#İD# BÖLÜM 3 (Mırıltı)

11 14 7
                                    

3. BÖLÜM
( MIRILTI )

Zorunluluk!

Hayat!

Söz!

Bu 3 kelimeydi Araz'ın hayatını zorlaştıran. O zamandan bu zamana kadar hiç mi hiç bir ipucu bulamamıştı. Şuan evde tek başındaydı.
Tina, Tino ve Ketty kreşe gitmişti. Clarissa liseye liseye gitmişti. Aklına gelen şeyle yerinden fırladı.

PENNY!

Oldukça küçük olduğu için o evde uyuyordu. Peki hala odasında mıydı?

Hızla merdivenlerden çıktı Penny'nin odasına geldi kapı kolunu tuttu ama bekledi öyle... Eğer boşlukla karşılaşırsa, biliyordu ki, daha fazla yaralabacağını, verdiği sözü tutmadığını anlardı.

Yavaşça kulpu aşağı indirdi.

AÇTI...

Beşikte mışıl mışıl uyuyan bebek Penny idi. İçi rahatlayan Araz, bahçeye çıktı. Aklına gelen John -sadece şuanlık sıska değil- gelmişti. İçinde bir rahatsızlık vardı. Adı neydi bunun? Yine yenilme mi? Yoksa tüm aileyi kaybetmeye mi? Ne salakça, bir işti bu böyle! 'Git' dedi mantığı 'mutluydun sen sevgilinle mutluydun' dedi.

"Yapamam!" bu bir itiraftı. Tüm hücrelerine. Tam o sırada geldi o güzel gözleri... Nasıl bırakmıştı onu. 'Bırakma' demesine aldanmadan... Zıttını yapıp bırakmıştı işte...

Anlaştıkları gibi bara gitmek için hazırlandı kız. Normalde Araz, onu tek başına bara göndermezdi. Ama bu zamanlarda bir tuhaftı. Bara gel demişti ve kapatmıştı. Evet, bir anlaşma bile değildi. Araz istemişti o da bir şey diyememişti. Seviyordu Araz'ı, herşeye rağmen...

Barın içine girdi fakat Araz gelmemişti. Taburelerin oraya gidip oturdu barmen anında 'ne içersiniz?' diye sordu. Böyle güzel kızlar bekletilmemeliydi. Ama kız, kafasını olumsuz anlamda sallayınca biraz ötedeki adamlara döndü. Ne vardı sanki bir şey içseydi?

Karşısına oturan kişiyle kalbi tekledi adeta. 'Şey, nasılsın?' diye sordu. Araz başını olumlu anlamda salladı.

Bu da nereden çıkmıştı şimdi?

'Seninle bir konu hakkında konuşmak için seni buraya çağırdım. "

Neydi bu soğuk sesi? Ya da evlenme teklifi etmek için mi? Belki anlamaması için yapıyordur? Bunun mantıklı bir açıklaması olmalıydı...

'Hangi konu? ' diye sordu kız. Buralar sıcak mı olmuştu ne?

' Senle ben. Olmuyor. Belki bir şans daha verirsem olur diyorum ama ol.... '

' Araz ' dedi kız sesi güçsüz çıkıyordu. 'Beni bırakma.' ağlamıyordu ama gözleri dolmuştu.

Zaten o güçlü bir kızdı. Hemen ağlamazdı. Ağlayamazdı. Önceden her döktüğü gözyaşı için hesap soran Araz, kızın ağlama sebebi olmuştu. Gerçekten! Sıcak basmıştı. Ama hâlâ kalbi nasıl buz gibiydi?

'Aylin, ben gidiyorum. Seattle'a. Gelme diye. Seni hiç sevmediğimi düşünme. Sevdim. Ama bir zaman sonra... '

'Çok güzel sevdin,' dedi genç kız. Gülümsedi sonra. 'Hatta bir daha sevsene...'

Araz başını iki yana sallayarak ayağa kalktı. Arkasını döndü ve gitti.

Arkasında bıraktığı kızı düşünmeden...

İKİNCİ DEFA! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin