ARKADAŞLAR BU ARA BÜYÜK İLHAM SIKINTISI YAZIYORUM YANİ ANLIYACAĞINIZ BUNLAR ZORDAN ÇIKAN BÖLÜMLER BEĞENMEDİĞİNİZ VEYA YANLIŞ BİRŞEYİM VARSA ÇEKİNMEDEN SÖYLEYİN.HATALARIMI GÖRMEK İSTİYORUM.
Ne yaptığıma dair en ufak bir fikrim olmamakla beraber direk olarak bedenimin ve hormonlarımın isteğine göre davranıyordum. Kesinlikle her şeyim şu anda Vince'i istiyordu. Ruhum bedenim ve hormonlarım artık Vince'e aitti. Her ne kadar bazı insanlar için garip veya iğrenç bir durumda olsam da... Umurumda bile değil. Emin olduğum tek bir şey vardı. Ben su götürmez bir şekilde Vince'e AŞIKtım.
Her geçen saniye aramızdaki çekim seviyesi artıyordu ve yavaş yavaş ona daha da yaklaşıyordum. Belki de kendimi frenlemeye çalışıyordum. Belki de sadece ondan yeşil ışık yakmasını bekliyordum. Kafamı iyice yaklaştırıp alnına dayadım ve gözlerinin içine bakmaya başladım. Sadece bir işaret bekliyordum ama o lanet işareti bir türlü alamıyordum.
Canıma tak etmişti ve alnından ayrılıp yavaş yavaş dudaklarına yönelmeye başladım. Bunu istiyordum ve yapacaktım. Tahminen oda istiyordu yoksa sabah yaptığı sarılma olayı neyin nesiydi? Sabah demek hata olur aslında üzerinden pekte bir zaman geçmedi. Olayların üzerindeki saçma bir etkisi de olabilirdi ama aramızda bir çekim vardı. Ben onu oda beni kıskanıyordu. Bunu kafamdan kendim uydurmuş olamazdım.
Dudaklarım sonunda dudaklarıyla buluşmuştu ama hala tepki vermiyordu. Bir anda ellerini vücudumda hissettim ve göğsüme kadar çıktı. Orada durmuştu. Sadece öpücüğüme bir tepki bekliyordum... Gelmedi.
Bir anda göğsümden beni geriye doğru itip kendini benden uzaklaştırmak için tüm gücünü kullandı. Bu gücün etkisiyle afallamış bir şekilde geriye doğru üç beş adım attım ve zor olsa da bu adımlarımı durdurdum. Suratımda inanılmaz bir şaşkınlıkla beraber gelen bir utanç belirmişti. Kızardığımı hissediyordum. Buna neyin nesi? Niye böyle yaptı?
Kafam karışmıştı ve boş gözlerle Vince'in tepkilerini anlamaya çalışıyordum. Suratında azda olsa bir gülümseme vardı ama her geçen saniye yok olup ciddiyete dönüşüyordu. Bir anda etrafta soğuk rüzgârlar esmeye başladı. Saniyeler önceki o devasa sıcaklık ve istek yok olmuştu. Yerinde yeller esiyor. Ortam her geçen an biraz daha soğuyor ve geriliyordu.
Sessizliği Vince'in sinirli sesi bozmuştu. "Ne halt ettiğini sanıyorsun sen!" diye kükredi. Bu kükremesiyle irkilip geriye bir adım daha attım. Bu tepkisine hiç bir anlam veremiyordum. Gözlerim iri iri açılmış bir şekilde suratına bakmayı sürdürdüm. "Bu- bu yaptığını neye güvenerek yaptın." diye kekeledi. Elinin tersiyle dudaklarını sildi. Suratında büyük bir tiksinti belirmişti. Dudaklarından da o tiksinti rahatça görünüyordu.
Kafamı yere doğru eğdim. Kendimden utanıyordum. Nasıl benim gibi biri olabileceğini düşündüm ki? Tüm kızların dikkatini çekebilecek bir erkeğin benimle ne işi olurdu? Nasıl bunu yapmıştım ? Aklımda binlerce soru birbirine değmeden dolanıyor kasırga yaratıyordu.
Kafamı yavaş ve çekingen bir tavırla kaldırıp göz göze gelmek için çabaladım. Bunu başardığımda yanaklarımın kızardığını hissettim. Gerçekten çok utanmıştım. Vince farklıydı ama... Bedenim ve ruhum onu istiyordu.
Yeşil gözleri nefretle parlıyordu. Bu beni çok korkutmuştu açıkçası ama büyük bir cesaret örneği sergileyerek "Bu sabah yaptıkların... Sandım ki." dedim ve durdum lafımı tamamlamaya gücüm yoktu.
Suratında bir gülümseme belirdi ve sonradan kahkahayı patlattı." Sende sandın ki sana ilgi gösteriyorum." dedi ve tekrar gülmeye başladı. Ben şok olmuş bir şekilde sadece iri iri açılmış gözlerimle onun gülmesine bakıyordum. Gülerken karnını tutuyordu ve iki kat olmuş halde gülüyordu. Yavaşça doğruldu. "Ben sadece sana orda moral vermek için sarıldım. Sende.." dedi ve duraksadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dirty Little Secret
Novela JuvenilDiğer insanlardan farklı olduğunuz için dışlandığınızı hissettiniz mi hiç? Aileniz tarafından bile? Ve biriyle aranızda hiç tanımlayamadığınız bir ilişki oldu mu? Tek bir hamleyle batırabilir veya ileriye taşıyabilirsiniz. Hiç arada kaldınız mı pe...