SİNİR

32 7 0
                                    

Multi medya:  Vini Uehara - We're Broke  

Bu müziğin bölümle bir alakası yok yazarken bunu dinlediğim için koydum arkadaşlar...

Özet:

Bende kafamı sallayarak "korkuyorum lan harbi son mu olsa, yakalarsa çiğ çiğ yer beni mustafa amca" dedim dehşet içinde.

İso benim bu halime gülerken "valla bilemem ama yer emin ol" dedi. İsonun bunu söylemesiyle gözlerim iri iri açıp "lan olum korkutma zaten korkuyorum" dedim. benim böyle dememle iso kahkahayı koyverdi.

İsonun gülmesiyle dalga geçtiğini anlayıp omzuna yumruk attım "geri zekalı ya ne kadar korktuğumun farkında değilsin herhalde" dedim. Beni tınlamayıp gülmeye devam etti, bende dayanamayıp ona katıldım. Hey Allahım bir günümüz de normal geçsin ya senden tek dileğim bu...

Yeni Bölüm:

İsoyla birlikte gülerken gözüm saate kaydı ve çok geç kaldığımızı gördüm bu gidişle motorlara bakamayacağımızı anladım ve isoyu dürtüp "yeter güldüğün gel şu diğer süprizini de göstereyim yoksa motorlara geçemeyeceğiz akşama da bir sorun çıkarsa ortada kalacağız" dedim. İso gülmeyi kesip benim doğum gününde hediye ettiğim kol saatine baktı, hiç çıkarttığını görmedim şimdiye kadar, çok değer veriyordu bu saate, aslında saate değil bana değer veriyordu, ilk gördüğünde çok sevmişti gözlerindeki pırıltılardan anlamıştım bunu, saat fazla mekanikti tam da isonun hoşuna gidecek cinsten, saatin baya ilerlediğini görmüş olmalı ki kaşlarını çattı ve "ne çabuk geçmiş zaman" dedi. 

İsonun saati

  İsonun konuşmasıyla birlikte kafamdaki düşünceler duman gibi etrafa yayıldı ve kayboldu "aynen" dedim ve ekledim "hadi gel göstereyim" dedim sandalyeden inerek iso da sandalyesinden indi ve peşime takıldı ben önde iso arkada mekanın deposuna ind...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

  İsonun konuşmasıyla birlikte kafamdaki düşünceler duman gibi etrafa yayıldı ve kayboldu "aynen" dedim ve ekledim "hadi gel göstereyim" dedim sandalyeden inerek iso da sandalyesinden indi ve peşime takıldı ben önde iso arkada mekanın deposuna indik motoru burada dizayn ediyordu kimse görmesin diye iso arkamdan "depoda ne işimiz var burada sadece benim motorum var sanıyordum" dedi dizayn ettiği motoru kast ederek ona doğru dönerek "zaten sadece senin motorun var" dedim ve öneme dönüp yürümeye devama ettim arkamdan bir çift şaşkın ve meraklı bir göz bıraktığımın farkındaydım ama ne yapayım onu meraklandırmak ve şaşırtmak hoşuma gidiyordu, ne kadar kötüyüm değil mi evet biliyorum teşekkür ederim. Motorun olduğu yere gelip "bak bakalım bir çalışıyor mu" dedim. 

İso bana anlamaz gözlerle bakıp "anlamadım" dedi. Bende "anlamayacak ne var çalışıyor mu çalışmıyor mu bakacaksın işte" dedim. Bana baygın gözlerle bakarak "canım kardeşim biz geçen gün ne konuştuk bir parçası eksik ve ben onu bulamıyor-"sözünü yarım bırakarak, aklına gelen şeyle birlikte bana baktı ve daha sonra ağzından bir şaşkınlık nidası döküldü " yok artık selin bunu yapmış olamazsın" dedi. Bende hafif bir tebessüm ettikten sonra dudaklarımı büzerek "olamaz mıyım sence" dedim tebessümüm kocaman bir gülümsemeye dönerken.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 07, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GÖLGELER ARASI AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin