Eve geldiğim zaman aklıma Alper'in sözleri geldi. ''Yabaniliğini kır biraz!'' Ben yabani değilim ki. İnsanları sevmemek yabanilik mi oluyor? Onlar sanki çok insancıl. Birde pişkin pişkin konuşmuyorlar mı? Ay sinir oluyorum.
Keşke Bulut gibi sevimli bir köpek olsaydım. Ne güzel insanlarla muhatap olmazdım. atta beni sinir edenlerin üzerine işerdim. Hahaha güzel bir fikirmiş. Bunu Bulut'a öğretsem güzel olur aslında.
Koltuğun üzerinde bu düşünceler eşliğinde eğlenirken kapım çaldı. Sabır dileyerek kalktım koltuktan. Benim kapım çalmasın artık ya. Kapıyı açtığımda karşımda Şimal ile Gülçim vardı.
''Kusura bakma numaran olmadığı için çat kapı geldik. Umarım müsaitsindir.''dedi Şimal. Lanet olsun insanları sevmiyorum ama hödük bir saygısız da değilim. Kızları içeriye aldım. olapta olan abur cuburları masaya koydum. Dolaptan da içecek bir şeyler alıp tekli koltuğa oturdum.
''Rahatsız etmedik değil mi?'' dedi Gülçim.
''Aslında o gün kahvaltı masasında da söyledim. Pek insan canlısı bir insan değilim ama zahmet edip kapıma kadar geldiniz. Kovacak değilim.''
''Peki neden insan sevmiyorsun sen''dedi Şimal.
''Bunun açıklaması yok.''dedim. Aslında vardı ama anlatmayı sevmezdim. Bir süre sessizlikten sonra dayanamayıp sordum.
''O gece ne oldu?'' diye sordum Şimal'e.
''Eski erkek arkadaşımın beni aldattığını gördüm. Kafe de başka bir kızla sarmaş dolaş oturuyordu. Sinirle kafeye dalıp önünde duran suyu kafasından aşağıya döktüm. O sinirle gidebileceğim tek yer Alperlerin yanıydı. Daha sokağın başına gelmeden erkek arkadaşım yakaladı beni. Bayağı tartıştıktan sonra bana vurdu. Sonrası işte malum sen geldin.'' dedi. Nasıl bir şey ya hem suçlu hem güçlü. Aldatan o ama yine üste çıkmaya çalışanda o.
''Bu arada Furkan ile Alper karşı tarafta oturuyorlar.''dedi Gülçim kasvetli havayı dağıtmak için.
''Biliyorum geçen gün karşılaştık.''
''Kız Alper ile aranızı yapalım mı sizin?''
''Gülçim sana insaları sevmiyorum diyorum sen bana ilişki diyorsun. Hemde bahsettiğin kiş şu kendini beğenmiş bencil.''
''Kendini beğenmiş bencil mi? Alper öyle biri değil ki?''
''Bence öyle. Gerçi bana göre bir çok insan bencil ya neyse...'' dedim. Güçim'in çalan telefonu muhabbeti böldü. ''Efendim aşkım. Evet aşkım. Yok aşkım geçeceğiz birazdan. Evet aşkım. Eflal ile aynı sokaktalarmış. Siz gelene kadar onun yanına uğradık. Tamam aşkım çıkıyoruz şimdi.''dedi ve telefonu kapattı.
''Eflal biz müsade istesek. Beyler gelmiş eve bizi bekliyorlar.''dedi Gülçim. Başım ile onayladım ve yolcu etmek için ayağa kalktım. Kapıdan çıkarken ''Sende gelsene.''dedi Şimal.
''Yok sağol yorucu bir gün oldu. Yarın da öyle olacak dinlensem iyi olur.''dedim.
''O zaman üç saat sonra hazır ol hep birlikte Alperleri dinlemeye gidelim''
''Cidden Şimal takılın siz gelmeyeyim ben.''
''Hadi ama Eflal. Tamam insanları sevmiyorsun pek anladık ama bari bizimle birlikte bir şeyler yapalım.'' dedi Gülçim.
''Cidden bak...''
''Üç saat sonra kapını yumruklamaya geleceğiz. Hazır olsan iyi olur. Yoksa üstünde ne varsa o halde götürürüz seni. adi görüşürüz.''dedi Şimal ve arkasına bakmadan gittiler. Kapıyı kapatıp yaslandım. Sadece bir yardım. Bir yardım ettim başıma gelmeyen kalmadı. Ben eski hayatımı istiyorum. Eski huzurum geri gelsin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Başka Ben
Teen Fictionİnsan gerçekten gördüğü hayatı mı yaşar? Yoksa içinde hapsolduğu hayatı mı? Benim sorunum da bu işte. Ben gerçek ben miyim?