Sustu yine ,kalktı .Hafif bir şekilde aydınlatan ışığını açtı kız. Karanlığımın içinde mahalledeki tüm evlerin ışıkları sönmüştü sadece onun ışığı vardı. Sanki tüm karanlık her yeri kaplamışta ay, yıldızlar olmadan dünyayı aydınlatıyormuş gibi. Yatağının altından renkli kutular çıktı.Kutulardan iki tane kitapla geçmişi anımsatan hatıraları çıktı. Ağladığında çıkan hıçkırık sesinin içinde boğulmak istedim. Gündüz olana kadar beraberdik fakat ağlamaktan hikayesinin devamını anlatamadı.Çaresizdi sanki, onu hiç böyle görmemiştim. Onu ağlarken görmek zor geliyordu. Elinden tutup karanlığımın içine kapatmak ve ona aylardan,yıldızlardan mutlu bir hayat bahşetmek istedim bu dünyayı haketmiyordu. Eğer öyle bir şey elimde olsaydı herşeyi ona köle etmek gelirdi içimden. Yine ayrılık saatleri ağlayan gözleriyle yorgun düşüp uyuyakalmıştı. Estirdiğim narin bir rüzgarla yanağına bir buse kondurdum.
Yine biz dolu saatler geldiğinde elinde kahvesiyle penceresinin ordaki duvara oturdu ve bana sokak lambalarını ve çiçeklerine bakıp iç geçirmesinin ardından yaşamını anlatmaya devam etti.
-Bu genç delikanlının evine yerleşmesinin ardından eve giren çıkan belli olmuyordu genç kızlar geliyordu; sarışın, esmer, siyah saçlı.Bazen akranları da geliyordu. Hayatı eğlenerek harcıyor diye düşünüyordum bununla beraber bu genç delikanlıyla ilgili düşüncelerim ve ona karşı ilgim daha çok artıyordu. Eve geldiği zamanları ve apartmandan çıktığı zamanları sürekli gözler oldum onu görmek için. Özgüveni olan bi insan olmadım ürkek, çekingen olan taraftım oysa onun her eve getirdiği kızın kendine has özgüveni ve güzellikleri vardı.
O anda kendi güzelliğinin farkında olmadığını hissettim ona bir şekilde cevap vermek istiyordum zaten mevsim sonbahardı gürlemek geldi içimden belki ilkilir böylelikle onu duyduğumu hisseder diye düşündüm.Ardından bana şöyle bir cevap verdi."Yine doldun içime.İçimdeki vaveylayı bastırıyorsun böyle yaparak bu yüzden senden gelen bu sesi seviyorum."
Umduğum gibi olmadı irkilmedi adeta huzur buldu. Onu böyle görmek içler acısıydı. Sustum ve hikayesine devam etmesini dinledim.-Haftalar sonra cesaretimle eve döndüğü zamanda merdivenlere çıkmak istedim bi yere gitmek için değil sadece yakından onu hissetmek için evden bir anda fırladım.Evet gördüm ve yetmez gibi merdivenlerde çarpıştık. Önüne bakmadan elindeki siyah şapkasını beyefendi edasıyla önünde tutarak çıkıyordu her zaman ki gibi ikişer ikişer bense onu merdivenin başında gördüğüm anda istemsizce hızlanmıştım bu yüzden çarpışmıştık. Kendine çeken, gülünce kısılan gözleriyle hafif şekilde gülümsedi. Yüzüne bile düzgünce bakamadan yanaklarımın kızardığı belli olmasın diye hızlıca indim. Apartmandan çıktığımda ise acı bir pişmanlık hissettim keşke bu kadar belli etmeden uzun uzun gülümseseydik birbirimize diye düşündüm. Olmadı yapamadım cesaretsiz, korkağın ta kendisiydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Mektubu
Teen FictionGece nasıl mı dile gelirdi işte o bir evde geçen akıl almaz olaylara tanıklık ettikten sonra..