Selam arkadaşlar multi de Sevil var bu arada nasıl beğeniyor musunuz hikayeyi? Fikirleriniz benim için çok önemli.
"Anlayacağın olan biten bu Sevil tek çare olarak kaçmayı düşündüm." Baştan sona olanları anlatınca kızcağız sesini çıkarmadan dinledi arada olanlara şaşırsa da genel tepkisi kızgınlık oldu. "Boş ver Umut sen olması gerekeni yapmışsın hiç üzülme asıl yapmamız gereken seni sınav tarihine kadar saklamak ne yapmayı düşünüyorsun senin Ankara'ya geldiğini biliyorlar." İşte bu soruya verecek cevabım yoktu. " Bilmem bir çaresine bakarız herhalde şimdi tek düşüncem bir yatak bulup uyumak." Asıl en büyük sorunum buydu ben nerede uyuyacağım. "Bir düşünelim otele gitsen anında kayıtlardan bulurlar. Aynı gün içinde evde tutamazsın." Kız haklıydı otele gitsem anında bulurlardı beni.
"Buldum. Benim evimde saklanabilirsin. Gerçekten samimiyim bu konuda. Ev arkadaşımla kavga ettik ve onu evden kovdum. Zaten bende ev arkadaşı arıyorum ama okulların kapanmasına az kaldığı için bulmam çok zor. Benimle kal hem Ahmet Abi seni mülakatlara da hazırlar ben gündüzleri okul ya da işteyim görüyorsun." Yok ben gerçekten bu aralar şanslı günümdeydim sanırım. "Seninde başını belaya sokmama gerek yok Sevil arkamdan gelen adamlar öyle dizi çeken tipler değiller. " Sevil gözlerini kısarak bana biraz daha yaklaştı. "Ne kadar manyak biri olduğumu tahmin bile edemezsin. Şimdi burada oturup benim mesaimin bitmesini bekliyorsun. Daha sonra beraber eve gideceğiz küçük hanım." Ardından benim bir şey söylememe fırsat vermeden kalkıp gitti. Saat üçe kadar benim önüme ara ara çay kahve getirerek adeta tek ayağının üzerinde burayı çekip çevirdi. İşini severek yaptığı gözlerinden anlaşılıyordu. Daha sonra üzerine montunu geçirip yanıma geldi. "Hadi bakalım kalk gidiyoruz biraz daha burada oturursan uykusuzluktan bayılacaksın." Bana gülümseyerek bakarken kendi kendime mırıldandım başıma daha kötü ne gelebilir ki? Çantamı taşımama bile fırsat vermeden elimden aldı ve kafeden dışarıya çıktık.
Bayır yukarı bir sokağı çıkmaya başladığımızda aklıma geldi kafede hesap ödemediğim. "Sevil hesabı ödemeden çıkıp gittik yaa hiç aklıma bile gelmedi. Ne yapacağız?" Bana tersler bir bakış attı. "Ev arkadaşımdan hesap almamı beklemiyorsun herhalde Umut hadi yürü önümden gerçekten ayaklarım acıyor." Bu kızla işimiz vardı anlamıştım bir insan bu kadar sıcakkanlı olabilir miydi? Belkide yol boyu ettiğim dualarım sonucu Rabbim Sevil'i karşıma çıkardı.
Apartmandan içeri girdiğimde kararsızdım ama başka çaremde yoktu bu hayatta güvenebileceğim kimsem yoktu ve ben herkese şüphe ile yaklaşmaya alışıktım. İkinci kata çıktığımızda 3 numaralı kapıya doğru ilerlemeye başladık. Karşılıklı iki daireden oluşuyordu kat. Sevil 4 numaraya doğru bakıp "İşte burası Ahmet Abinin dairesi. Sana mülakatlar için ondan yardım istememiz lazım. Şimdi okuldadır saat 4'e doğru geliyor istersen akşam konuşuruz canım." Her şeyi çoktan planlamış olan kıza dikkatle baktım uzun zamandır kimse benim için bu kadar fazla iyilik yapmamıştı.
Evden içeri girdiğimizde sıcak söyleyebileceğim tek kelimeydi. Daha kapıdan adım attığınız anda sizi bir sıcaklık karşılıyordu tamda Sevil'in evi dedim içimden sıcak, samimi, içten. Salon olduğunu tahmin ettiğim yere girdiğimizde Sevil kendini pembe L şeklindeki koltuğa attı. Bana da karşısındaki sarı koltuğu işaret etti. Kendimi bir anda renk kovasının içinde bulduğumu hissettim. Bu ev fazla renkliydi. "Eee yeni yuvanı nasıl buldun bakalım?" Gülümsedim. "Fazla renkli hatta oldukça canlı." Sırıtması kahkahaya dönüştü. "İlk gören herkes senin benzerinde tepki veriyor bu da benim çok hoşuma gidiyor. Her neyse gel sana kalacağın odayı göstereyim merak etme orası oldukça beyaz."
Koridorun sonundaki odadan içeri girdiğimizde hayal edemeyeceğim kadar güzel bir ortamla karşılaştım. Odanın tam ortasında iki kişilik bir yatak vardı. Eşyalara bakılırsa Sevil'in durumu fazla iyiydi sanırım. Sevil yatağın üzerine zıpladığında hafifçe yukarı kalktı. "Bakma öyle eşyalar benim değil bir çoğu ablamın ama artık evlendiği için hepsi bana kaldı. Ablam da Ankara'da okudu hatta ilk yıl burada çalıştı atanana kadar o yüzden öğrenci evi gibi değil bende ablamın nimetlerinden faydalanıyorum işte." Şaşkınlığımı üzerimden atamadım bir süre daha. "Sevil benim bunları karşılamam pek mümkün değil öyle kaşlarını çatma bana lütfen birimizin gerçekçi olmasında fayda var."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yezda
AbenteuerBir kaçış ne kadar zor olabilirdi ki? Kaçmak mesele değildi. Seneler sonra kaçtığın yere geri dönmek öyle kolay olmuyordu. Aşık olduğunu düşündüğün adamı arkanda bırakıp gitmek, gittiğin yerde yeniden öğrenmek. Silahlar çekilmişti bir kere. Görev en...