-2-

331 4 1
                                    

Multi Poyraz

Pelin...
Sabah uyanınca ağlayarak uyuduğumu düşündüm yatağımı açmamış üstünde uyuyakalmıştım neyseki havalar sıcak ama o kadar erken yatmışım çünkü eve geldim yarım saat bi saat sonra 5 te yatmıştım bu yüzden daha hava aydınlanmamış. Kararımı verdim. Evlelecektim annem haklı olabilirdi günden güne eriyordu hastalığından durumumuz desem ortada babam bizi terk ettiğinden beri annemin aylığıyla yetiniyorduk. Ve son olarak annemin kızını gelin olarak görmeye hakkı vardı kim istemezdiki ben de isterdim. Bu yüzden kabul edicektim. Banyoya gidip ilık duş aldım suyun içinde göz yaşlarımı koyverdim. Yarım saat sonra rahatlamış bir şekilde çıktım banyodan. Üstüme dizlerimin 1 karış üstüne gelen kot şort mavi bir T-shirt beyaz bir spor ayakkabı saçlarımı açık bıraktım arkadan minik bir tokayla tutturdum.

Saat 07.23'dü. Kilitli kapıyı açmamla mıncırın tepeme atlaması bir oldu. Yere sırt üstü düştüm mıncır tepemde yüzumü yalamaya başladı
"Mıncır ahh napıyosun gıcık hayvan seniii inn tepemden bak uyandıracaksın herkesi" diye fısıldadım mıncıri kucağıma alıp yatağa koydum 1-2 dakka sevdim öptüm sonra uyuya kaldı yatağa bırakıp dolaptan ince hırkamı aldım ince kumaşlı siyah dizlerime geliyordu. Önünü açık bıraktım telefonum ev anahtarım ve cüzdan üçlüsünü alıp yanına ek telefon kulaklığımı alıp çıktım.
Sahil kenaında yürümeye başladım ve Buray-Aşk Mı Lazım şarkısını açtım.
Bir saat kadar yürüdüm en sonunda bir banka oturdum. O sırada kulağımdaki müzik annemin arama melodisine dönüştü. İlk önce yerimde zıpladım sonra açtım.
"Alo anneciğim"
"Kızım nerdesin! Çok merak ettik seni"
"Merak edilecek bjrşey yok sahilde yürüyüşe çıktım 5 dakkika sonra oradayım"
"Tamam canım kahvaltıya yetiş"
"Byy" telefonu kapadım. Köşe bakkaldan su aldım şişeyi dikleyip bitirdim. Sonra eve doğru yürüdüm. Kapıyı çaldığımda açan olmadı tekrar çaldım koşan bir ayak sesi ve ağzı kulaklarında sıla kapıyı açtı
"Pelinn nerdeydinnn"
"Burdayımmm" dedim bende gülümseyerek sonra odama çıkım hırkamı dolaba asıp kahvaltıya indim.
"Günaydın anne" dedim donuk gülümsemeyle
"Günaydın kızım eee şeyy sen-"
"Evet anne düşündüm ve karar verdim sen haklı olabilirsin"
"Kızımm bu evet demekmii"
"Evet anne" dedim gözyaşlarımı tutmaya çalışarak annem yanıma gelip sarıldı
"Canım kızım zaten Poyraz çok iyi biri" içimden her ne kadar hıı tabii kesin zengin züppe değildir demek gelsede demedim.
"Tamam anne"
"Ah dur sana numarasını vereyim kaydet birde Ayşe teyzen bugün için tanışma istiyor saat 4 de bana konum attılar"
"Ne bu kadar çabukmu"
"Kızım birde şeyy haftaya evleniyorsun"
"Ne?!" Haftayamı çok erkendi
"Üzgünüm kızım" koşarak odama çıktım ağlamak istiyordum yalan oldu hayatım herşey yalan oldu aşık olmadan evleniyordum. Tamımadan evleniyordum. İstemeden evleniyordum. Ama bana dokunamıyacaktı ilk öpücügümü ona vermiycektim ilkimide ona vermem istesede vermem. Ama evlenecektim ben daha 18 yaşındayım küçücüğüm çocuk sayılırım. Kaklmış evleniyorum nerde adalet?!
Üzüldüm senin hâline
İç ses kapa çeneni senle uğraşamam şimdi
İyibe uğraşma zaten
Oyobo ogrosmo zoton gıcık yanağımdan bir damla yaş süzüldü sonra bir tane daha sonra bir tane daha sonra sel oldu aktı. Kafamı yastığa koydum wn azından buluşmaya kadar uyusam iyi olurdu. Sonra ahh uykum geldi. Gözlerim kapandı ve karanlık...

Annemin bağırtısıyla uyandım
"Pelinnn saat 3 bir saat kaldı uyann hadi kızımm kızım ayy noldu sana kızımm pelinn!"
"Ne anne bir saatmi off uyudummu ben"
"Evet ve bir lokma birşey yemedin aferin sana"
"Anne iç sesim gibi konuşmaya başladın yine" evet annem hep iç sesim gini konuşur bazı durumlar hariç. Kalktım ve ılık duşa girdim yine gözümden bir iki damla yaş süzüldü. Sonra çıktım jean giydim üstüne de kırmızı ince askılı hafif bir bluz siyah stiletto giydim bir de parfüm elime de siyah bir çanta aldım en son kırmızı bir ruj sürdüm ama sonra abarttığımı düşünüp sildim saçlarım açık bırakıp yan tarafa attırdım. Üstüme sabahki siyah hırkamı giydim. Odamdaki boy aynmın karşısına geçtim ve olmuştum hemde güzel olmuştum eh hakkımı yemeyelim az güzel değilim yanii. O sırada aklıma dank etti Rüyayı unuttuğum apar topar Rüyayı aradım en fazla 10 dakika icerisinde tüm olanları anlattım.
"Kızım inanmıyorum sana çok zor bir durum çok üzüldüm ama birde pozitif düşün belki yakışıklıd-"
"Uff ne diyosun ne yakışıklısı çocuk zengin zübbenin teki diyorum gördüm birkere ama yani pek dikkatli alıcı gözle bakmamıstım da"
"Bence şans ver"
"Abarttın tanışmadık bile daha"
"Uff keşke bende gelsem"
"Gel ama annem bir şey dermi bilmiyor- Rüya benim kapatmam lazım annem arabayı çalıştırdı öpüyorum seni bayy"
"Öptüm bb" yavaş yavaş aşağıya indim tanışma faslı geçsin istiyordum.
"Hadi be kızım bizi mi bekliycek insanlar"
"Geldim işte anne"
"Hadi binin kızlar arabaya sıla sende seni gören gelin sensin sancak bune abartı"
Sıla da abartmıstı baya kırmızı dizlerinin üstüne gelen bir elbise kırmızı stiletto ve kırmızı bir ruj bir de eyeliner çekmiş siyah el çantası hafif kırmızı allık hafif toprak tonlarında far saçlarını da açmıştı.
"Ne anne yaa pelin de abartsaymıştı ne yapiyim eniştemle tanışıcam" sılanın eline çimdik atıp
"Sılaa ne eniştesi belki seni beğenir"
"Şışt kızlar o ne öyle hem pelini istiyoruz dedi Ayşe sılayı değil "
"Off hadi binelim arabaya"
15 dakika sonra büyük bir evin önünde durduk
"Anne burası neresi"
"Onların evi canım" sılanın ağzı açık kaldı
"Anne eniştemin erkek kardeşi varmı belki beni de ona isterler"
"Sıla ayıp"dedim gülümseyerek aslında heyecanlanmıştım biraz arabadan indik. Devasa eve doğru yürürken sıla ve benim ayakkabımın seslerı tak- tuk ses çıkarıyordu. Evin kapısını çalar çalmaz açıldı ama hizmetli yerine Ayşe teyze açtı
"Pelin canım yavrum hoş geldiniz buyrun buyrun içeriye geçin"
"Hoşbulduk" dedim ve en tebessümlü sülümsememi attım. Ayşe teyze kapıda hepimizi yanaklarımızdan öpüp sarıldı sonrada içeriye girdik hizmetli diyentahmin ettiğim bir kız hırka ve kabanlarımızı aldı. Tanışma faslından sonra yemeğe oturduk Poyraz siyah gözleri vardı kahverengi saçları tek gözünün üstüne düşmüstü yemekte veya tanışmada bir şımarıklığını görmemiştim ve birazda yani baya yakışıklıydı kaslıydı ama bana ne isteyerek evleniyom sanki
Aşık olcan ona
Hayır hiçtebile diye düşündüm onamı peh hayır tabiki olmam yemek boyunca bakışları beni izlemişti. Yemekten sonra otururken Ayşe teyze birden aklına nerden estiyse
"Hadi siz gençler biraz kendiniz takılın biryerlere gidin" diyip Poyraza kaş göz yaptı
"Hiç ger-" o ses lafımı böldü Poyraz!!
"Pelin gelmiyomusun" dibime girmiş elini bana uzatmıştı. Mecbur elimi uzatıp
"Tabii gelirim" diyip donuk bir gülümseme attım elimi tutmuş birde sıkmıştı canımı yakıyo hayvan herif! Evin kapısını kapatınca halâ elimi tutuyordu
"Bırakabilirsin artık!"
"Çok meraklıyım ya sana" gözlerinin içine baktım ve
"Neden? Neden o zman hayatımı mahvettin" son kelime fısıltı gibi çıkmıstı
"Çünkü babam istedi beni bir kere damat olduğumu görmek istiyormuş annem de hemen senden bahsetti sonra olanlar oldu işte meraklı değilim sana seninle evlenmeye"
"Ben sana çok meraklıyım sanki" diyip gözlerimi kıstım arabayı gösterip
"Binmiycekmisin?!" Kızgın bir bakış attı
"Binicem" dedim ve bindim arabası son modeldi arabayı çalıştırdı ve sürmeye başladı
"Nereye?" Diye sordum merak edemezmiyim nereye gittiğimi yani
"Napcan?!" Sabır çattık ya çekeceğim var bu çocuktan benim
"Belki kaçırırsın falan"
"Hah seni mi? Birde bu tiple falan" benimle dalga geçti benle ben sinirlenmiştim
"Poyraz! Durdur arabayı çabuk!
"Ne oldu? Gücüne mi gitti doğruyu söylüyorum." Alaylı bir bakış attı
"POYRAZZ! DURDUR DEDİM SANA DURDUR!" arabayı sağa çekti ben arabadan inince o da indi bana bu tiple bir işe yaramıycağımı ima etmişti hızlı hızlı yürürken Poyraz kolumdan tuttu be ona dönmemi sağladı çok yakındık bedenlerimiz birbirine değiyordu
"Bırak kolumu git kendine başkasını bul!" kolumu kurtarmaya çalıştıkça boşa uğraştığımı düşündüm sıksıkı turmuştu elimi o sırada ben beklemeden dudaklarını dudaklarıma bastırdı kendimi geri çektim göğsünden isttirdim onu gözlerimden yaşlar süzlüldü ilk öpücüğümü verdim en azından o aldı
"BEN SENİN HER GECE EVE ATTIĞIN SÜRTÜKLERDEN DEĞİLİM BİDAHA SAKIN BUNU DENEME" hızlı hızlı yürüdüm peşimden geliyordu off taksi gördüm ileride o anda koşmaya başladım ben koşunca o da koşmaya başladı
"PELİN DUR!" daha hızlı koştum ve kendimi taksiye attım
"Abicim haza bas"
"Tamam" camdan bakınca arabasına atlamış takip ediyordu taksiciye ev adresimi verdim evin önüne gelince 100m arkamızda olduğunu gördüm hemen elimde hazırladığim 50 lirayı verdim ve üstü kalsın dedim arabadan inip eve koşurdum elim ayağım titriyordu 5 10 metre kalmıştı sonunda deliğ1i buldum tam döndürüp içeriye girdim arkamdan o da girdi.

Evet bu bölüm nasıl olmuş tatlışkeklerim umarım beğenirsiniz düşüncwlerinizi yorum olarak belirtirseniz çok mutlu olurum

Zoraki KocaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin