Multi Pelin...
Minik bir hatırlatma...
"Bunlar harika" diye bağırdım
"Evet rahat edersen bunları alalım ama topuklu kstersen bakamaya devam edebiliriz"
"Hayır gerek yok kesimlikle bunlar iyi" dedikten sonra ayakkabıları kasaya götürdük biz de Ayşem teyzeyle iç çamaşırı mağazasına girdik. Bir kaç parça birşey aldıktan sonra Poyraz elinde bir poşet kırmızı iç çamaşırı ile geldi
"En sevdiģim kırmızı" dedi bana göz kırpıp Ayşe teyze Poyrazın elindeki poşti de aldı ve kasaya gieçti bizde Poyraz la arabaya yürümeye başladık
"Rezil ettin beni" dedim gülerek
"En sevdiğim kırmızı" dedi göz kırptı sonra arabay bindik sonrada ayşe teyze geldi
"Pouraz sen beni eve bırak Pelinle ev bakın
"Anne bugün kız yoruldu zaten yarın bakarız"
"Peki" 15 dakika kadar camdan dışarı izledim sonra eve geldik görüşürüz dedim tam ben inecekken poyraz kolumdan tutup ona dönmemi sağladı sonrada yanağımdan öptü sanada gözüşürüz dedi sonra indim. Evin işikları yanıyordu. Kapıyı çalınca sıla açtı hemen odama çıktım çikareken de
"Anneee bu akşam istemeye geliyorlarmışş haberin olsunnn",dedim odama girip kendimi ılık duşa attım.
-4-
Pelin...
Duş alıp çıktım. Üzerime yeşil kahverengi tonlarda dizlerimin az üstüne gelen elbise (multideki elbise saç ve makyaj) ayağıma siyah stiletto saçlarımı açık bıraktım. Siyah eyeliner çektim ve parfüm sıktım. Sonrada aşağı indim. Annem üzerini giyip gelmişti. Sıla da turuncu dizlerine gelen bir elbise beyaz stiletto saçlarını at kuyruğu yapmıştı. Hafif pembe bir ruj sürmüş pembe allık eyeliner. Çok az parfüm sıkmışı. O sîrada kapı çaldı. Kapıya ben baktım. Kapıyı açar açmaz karşımda Poyraz Tarık amca ve Ayşe teyze duruyordu onları içeriye buyur ettim. Poyraz gözünü üstümden ayırmıyordu. Kahveleri mutfağa yapmaya gittim. Arkamdan Poyraz geldi.
"Sen kahve yapmayı biliyormuydun? Ki?"
"Beni küçük görüyorsun Poyraz" dedim gülümseyerek
"Hadi sen içeriye git ben kahveleri yapıp geliyorum" dedim göz kıkrpıp oda alaycı bakış attı ve içeriye gitti. Kahveleri yapınca Poyraınkine tuz attım tabi onun bundan haberi yok. Ahaha çok komik olucak. Kahveleri tepsiye dizip içeriye gittim. Önce poyrazın kahvesini kendim uzattım. Sonra Ayşe teyzenın Tarık amcanın annemin Sılanın ve en son kendi kahvemi önüme aldım. Oturdum. Gözüm Poyrazdaydı evettt içiyordu sadece ben deģil hepsi Poyraza bakıyordu. Poyraz yudumu almasıyla gözleri pörtledi ama gülümsemeye çalıştı. Ve yuttu
"Eline sağlık pelinciğim harika" dedi gülümseyerek bende ona gülümsedim herkes kahvesini içtikten sonra Tarık amca lafa başladı
"Selma hanımcığım buraya hayırlı bir sebeple geldik biliyorsunuz Allahın izni Peygamberin Kavriyle kızımız Pelini oğlumuz Poyraza istiyoruz" annem biraz düşunür gibi yaptı
"Verdim gitti" dedi sonra kalkıp el öpme falan filan oldu. Sonrada gittiler. Yüzüklerimiz de takıldı.
"Anne ben çok yoruldum odama çıkıp dinlenicem"
"Tamam kızım" koşarak odama çıktım. Üzerime pijamalarımı giydim saçlarımı tepeden ev topuzu yaptım. Teleflnumu alıp yatağa yattım. Telefonda snap çekerken yeni arkadaşlık geldi kim olduğuna bakınca Poyraz atmıştı kabul ettim bende onu ekledim ne yaptığını merak ediyorum. Hemen poyrazdan snap geldi
"Uyumadınmı uykucu?" Bir de köpekli kendi fotoğrafını atmış. Bende köpek efekti yapıp dil çıkardım yolladım. Birden uyku bastırdı.
"İyi geceler hayvancık" yazıp çıktım. Telefonu cam boşluğuma koyup yattım mıncır yanıma çıktı. Kıvrılıp yattı. Ikimizde derin bir uykuya daldık.
Sabah telefonumun çalma sesinden uyanmıştım Poyraz 9 arama 10 mesaj bırakmıştı. Hayda ne oldu bu çoçuğa. Kişilerde adını hayvancık diye kaydetmiştim hemen basıp geri aradım.
"Alo uykucu uyanamadın mı halâ?" sesim ukulu uykulu çıkmıştı
"Yeni uyandım hayvancık ne oldu sabahın köründe"
"Sabahın körü mü saat 12 haberin varmı?"
"İştee benim için çok erken"
"Oha yarı saat içinde hazırlan gelip seni alıcam" suratıma kapattı birde öküz hemen kalktım önce yatağımı topladķm sonra hemen banyoya ılık bir duşa girdim çıkınca altıma yırtık bir jean beyaz bir kısa kollu gömlek ve beyaz bir spor ayakkabı. Eyeliner çekip parfüm sıktım. Saçlarımı at kuyruğu yaptım. Ve tam zamanında araba korna sesi duydum siyah el çantamın içine cüzdan telefon ev anahtarı üçlüsü attım ve koşarak evden çıktım. Arabaya bindim
"Bune şıklık?"
"Ne sandın canım nereye gidiyoruz?"
"Ev bakmaya sonra düğünü nerede yapıcaz ona bakıcaz sonra bana smokin"
"Hmm peki" camdan bakmaya başladım yaklaşık yarım saat sonra büyükçe bir evin önünde durduk
"Ev 1 " dedi
