1.BÖLÜM BAŞLANGIÇ

7 1 0
                                    


Yalnızdım üşüyorum soğuk bir tek göz oda da ufak bir cam vardı o camdan ay ışığı odaya girerek odayı aydınlatıyordu. Artık zaman kavramanı unutarak kimseyi hatırlamıyordum bir zamanlar nereden nereye diyerek sayıklıyordum düşüncelerimle boğuluyordum zaman ile yaşadığım duygusal temas ile bir den bir patlama meydana geldi o patlama ile berber yağmur yağmaya başladı. Patlamanın adı bir zamanlar şimşekti güzel günler yaşarken ama şimdi en ufak olaydan korktuğumdan dolayı şimdi patlama oldu. Satırlarımı yazarken herkes aslında benim hayatımı merak ediyordur. Merak etmeyin hatırlamayın çünkü ben hatırladığım zaman kendimi suçlu hissetmeme neden oldular itiraflar deliller olmasına rağmen bir kişi suçu üstlenmek zorunda idi oda bendim. Usul usul sakin bir şekilde iki kişi elime kelepçeyi bağladı ve başımı eğerek polis arabasına koydular ve gidişim o gidişimdi bir daha kimseden haber almadım. Beni merak edenler oldu ama ben utancım dan onların yüzüne bakamadım ve onlar da kafasını çevirip bana bakmadılar ve bugün tek bir göz oda da kaderimi yaşıyorum.

Bana ne mi oldu aslında her şey sakin güneşli bir pazar sabahında meydana geldi kahvaltıdaydık ailem ile birden kapı çaldı ah o kapı çalmasaydı kapı seslerinden her zaman korkardım ve ürkerdim sonuç da her zaman kötü bir haber mi gelecek diye beklerdim. Annem huzurlu ve sakin bir şekilde kapıyı açmaya gitti. Kapıyı sakin bir şekilde açtı ve kapıda 3 tane asker bekliyordu tarihler 27 Mayıs 1960 günüydü kapıdaki komutan Mehmet gündüz burada mı diye sormaya başladı babam o anda kapıya giderek buyurun benim der dermez komutan bizimle gelmeniz lazım dedi babam sanki her şeyi anlamış gibi tamam deyip odasına gidip bavulunu toplamaya başladı. Annem ne oluyor diyerek ağlayarak haykırarak babam sakinliğini hiç bozmadan tek tek dolaptan eşyalarını çıkarıp bavuluna koymaya başladı sanki babam olacakları daha önce biliyor gibi davranmıştı. Ben babama bakarak nereye baba daha yeni geldin diye gözlerinin içine bakarak sakin bir şekilde davranmaya başladım. Babam bana ve anneme hiçbir şey demeden eline bavulunu kapıya doğru giderek askerlere tamamdır hazırım demesiyle iki asker babamın kolundan tutarak askeri araca bindirdiler. Annem arkadan Mehmet diye ağlamaya devam ederken çevredeki komşular Ayşe tamam sakin ol demesiyle annemi teselli ediyorlardı. Ve her şey böyle başladı. Peki ne mi oldu annem bana oğlum şu radyoyu aç demesiyle radyolar da "Sevgili Vatandaşlar, Bugün demokrasimizin içine düştüğü buhran ve son müessif hadiseler dolayısıyla kardeş kavgasına meydan vermemek maksadıyla Türk Silahlı Kuvvetleri, memleketin idaresini ele almıştır. Bu harekâta Silahlı Kuvvetlerimiz; partileri içine düştükleri uzlaşmaz durumdan kurtarmak ve partiler üstü tarafsız bir idarenin nezaret ve hakemliği altında, en kısa zamanda adil ve serbest seçimler yaptırarak idareyi, hangi tarafa mensup olursa olsun, seçimi kazananlara devir ve teslim etmek üzere girişmiş bulunmaktadır.

Girişilmiş olan bu teşebbüs, hiçbir şahsa veya zümreye karşı değildir. İdaremiz, hiç kimse hakkında şahsiyata müteallik tecavüzkâr bir fiile müsaade etmeyeceği gibi, edilmesine de asla müsamaha etmeyecektir. Kim olursa olsun ve hangi partiye mensup bulunursa bulunsun, her vatandaş; kanunlar ve hukuk prensipleri esaslarına göre muamele görecektir. Bütün vatandaşların, partilerin üstünde aynı milletin, aynı soydan gelmiş evlatları olduklarını hatırlayarak ve kin gütmeden birbirlerine karşı hürmetle ve anlayışla muamele etmeleri, ıstıraplarımızın dinmesi ve milli varlığımızın selameti için zaruri görülmektedir.

Kabineye mensup şahsiyetlerin, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sığınmalarını rica ederiz. Şahsi emniyetleri kanunun teminatı altındadır.

Müttefiklerimize, komşularımıza ve bütün dünyaya hitap ediyoruz. Gayemiz, Birleşmiş Milletler Anayasası'na ve insan hakları prensiplerine tamamen riayettir. Büyük Atatürk'ün 'Yurtta sulh, cihanda sulh' prensibi bayrağımızdır.

Bütün ittifaklarımıza ve taahhütlerimize sadığız. NATO ve CENTO'ya inanıyoruz ve bağlıyız. Düşüncemiz 'Yurtta sulh, cihanda sulh 'tur. Ülkemizde askeri darbe olmuştu. Radyodaki bildiri sayesinde annem bir kere daha kahroldu mahkeme de babama idam kararı çıkması sayesinde bir kere daha kahroldu en sonunda idam kararı milli güvenlik konseyinden geri dönmesi sayesinde idam cezası hapis cezasına çevrildi. İkisi arasında aslında pek fark yoktu biri direk ölmek kurtulmak diğeri sürünmek demektir. Babam aslında tutuklanıp gittikten sonra zor durumlar geçirdik bankalar dan kısıtlı para çekmemiz sayesinde annemin el işi yapıp satması sayesinde konfeksiyon atölyesine işe başlamasına neden oldu benim de amcanım yurt dışından getirdiği fotoğraf makinesi sayesinde teyzemin gazetesine girmeme neden oldu. Aslında her şey sizlere bir özet gibi gelse de zamanında yaşanan olaylar zor zamanlardı. Ama ne zorluktu. Başlar da ben Ayşe erdem başak ve nazlı vardı desem de sizler yine bu hikâye nereye gidiyor şaşırıp kalacaksınız. Bu anılarımı sizlere tek bir odada anlattığım doğru ama ondan öncesi vardı. 27 Mayıs darbesi çocukluğumdan kalan bir anıydı. Her şey sonun başlangıcıydı ve bu son bizim kaderimizdi bir nefes ile geçip gitti işte yıllar diyorsam geçmiştir o yıllar. Birileri sizlere yıllar içinde yardım etmiş ise eğer bilin ki o kişiyi hiç unutmayın zaman akıp geçse bile unutmayın. Yoksa kendi sonunuzu kendiniz hazırlamış olursunuz hayatınızdaki bir danışanız olmaz ise benim danışmanım ise Neslihan öğretmendi evinin altını kütüphane yaparak eğitimi öğretimi kitabı sevgiyi saygıyı bize aşıladı ama dediğim gibi her şeyin bir sonu olduğu gibi Neslihan öğretmeninde sonu geldi. Onun sonu özgürlük dergisine yazdığı bir yazı sayesinde tutuklanıp işkence görmesine ve sonra da girdiği psikolojik bunalım sayesinde işkence görmesine neden oldu. Ve benim tek danışmanım bugün hayatta olmasa bile bıraktığı evinin altındaki kütüphaneyi seneler ce ben bakmama rağmen elektrik kontağından çıkan yangın sonucu Neslihan öğretmenin evi ve kitapları yandı. Bir kültür mirası ve anılar küllerin içinde ve yağan yağmur bile uçuşup gitti o yağan yağmur Neslihan öğretmenin göz yaşları olabilirdi bundan eminim.


ARKADAŞ bir dostluk hikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin