Alarmın sesiyle gözlerimi açtım .Hava aydınlanmıştı .saate baktım ne oha 8:20 yok artık işe geç kaldım hemen yataktan fırladım ve dolabımı açtım düz siyah bir pantolon ve gıri bir tişört çıkartıp üstüme geçirdikden sonra aylanın yatağına yöneldim hâlâ uyuyordu
"Ayla kalk çabuk işe geç kaldık ."
Ayla aniden fırladı ve
"Ne nasıl yani daha ilk günden mi çabuk acele etmeliyiz ."dedi telaşla .sanki benim kalk dememi bekliyomuş gibi.
"Tamam sakin ben neredeyse hazırım sende hemen üzerine bir şeyler atta gidelim."dedim .Makyaj masasının üzerinde duran goz kalemini aldım ve gözüme yumuşak hareketlerle çektim.Saçımı da sımsıkı topladıkdan sonra aylaya yöneldim ve
"Ben hazırım sende hazırsan çılalımmı."dedim. O da hazır gibi gözüküyordu.
"Tamam sen kapıya çık geliyorum bende ." Dedi .
Kapıya yöneldim merdivenleri koşarak indim . Ayakabılarımı aldım ve hızlı hareketlerle ayağıma geçirdim. Ayla da merdivenleri hızla imip yanıma geldi bir yandan ayakkanısını giyerken bir yandanda"sen okulu dondurmuştun dimi. "Dedi .
"Evet geçen kış ."
Peki neden?"
"Bir sene ara verip sadece dersane ye gittim bu sene öğrenmem daha kolay olsun diye işte."dedim ve kapıdan dışarı çıktık iş yeri burdan en az on dakikalık mesafedeydi ve biz şimdiden on dakika geç kalmıştık zaten.Adımlarımı hızlandordım Aylada öyle ikimizde neredeyse koşuyorduk.
Birazdaha yürüdükden sonra kafeye yani çalıştığımız yere gelmiştik.Yavaşca kapıyı açtım ve içeri girdim .Patron patlamya hazır bir bomba gibi bizi bekliyor du.
"Kızlar birsürü sipariş birikti ve herkes kendisine yemek berilmesini bekliyor ama siz şimdi geliyorsunız."dedi .Adam sinir küpüne dönmüştü nasıl cevap vereceğim hakkında hiçbir fikrim yoktu sanırım aylanında öyle .Sinirlerim bozulmıştu kendimi gülmemek için zor tutuyordum.
"Hadi ama iki saattir bekliyorum artık biri servis yapacak mı?"dedi. Patron bize döndü ve
"Çabuk şu adamın istediğini verin ve birdaha böyle birşey olursa ikinizide kovarım .dedi ve uzaklaştı. Aylaya döndüm ve"Hadi başlayalım ."dedim ve siparişleri dağıtmaya başladım .* *
Akşam olmuştu kafeden çılarken havanın çok güzel olduğunu fark ettim hafif rüzgarlı sıcak ve karanlık .
"Ben biraz sahile inicem biraz rahatlarım evde görüşürüz. "Dedim ve sahile doğru yürümeye başladım .yaklaşık on beş dakika sonra asvalt ın yerini sıcak kum aldı .Ayakkabılarımı çıkarttım ve koşmaya başladım etrafta pek gazla insan yoktu koşmayı burakıp bir şezlong a oturdum karşıdan karanlıkta yüzlerini seçemediğim iki kişi bana doğru geliyordu .Aramızda çok az bir mesafe kalmıştı artık yüzlerini görebiliyordum biri kız diğeriyse erkekti .
"Sen "dedi beni işaret ederek "bizimle geliyorsun."dedi .
"Tanışıyormuyuz ?"dedim.
"Sen tanımıyor olabilirsin ama
bu benim seni tanıdığım gerçeğini değiştirmez güzellik."dedi bu kim ya şimdi gece gece çattık yaa
"Sen kimsin ya hiç işim yokmuş gibi birde senle uğraşamam."
Dedim aslında işimin olduğu söylenemez ama.
"Vay cesur bir kızsın ama kuru cesaret bir işe yaramaz ."dedi ve arkasında bir karan lık oluştu .oohaa kanatları var .arkamı döndüm ve tabana kuvvet kaçmaya başladım hiç birşey düşünmeden sadece koşuyordum. Arkamdan kanat sesleri gelmeye başladı ve az önce ki kız önüme indi .Hâlâ kalabileceği mi düşünüyordum .Arkamı döndüm ve kanatları olan bir adam la karşılaştım kaçacak hiçbir yerim kalmamıştı kalbim heran karşı ya fırlayacak gibiydi. Önümde duran iri kıyım beni tutu ve kanatlarını çırpmaya başladı bir yandan adama tekmeler savurken bir yandanda çığlık atıyordum ama hiçbirinin faydası yoktu çaresizce yerden uzaklaşımızı izledim...""Arkadaşlar iyi veya kötü yorumları bekliyorum.:):)""
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümün Kanatları
Science FictionNormal ve heyecandan uzak mutlu bir hayat geçirirken. Bildiğim hayatımın yalan olduğunu hayatıma meteor gibi düşen gerçeklerle birlilte öğrendim .Herşey yalandı tüm hayatım hatta ailemin bile. BEN SADECE BİR İNSAN DEĞİL AYNI ZAMANDA BİR IŞIN...