiymişsin. Onu birde senden dinlemem lazım unuttum sanma neyse acilen sen koşarak gidiyormuşsun ki sonra bayılmışsın. Şanslısınki o da ordaymış ve hemen hastaneye götürmüş seni. Zaten o gün bugündür uyandın sayılmaz. Uyanıpta tekrar bayıldığın şeyleri saymazsak."Iyi de yarışma nolmuştu? Hepsi hastaneye geldiklerine göre.
"Yarışma? Haa sen onu merak ediyorsun" bir dakika akıl falan okuyan birisimi bu kız yoksa?
"Yarışma yine gerçekleşti, yani doktorlar hastenede beklememize gerek kalmadığını durumun ciddi olmadığını ve ordan ayrılmamızın daha iyi olacağını söylediler. Bizde apar topar yarışmaya gittik. Tabii bizimkiler ikinci oldular. Ama sorun yok sonuç beklentilerimizden iyiydi. Biri zaten şok olmuş kendini yarışmaya verememişti-"Konuşmamız Yoona'nın telefonunun çalmasıyla yarıda kalmıştı.
"Peki anne tamam geliyorum" deyip telefonu kapattı."Eul kusura bakmazsın değilmi? Annem eve çağırıyor bir yere gideceklermiş ve kardeşime bakmam lazım" tereddüt ettiği yüzünden belliydi.
"Ne kusuru Yoona tabiiki gidebilirsin sonuçta kardeşin daha önemli. Görüşürüz tekrar nasıl olsa. Dikkatli git" ve gülümseyerek odadan çıktı.Eveet başlasın bakalım can sıkıntısı, annemler yoktu odada. Yalnız kalmıştım. Ah doğru resim defterim. Anneme odadan çıkmadan önce küçük masanın üstüne koymasını istemiştim. Yapmam gereken ona uzanmaktı şimdi. Ah nihayet ! Alabilmiştim. Bu tür durumlarda resim çizmek en iyisi değilmi sizcede ?
"Höhööm" biri boğazını temizlemişti. Ama bir dakika. Benim bu odada yalnız olmam gerekmiyormuydu ?
_______________
Ve işte yeni bölüm~ umarım beğenmişsinizdir
Gecikme için tekrar kusura bakmayın~
Bu arada Hobi'nin doğum günü bugün (kore saatiyle 😄) !! Iyiki doğdun Hobii 💜

ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Butterfly Dream~ 《J.K》ASKIDA
FanfictionKolumdan tutup beni kendine doğru çevirdi. Bu sıcaklık hiç yabancı gelmiyordu. Yüzüde öyle. O derin bakan gözleri ve rüzgarda dalgalanan siyah saçları. Sanki daha önce görmüştüm onu. "Sen.." deyip donakalmıştı. Siyah gözlerini yüzümde gezdiriyordu...