GİZLİ KAÇAMAK

78 12 4
                                    


MULTİMEDYA: DALYA

Çiçek, Yaman'ın omzuna başını koymuş, ben de bir yandan minik elini tutuyor bir yandan da Yaman'a ufak bakışlar atıyordum. Öfkesi hala devam ediyordu.

Arabaya geldiğimizde Yaman tek eliyle kapıyı açıp diğer eliyle arka koltuğa Çiçek'i yerleştirdi.

"Nereye gidiyoruz Yaman abi? Neden arabaya bindim?"

"Benim eve gidiyoruz güzellik. Anlaşılan ailen yok. Bir süre benimle kalmak istemiyor musun yoksa?" Çiçek'in kemerini takıp doğruldu.

"İstiyorum." Yaman sırıtıp kapıyı kapattı. Bana bakmayıp yerine geçti. Ona ne ki benden zaten?! Kapısını açmıştı ki sitemimle durdu.

"Mesaim çoktan bitti ve telefonumu istiyorum." Başını bana sabitleyince gözümdeki kararlılığı görmüş olması lazım.

"Evinin önünde veririm."

"Teşekkür ederim ama eve bırakmana gerek yok. Lütfen telefonumu alayım." Artık gerçekten sabrım taştı. Herkese istediğini yaptırabilir ama bana asla...

"Peki küçük cadı. Al bakalım..." Yaklaşıp telefonumu cebinden çıkardı. Ah seni ne kadar özlemişim telefonum...

"Teşekkür ederim. İyi akşamlar." Telefonu çantama tıkarken kısa ve öz bir şekilde vedalaştım. Aklıma gelen şeyle arabanın arka kapısını açtım.

"Tatlım senin üstün ince. Al bunu üstüne giy." Gömleğimin kumaşı sıcak tutacak türden olduğu için belimden çıkarıp bacaklarının üstüne koydum. O aptal kız yüzünden kızcağıza kıyafet bakamadık.

"Ama sen üşürsün." Gülümseyip minik eline uzandım.

"Üşümem ben. Görüşmek üzere bitanem." Elini sıkı sıkı tuttuktan sonra bırakıp kapıyı kapattım. Bu adam bizi mi izledi?

"İyi dinlen asistan. Yarın yorucu bir gün olacak."

ARYA'DAN

"Ay anne düşünsene Yaman'la benim de böyle bir düğünümüz oluyormuş. Rüya gibi..." Annemin uzattığı elma dilini yerken gözüm ekrandaki diziye takılı kaldı. Zengin oğlan ve kız büyük, şahane bir köşkte evleniyordu. Kızın gelinliği resmen Fransız dantelleriyle süslüydü.

"Kızım sizinki daha da güzel olacak. Koskoca Yaman Korhan dünyanın en güzel düğününü organize eder. Artık gelinliğini de özel Fransız modacılar tasarlar." Bir yandan elmamı çiğnerken bir yandan da kendimi öyle hayal ettim.

Saray gibi bir köşkte, üstümde Fransız gelinliği, sarayın geniş bahçesinde toplanan cemiyet dünyası, İtalyan orkestrası, lüks atıştırmalıklar ve bahçenin ortasında bizim için hazırlanan kırmızı halı... Sarı saçlarım şehrin en iyi kuaförü tarafından yapılmış, makyajım kusursuz bir şekilde hazırlanma odamda bekliyorum. Sonra kapı açılıyor ve her zamanki karizmatikliğiyle Yaman Korhan içeri geliyor.

"Nerede kaldın kız sen?! Hoş merak etmedik ama insan bir haber verir." Annemin baskın sesi hayalimden gerçek hayata dönmemi sağlıyor. Kapıdan gelen Yaman değil Dalya olduğunu görünce bozuldum. Hayaller hayatlar işte...

"Off uğraşamayacağım seninle. Zaten yorgunum, bir duş alıp yatacağım. İyi geceler." Ayakkabılarını çıkartıp içeri geçerken bir şey demeye tenezzül etmeyip ekrana geri döndük.

YAMAN

"Hiii... Burası çok güzel Yaman abi. Hayatımda gördüğüm hatta hayal bile edemeyeceğim kadar büyük." Çiçek salona doğru koşarken kapıyı açan hizmetli kızın hala kapıda dikilip büyük bir hayranlıkla beni izlediği gözümden kaçmadı. Nedense bu kızın adını bir yıldır burada çalışmasına rağmen bilmiyorum. Hatta diğer çalışanlarında... Açıkçası umrumda da değildi.

DalYaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin