-7"Jackson..."

18 4 2
                                    

Çantamı kaptım ve sınıftan çıktım. Hemen tuvalete girdim çantamdan çilekli rujumu çıkarıp sürmeye başladım, iyice yedirdikten sonra tuvaletten çıktım. Merdivenlerden hızlı bir şekilde inmeye başladım , umarım düşmezdim...
Son basamağımı da attım ve dışarıya ulaşmıştım , okulun ana kapısından çıktıktan sonra bana el sallayan Amy i gördüm.
Hemen onun yanına doğru koşmaya başladım. "Selam!" diyerek seslendim. "Selam Emy!" dedi Amy. "Selam." "Selam" selamlama faslını geçtik ardından arabaya doluşmaya başladık.

Nedense çok mutluydum , ama nedenini bilmediğim bir mutluluktu. Çantamdan en sevdiğim kitap olan "Karantina" yı okumaya başladım...

Karantina ya alınmış bir okul...
Orada kalan öğrenciler...
Ve bir katil...
Katili bulmaya çalışan 4 cesur kahraman.
Onur,Mert,Burak...
Ve aralarında ki yeni kız...
Zeynep...

Hikayeyi sevmemin amacı hem Türkçe olması hemde benim anlamış olabilmem. Ama hikaye çok güzeldi...
Eve gekdiğimizi araba durduğunda anladım ardından kitabı çantama koydum kapıyı açtım ve Amy ile indik. Amy hemen Adrian ın yanına gitti. Ben ise bizim evin duvarına yaslanmış onu bekliyordum. Öyle dalmışım ki birinin duvara vuruşu ile kendime geldim.

Jackson? "Yine ne var?" diye sordum sonra ona garip bir ifade attım. Sırıttı ve çenemi tuttu ardından yüzünü yaklaştırdı."Seni öpmemi istermiş gibi bakmayı kes" dedi ve kızardım. Acaba nasıl cürret ediyordu? "Emy. Seni öpmek istiyorum ama kendimi zor tutuyorum." Sırıttım ve "O zaman öp koca oğlan" bunu benmi demiştim! Bunu söylememle dudaklarını benim dudaklarıma bastırması bir oldu.

Beni öpmeye devam ederken ben hala şoktaydım. Sonra birden karşılık vermeye başladım. Birden ince dudaklarını benden çekti ve "Mmm çilekli? Umarım benden başkası öpmesi için sürmedin?" Kıkırdamadan edemedim "Öylesine sürüyorum" diye cevap verdim. Sonra elini duvardan çekti ve geçmemi sağladı. Ardından "Dışarıda olucam gelirsin" dedi. "Pekala!" diyerek Amy e yetiştim ve ona el salladım ve içeri girdik.

"Vay vay neler oldu orada öyl-" konuşmasına izim vermedim ve konuşmaya başladım "Kes sesini!" dedim ve kıkırdamaya başladık. Hemen dolabımdan mini bir beyaz yırtık şort üstüme de siyah bir t-shirt giydim. Amy ise beyaz bir uzun yırtık pantolon üstüne pembe bir bluz onun üstüne şeker pembesi bir uzun yelek giydi. Bu kızın pembe ile takıntısı vardı. Herneyse hemen mutfağa yöneldim ve masada ki tostumu kapıp balkona çıktım ve yemeye başladım.

Karşımızdaki yapay havuz çok güzel parlıyordu. Ardından bir araba sesi duydum hemen aşağıya eğildim ve biri arabasına yaslanmış sigara içiyordu. Sanki bu arabayı tanıyordum, bu Jackson un arabası! Tostumu bitirdikten sonra hemen telefonumu kapıp kapıyı açtım çıkıp kapadım ve hızlıca inmeye başladım. Hemen yanına geldim ve ellerini belime koydu ve kendine çektikten sonra Adrian belirdi ve bizimi görmemiş olacak ki bizi takmıyordu.

Amy birden indi ve Adrian a koşarak sarıldı. Birden Jackson onlara dönüp ıslık çaldı. "Vay vay naber" dedi sırıtarak. "Selam kardeşim" dedi Adrian sırıtarak. Ardından Adrian elini Amy nin beline koydu ve yanımıza geldiler. "Amy bari bana da söyleseydin birlikte inerdik" dedim gülerek. O ise sadece kıkırdadı. Olamaz! Ben rujumu sürmeyi unutmuştum! Kendimi Jackson dan ayırdım ve Amy de kendini Adrian dan ayırdı ve onlardan uzak bir yere geçtik. "Rujumu sürmeyi unutmuşum!" dedim sitem ederek.

Amy hemen elini omuz çantasına götürdü ve elindeki tatlı elmalı rujumu bana uzattı. Ardından hemen onlara arkamı dönüp ruju sürmeye başladım. İyice yedirdim ve rujumu çamtasına geri attıktan sonra onların yanına gittik. Jackson birden sigarasını attı ve hızlıca beni kendine çekti. "Emy beni kendine çekiyorsum." Onu kendimden ittirmeye çalıştım ama olmuyordu. Sonunda pes ettim ve kendisi beni bıraktı ardından arabayı işaret etti.

Hemen arabaya yöneldim ama bu seferrr... Öne binecektim! Jackson da sürücü koltuğuna oturdu ve bana bakmaya başladı. Benim gözlerime dikkatlice bakıyordu. Ben ise onun gözlerinden anlamıyordum kapalıydı bana. Birden kafamı çevirdim ve çenemi tutup ona tekrar bakmamı sağladı.

"Emy... Benim kötü biri olduğumu düşünüyor musun?" dedi. Sesi fısıltı gibi çıkmıştı. B-bir dakika yüzünü neden kapatıyor. "Jackson..." elini tutup yüzünden çektiğimde şok oldum. Bunu nasıl,fark edememiştim! G-gözü m-morarmıştı. "J-Jackson! N-ne oldu sana böyle!" diyerek bağırdım. Hemen arabadan indim ve onu da indirdim eve yol aldık. Amy ve Adrian çoktan gitmişlerdi.
İçeriye girdik ve kapıyı kapadım. Hemen bizim odaya çıkardım onu ardından benim yatağıma yatırdım ve onu burada beklemesi için tembihledim.

Hemen mutfağa koştum ve bir buz aldım ve yukarı çıktım. Odama girdim Jackson ayıcıklarımla oynuyordu. Bu hali hem çok komik ti hem de şirin di. "Sevdin galiba oyuncaklarımı" Yüzüme baktı ve gülümsedi. "Yat!" dedim tekrarlatmadan yattı. Ona doğru yürümeye başladım. Yanına geldim ve yatağın kenarına oturdum. Buzu yavaşça gözüne doğru götürdüm ve "Sss" diyerek inledi. "Geçti geçti" diyerek onu sakinleştiriyordum. Bir 10 dakika böyle durdurdum ve buzu kaldırdım. İnmişti? Ne ara? Birden Jackson belimi tutup üstüne çıkardı.

"Jackson napı-" parmağını dudağıma götürüp "Yakalanmak istemeyiz değilmi?" Aniden beni altına aldı ve yüzünü yaklaştırdı. "O elmalı dudakları geri istiyorum" dedi tıslarmışcasına. Yüzünü yaklaştırdı ve o ince dudaklarını benimkilerle arasında 1 santim vardı. Birden onu üstümden ittim ve geri çekildi. "Ne oldu?" diye sordu. Ya yakalansaydık? "Yakalanırız dışarı çıkalım" dedim. Üstümden kalktı ve elini uzattı kalkmamı sağladı. "Beni takip et" dedim sessizce. Dolabımı açtım ve ordaki kaçmak için yaptırdığım merdiven gözüktü ve hemen öne atıldım...

"Bir dakika bir dakika kestik kestik o merdiven neden orda?"
"Sanane" diye karşılık verdi Emy.
"Saman ye" dedim
"Kendi karakterine laf sokuyor" dedi dalga geçerek.
"Tamam hadi devam devam."

Son basamağı da attık ve çıkmıştık. Direk arabaya doğru koşmaya başladık. Birden ayağım acıdı ve yere düştüm. "Ah!" Jackson beni görmüş olacak ki direk yanıma koştu. Beni kucağına alıp koşmaya başladı. Zayıf bir insan olduğum için kolaydı beni taşımaları. Lise 1 okumama rağmen hala 40 kilodayım. Yani hem çok yemiyorum hem de çok az yemiyorum. Jackson kapıyı açtı ve oturtturdu. Sonra kendisi bindi ve arabayı çalıştırdı. Nereye gideceğimizi bilmiyordum en iyisi kendimi uyku diye adlandırdığım karanlığa bırakmalıydım...

Merhabalar! Hikayemi beğendiyseniz ve yeni bölüm gelmesini sağlamak için aşağıda ki "VOTE" tuşuna basabilirsiniz!

İkizlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin