11. Bölüm

43 2 0
                                    

"Lan!"

Artık gözlerim kapanıyordu. Ama brn uyanacam fırat bey içinden geçicem bekle sen. Keşke ateşi dinleseydim.

ATEŞ

Zil çalmadan sınıfa gitmek için kantinde oturduğum sandalyeden kalkıp sınıfa gittim. Sınıfa girmemle fırat ve eylülü gördüm. Duvarla arasına almış töbe töbe.

"Lan!" Eylül sanırım artık dayanamayıp yere yığıldı.

"Sıçtım kemiğine fırat!" Koşarak fıratın suratına yumruk geçirdim. Altıma almış ( no fesat no ) yumruklarken içeri pınar, deniz, mert ve caner girdi. Pınarlar eylülün yanına koştu. Caner ve mertte beni ayırmaya çalışıyordu.

"Ateş dur tamam! Ateş tamam zaten ağzı yüzü dağıldı!" Deyip kaldırdılar.

"Siktir git lan burdan bir daha eylüle yaklaşırsan mahvederim!"

"Ateş ne oldu lan!" Diye sordu mert.

"Sınıfa girdiğimde eylülü taciz ediyordu. Eylü-" dememle kızlar üzerlerine uçtu fıratın.

"Ulan erkek orospu sen kimi taciz ediyon lan!" Pınar yakasından tutup kafa attı. Bende o ara eylülün yanına koştum.

Yüzünü avuçlarımın arasına aldım. Dudakları pespembeydi ama yanaklarındaki o pembelik yoktu.

"Eylül iyimisin eylül!" Yavaşça gözlerini açtı.

"Seni dinlemeliydim ö-özür dilerim"

"Şşş boşver şimdi beni"

DENİZ****

Şerefsize bak sen. Pınarla kafasına ağzına yapıştırırken mert ve caner bizi ayırmaya çalışıyorlardı.

"Seni deşerim oğlum sen kimi taciz ediyon şerefsiz!"

"Deniz tamam bırak!" Mertte beni tutmaya çalışıyordu. En son belimden tutup kenera çekti.

"Tamam sakin" yavaşça başımı okşarken bende mayışıyordum.

"Ama o eylülü taciz ediyordu" neredeyse uyuyacaktım.

"Sakin ol tamam bak gitti eylül iyi" eylüle bakmaya çalıştığımda ateşe sarılmış su içmeye çalışıyordu.

Mert ellerini çekince gözlerimin içine bakmaya başladı. O bakınca tabi bende bakmaya başladım.

"Sinirliyken bile çok güzelsin" ciddi mi bu? Lütfen ciddi olsun yalvarırım.

Yavaş yavaş yaklaştı öpücek ohaa. Bu dürtükleme ne lan!

"Deniz kalk kanka hadi" oha ya yine mi rüya tüküreyim böle rüyaya.

"Rüya mıydı ya offf be ne güzel öpecekti işte" dediğimle mert hemen bana döndü.

"Kim öpcekti seni?" Oha kıskandı ohaaaaaaa. Yuppiiiii. Kız iç ses davetiye sonra gelinlik hmmm sandelyeler beyaz olcak.

"Deniz sen iyimisin?" Pınar elini suratımın önünde sallayınca kendime geldim.

"İyiyim iyi eylül nerde?"

"O eve gitti ateşle bu arada emir tayfun asya sena falan gittiler"

"Nereye?"

"Onlar geri istanbula dönmek zorunda kaldılar çünkü bizim babalar yeni ortak bulmuşlar emir ve tayfunuda çağırdılar. Lisede bile olsalar öğrensinler diye. Kızlarında anneleri yurt dışına gidiceklermiş onları uğurlamak için gittiler" kaç saatir uyuyom ben?

"Pınar ben kaç saatir uyuyorum kuzi?"

"Valla mert sen sakinleşesin diye saçlarını okşarken uyudun. Bu arada hala mertin kucağındasın kuzi" Ne!

Mertin Kucağında

Mertin Kucağında

MERTİN KUCAĞINDA MI!"

Hızlıca ayağa kalktığımda mertte uyuyordu. Bir insan bu kadar mı tatlı olur rabbimmmm. Gözlerini kırpıştırınca oda uyandı.

"Uyandın mı?" Diye sorunca kızardım biraz.

"İyi saat kaç hadi eve gidelim ya benim uykum var" dedi. Pınar okul çoktaan bitti diyince eve gittik.

Eve gidince ateşte eylülde içeride oturmuş telefonlarına bakıyordu.

EYLÜL***

Ateş beni eve getirince iyi olmuştum biraz daha.

"Seni dinleseydim keşke ama iyi birine benziyodu bend-"

"Tamam boşver geçti gitti iyisin demi"

"İyiyim saol"

"Her zaman" deyip piçimsi bi gülümse yaptı.

Sonra telefonuna gömüldü bende can sıkıntısından telefonuma gömüldüm.

Biraz sonra denizler geldi. Mert kendi taraflarına geçti. Daha sonrada ateş ve caner. Caneri pınardan zor ayırsakda gitti. Şimdi kızlarla salonda oturmuş bir şeyler konuşuyorduk.

"Eylül varya sen ve ateş gittikten sonra bu deniz merttin kucağında bir uyumuş bekle fotosu var" telefonunu çıkarıp gösterdiğinde baktım çok tatlı duruyorlardı.

Pınar işaret parmaklarını gözlerinin önünde birleştirip denize göz kırptı.

"Kız yakında bunlar öpüşür sonra düğün en son 2 çocuk biri nüri diğeri nürten isimli çocukları olur hahaha ama ne gülerim lan" pınarın demesiyle kahkaha atmaya başladık. Tabi deniz gülmüyordu. Birden eline ayağımdaki terliği alınca anladık. Tehlike geliyor!

"Kuzi 3 kadar sayıcam sonrası tabana kuvvet"

"1,3 koooş" bu nasıl bir sayı saymaktır. Pınarla berebar koşturup erkeklerin tarafa geçtik. Karşımıza caner ve ateş çıkınca onların arkasına geçtik. Ateşin arkasına geçip.

"Ne olursa olsun o tehlikeye atma!" Dedim.

"Kızım ne oluyo iyimisin?" O sırada deniz de geldi.

"Geliyor!" Diye bağırdık. O sırda mert aşağıdan gelip denizi elinde terlikle görünce gülmeden edemedi.

"Sen gülüyosun be geç şuraya!" Diye bağırdı.

"Mertcim o terlikle beni hastanelik etmiş biri bence çok gülme" cidden bi ara pınar bu denizi artık patlarıcak duruma gelmişti. Pınarın sonu hastane odası.

Mert hemen yanımıza gelince deniz gülmeye başladı.

"Tiplere bak lan hahaha!"

DENİZ

Hahah cidden çok komiklerdi lan! Ben güldükten sonra hepsi sinirli bi halde üzerime doğru gelemeye başladılar.

Arkadaşlar sanırım sıçtım.

BizimkilerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin