Buket sabah erkenden kalkmalara pek alışkın olmayan bir genç kızdır. Yataktan kalktığı gibi direk banyonun yolunu tutar,güzelce yüzünü her zaman uyguladığı metotlarla pürüzsüzleştir. Önce sabunu alır;alnına,yanaklarına, burnuna ve çenesine nazikçe sürer. Beş dakika sonra iyi bir şekilde yüzünü yıkar. Günlük kremlerinide sürer ve odasında çalan telefonuna bakmaya gider. Arayan her zamanki gibi kankası, dostu, her şeyi Esra'dır. "Alo,Buket nasılsın?" diye direk lafa başladı. "İyiyim Esra sen nasılsın, bende daha yeni uyandım denebilir. Kahvaltı yapacağımız istersen gel birlikte yapalım".
"Bende bunu duyunca inan daha iyi oldum, bir bilsen neler oldu". "Esra gerçekten çok merak ediyorum hemen gel bende bir şeyler hazırlayacağım", dedikten sonra Buket telefonu kapatıp, yatağını toplar. Kahvaltı için omlet, patates kızartması, simit gibi birçok lezzetli yiyecekler koydu. Her şeyi hazırlıktan sonra pijamalarını çıkarıp, en sevdiği kot eteği ve bordo kareli gömleğini giydi. Kapı çalar ve Esra'nın geldiği düşünüp hemen kapıyı açar. Ama kapıyı açtığı an Esra'nın olmadığını hatta etrafta hiç kimsenin olmadığını görür. Etrafına bakar tam kapıyı kapatacakken paspasın üzerinde bir demet papatya ve kapli bir kutu görür, neye uğradığına şaşırıp donakalır. Buket kapıdaki esrarengiz eşyaları alıp içeri girer, notta "Yağan yağmurda beraber ıslanmak en büyük dileğim..." yazıyordu .
Buket ilk defa böyle bir not alıyordu,çiçeklerde en sevdiği çiçeklerdi,papatya...
Kapı çaldı bu sefer Esra olduğundan emindi. Kapıyı açtı ve yanılmamıştı,gelen Esra'ydı.
Esra içeri girdi,kalpli kutuyu ve çiçekleri görünce Buket'e şaşkın bir şekilde bakakaldı.
"Buket inanmıyorum bunlar ne?" Buket hiç bişey diyemedi, sadece mimikleriyle bilmiyorum dedi.
Kahvaltılarını yapıp mutfağı toplayıp, televizyonun karşısına geçtiler.İkisininde canı çok sıkılmıştı. Buket Esra'ya ne anlatacağını sordu. Esra tabiki şaşkınlıktan her şeyi unutmuştu. "Buket bana öyle bir şey olduki anlatamam. Hani sana bir keresinde asla aşık olmam demiştim hatırladın mı? Anladım ki büyük konuşmamak gerekirmiş. Kendime bile daha açıklayamıyorum bu durumu, ben aşık oldum..."
Buket bir süre hiç bişey diyemeden kitlendi. Kendine gelince öyle bir çığlık attıki karşı mahalle duymuştu resmen. Esra'ya sımsıkı sarıldı, birbirlerini o kadar iyi anlıyorlardıki. Bu zamana kadar hiç aşktan bahsetmemişlerdi.
"Buket aşk öyle bir şey ki onu anlatamazsın".
"Peki kim bu şanslı kişi?"
"Kim olduğunu şuan söylemeyeceğim, belki başka bir zaman."
"Peki, dışarı biraz dolaşmaya ne dersin? "
"Harika derim."❇❇❇
ŞİMDİ OKUDUĞUN
⚓ LİMAN ⚓
Romance💫 Hayattan istediğin her şey karşında olmayabilir önemli olan ona inanmaktır.