Gökyüzü Mavisi Kadar

BAYAN REZİLLİK ABİDESİ

Hayır hayır bu adamın ışığı. Resmen aydınlattı beni.

Normalde erkekçi bir kız değilimdir. Hatta hayatımda hiç erkek olmasa da olur. Tabiki beni sürekli düşünen Esin bu duruma da el atıp birileriyle bana sürekli randevu ayarlar. Çoğuna karşı da bir şey hissetmem en azından yemek yerim diye gider iki muhabbet eder gelirim. Sonra da hoşuma gitmez kesin kanka olurum adamla. Napıyım aradığım aşkı bulamıyorum bir türlü.

Ama bu adam çok ayrı bir şey. Ayrı bir enerjisi ayrı bir ışığı var. Hislerim bana diyor ki bu ışıktan yararlanacaksın Hazal. Hislerim çok kuvvetlidir bu arada. Mesela ben desem ki şuraya taş yağacak o taş yağar. Yakınlarım buna şom ağızlılık dese de ben aldırmıyorum. Hislerim kuvvetli.

Bir yerden bir ses yankılanıyor televizyon mu açık kaldı acaba uyurken. Hanım efendi hanım efendi diye sesleniyor birisi.

Hazal kendine gel evde kanepede değilsin şirkettesin. Adam nasıl düş gibiyse ayakta uyuttu resmen

Elinde çay tepsisi var. Çaycı mı bu. Hanım efendi falan diyor. Kesin çaycı. Aa bak Esin demişti çaycı olmak için bile neler yapıyorlar diye. Büst gibi adam gelmiş çaycı olmuş. Herkes de jilet gibi giyiniyor. Ben anlamıyorum kim çaycı kim patron. Neyse dilim damağım kurudu.

"Pardon dalmışım da bana bir bardak su verir misin."

Bakıyor bön bön. Ne istedim white chocolate mocha mı ? Ki koskoca şirket o da olmalı bence.

"Su öyle mi. Çay ocağı ilerde solda. "

Aa a resmen çay ocağına git kendin al diyor. Sende ki bu hava kime. Suyumuzu çayımızı kendimiz alıyorsak çaycı niye aldınız şirkete ?

"Neyse tamam tamam istemiyorum su. Söyler misin Emin bey nerede acaba ?"

"Emin Bey öyle mi ?"

"Evet Emin Bey."

Bir sinirlendi sanki. Galiba bu Emin denen herife kıl oluyor. Acaba sert bir patron falan mı ? Ay tırstım şimdi.

"Sen sevmiyor musun bu Emin Bey'i"

"Sağdan 2. kapı gidin bekleyin orada."

Atara bak be adamdaki. Bende yakışıklı olsam böyle cool olurdum tabi. Çaycı da olsam cooluğumdan ödün vermem. Ben de stajyerim ve gayette coolum. Neyse neyse gidelim bakalım şu odaya.

Odaya girdim bir kaç kız otururuyor ben de bir köşeye sıvıştım hemen. Ay kurabiye mi o. Hem de en sevdiğim. Şimdi görgüsüz gibi almak da olmaz. Şu kızlarda hiç bakmıyorlar bile. Tığ gibiler hepsi de. Nasıl alsam acaba. Heh buldum.
Kurabiyelerin olduğu masaya doğru ilerleyip arkamı döndüm masaya. Ellerimi arkaya atınca elime geliyorlar hemen bir kaç tane çantama atayım. Kim gülüyor ya. Kafa sesim mi bu. Ne ara bu kadar kalınlaştı.

"Hanım efendi yerinize alalım sizi"

Allah benim cezamı versin. Şu boğazıma bir türlü sahip çıkamayı öğrenemedin. Biraz sabredemedin demi Hazal. Evet size de söyleyim rezilliğimi yakışıklı çaycı gördü beni kurabiye çalarken. Kafam eğik yanaklarım domates gibi oturdum yerime. Böyle durumlarda da hemen kızarırım. Hemen utandığımı ele verir sağ olsun yanaklarım.

Birisi daha girdi içeri. Bacak boyu 1.60 kesin ayakkabıdan başladım yukarı doğru bakıyorum daha belini göremedim. Sarışın üstünde kırmızı bir elbise sen niye yaşıyorsun kızım ya.

"Emir Bey başlayalım mı"

Ne ? Anlamadım. Ne dedin sen Bayan Bacak ? Emir mi Bey ? Hem Emir hem bey hem de yakışıklı çaycı. Ben şuan 25. kata çıkıp atacam kendimi son rezilliğini de yaşadı dersiniz.

"Buyrun?"

Ana bana bakıyor. Bakışa bak. Adam bakışıyla dövüyor resmen. Bu kadar nasıl sinirlendirebildim ben bu adamı daha karşılaştığımız ilk andan. Yani herkes isimleri karıştırabilir. Herkes çaycı sanabilir seni. Elinde tepsi vardı ben napabilirim. Neden böyle yapıyorsun sen bana ?

"Kim ben mi?"

"Evet ayağa kaktınız ya?"

Neden aklına gelen ilk şeyi yapmak zorundasın. Kendi kendine konuşman yetmiyor bir de ne düşünsen yapıyorsun. Çıkıcam diyince neden kalkıyorsun!

"Şey ben... Şu tarafa oturucam da sizi daha iyi görebilmek aman duyabilmek için Emir Bey."

"Bu sefer doğru söylediniz adımı tebrik ederim."

Neymiş Emin beye kılmış da ondan sinirlenmiş. Neymiş çaycıymış. Kızım senin bu şirkette stajyer olmaya hakkın yok. Git çaycı falan ol. Ki onu da olamazsın şu andan itibaren. Kovulmadan istifa edeyim ben en iyisi. Rezilliğimi burda bırakayım.

"Çok afedersiniz bir yanlışlık oldu. Ben çıkayım siz devam edin."

Gözüm kapıda Emir Beyin isabet olur buyrun çıkın demesini bekliyorum

Bu şirkette bir saniye daha duramam. Daha işe başlayamadan rezilliğim başladı. Nasıl başlarsan öyle gider. Öyle gitmesin ben giderim...