Bölüm Kırk Dört -Kolay Değildir

21 2 0
                                    

Masal'ın ağzından

Kumsal'a uyuyacağımı söylemiştim ama uyumadım. Canım resim çizmek istiyordu. Güzel defterim, kalemlerim ve silgim. Aklımdaki resmi çizmeyi bir kaç haftadır istiyordum ama çizemiyordum. Ben hüzünlüyken daha da güzel resim yapıldığına inanıyorum. Yani en azınan bana öyle oluyordu.

Resmi çizmeden önce bir sürü çizimim olan defterin ilk sayfasından adım gibi bildiğim resimlere sanki hiç görmemiş gibi bakıyordum. O resme yaklaştıkça kendimi çok zor tutuyorum. İşte o. Çenesinde beni olan, kahverengi saçlı, gözleri beni sev diye haykıran çocuk, işte o, aşık olduğum adam. Resmine dikkatlice bakarken gözümden bir damla yaş düştü.

Birinin merdivenleri çıktığını farkettim hemen yatağa girdim. Kahretsin! Defter kalmıştı. "Artık sen bu boku yedin Masal aferin"dedi içimdeki Masal. Gözlerimi kapadım. Gelen kişiyi merak ediyordum.

Yaklaşık 2 dakika sonra

"Masal!"dedi. Bu oydu Graydi. Neden bu kadar seviniyorumki aynı evde yaşıyoruz bir şeyini filan unutmuştur. Sonuçta Kumsal ona uyuduğumu söyledi.

"Masal, Uyuyor musun?"dedi

Ses çıkartmadım. Ağlamamak için kendimi çok zor tuttum ama oldu yapabildim. Yani henüz şimdilik.

"Uyumuş olman seninle konuşmayacağım anlamına gelmiyor öyle değil mi?"dedi

-Ses yok-

"Masal niye bana söylemedin. Hem konuşurduk. Biliyorsun konuşmayı seviyoruz. Ama şimdi sen uyuyorsun bu yüzden konuşamıyorum."dedi ve üstümü örttü. Yatağımından bir şeyin kalktığını fark ettim. Aha sıçtık.

"Wtf!"dedi

-Ses yok-

"Aman tanrım. Masal, masal sen nasıl...aman tanrım, aman tanrım."dedi

Yatağıma oturdu. Sanırım resmi daha iyi inceliyordu. Anı merak ettiğim için gözlerimi kısarak yorganın altından Gray'e baktım. Pür dikkat resimi inceliyordu. Bir yere dokundu ve ellerini oraya bastırdı.

"Ağlamışsın. Hemde gerçek olmayan benin üstüne."

O gerçek olamayabilir ama onun değeri çok fazla.

"Onun benim için değeri ne kadar fazla sen biliyor musum?"dediğini duyar gibiyim."dedi

Ne wtf. Lan bu benim aklımımı okuyo nooluuyoo lan.

Sonra sayfa sesleri duydum. Lütfen defterin sonuna gelmesin...lütfen...lütfen

Bir sümük çekme sesi geldi. Grayson ağlıyor muydu? Emin olmak için bir daha dikkatli dinledim. Yine aynı ses. Hayır ya hayır ben Gray'i ağlatmak istememiştim.

Grayson sesini temizledi. "Hadi bakalım şimdi ne bok yiyicez."dedim içimden o sırada yüzümü kaplayan yorganın kalktığımı farkettim. Sonra bi nefes ve Grayson'un bana kondurduğu içimi acıtan o öpücük.

Ben Gray'i üzmek istememiştim. Kesinlikle ağlamasını istemiyorum bir şey yapmam lazım. Ama uyuyorum sanıyor beni.

Grayson derin bir nefes aldı ve kaybettiğimi farkettim hemde hiçbir şey yapamadan.

KOLAY DEĞİLDİR
Anlatılması kolay değildir,
Çizilmesi kolay değildir,
Aşık olduktan sonra hiçbir şey eskisi kadar kolay değildir,
O güzel gözlerine bakıp "seni seviyorum."demek kolay değildir,
"Bir gün başka birisine aşık olursa" duygusu kolay değildir,
O öp beni diyen dudaklara bakıp öpememek kolay değildir,
"Benden nefret ederse" duygusu kolay değildir
Bu hayatta hiçbir şey kolay değidir,
Özelliklede "ya beni bırakırsa", "ya yeniden yalnız kalırsam" duyguları kolay değildir,
En çok canımı acıtan ise "ya onu kaybedersem" duygusu kolay değildir,
Büyüyüp aşık olmak kolay değildir,
Sevdiklerini kaybetmek kolay değildir,
Aşk acısı kolay değildir,
Değişmemiş olmana rağmen "ben değiştim!"demek kolay değildir,
Onu sevdiğin halde "onu sevmiyorum"demek kolay değildir,
Yatağına oturup onu düşünürken, onu unutmaya çalışmak kolay değildir,
Aşk kolay değildir,
Ona hiçbir zaman göremeyeceğini bildiğin halde şiirler yazmak,
Hiç hemde hiç kolay değildir.
Masal Kayalar
(Asla bu şiiri sahibine veremiyecek olan kişi)

Gözümden bir damla yaş düştü. Grayde sümüklerini yukarı çekiyordu.

"Masal ben kolay olmayan şeyleri kolaylaştırmaya geldim. Ben senin beni sevdiğini bildiğim halde "seni seviyorum."dedirtmeye geldim. Ben "ya bir gün başka birisine aşık olursa" duygusunu kafandan atmaya geldim. Ben "ya onu kaybedersem" duygusunu yok etmeye geldim. Masal ben geldim."dedi ve benim inci göz yaşlarım. Akarsu gibi akmaya başladım.

Kalemin kağıtla buluştuğunda çıkarttığı sesi duydum. Ne yapıyordu bu.

Son hatıladığım şey Grayson'un alnımı öpüp

"Ben geldim!"demesiydi.

Ağlayan Mektuplar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin