♪♫Mutluluğun Sonu♪♫

157 8 2
                                    

Sanırım bir saat uyumuştum ki Bay Ukala saçımı hafif hafif çekmeye başlamış ve "Bayan Be-ce-rik-si-zin'in sınava 5 dakikası kaldı." dediğini duyunca sıçramam bir oldu.O mu ne yapıyordu.Kahkalarla gülüyordu.

" Ahahahahaa Jack bak oğlum nasıl uyandırdım" diyip arabayla konuşuyordu bi de Allah'ın delisi.Saçlarımı ellerimle düzeltip dururken arabadan inmişti bile. Arkasından ilerlediğimde kapıyı kilitlemişti hemen.

Arabasına bir şey olsa ne yaparız diye söylenerek okula girdik.Sınıfa öğretmen girmeden yetişmiştik.Zaten bugün dersim yoktu bir tek bu sınav vardı o kadar.Adımı duyduğumda çantamdan notalarımı almak için arkamı döndüğümde çantamı arabada unuttuğumu anladım.Endişeli gözlerle Gökmen'e döndüğümde

"Sana verdiği parçayı biliyor mudur?" dedi.

Hayır anlamında kaşlarımı kaldırırken, dudaklarımı ısırmaya başlamıştım.Gıcık adam çantamı alıp gelmek için izin istesem "0" verirdi kesin.Gökmen eğilerek bana kendi kağıdını uzattı.

"Olmaz" diye fısıldadım ama nafile.

"Ben bir şey bulurum sen bunu çal beceriksiz" Hocanın adımı tekrar edişini duyduğumda "geliyorum" diye seslendim. Gökmen yine eğilip

"Bu ölümsüz aşkı anlatan bir parça.Sen sadece çal ama hissederek çal.Ayşıl ve Toprak gibi."dediğinde piyanoya doğru adımlarımı hızlandırdım.

Gidene kadar da notalara göz gezdirdim. Piyanonun başına geçip notalara yerleştiğimde, hoca başlamam için kafasıyla bir hareket yaptı.Bu adamın dersi zaten zordu. İki haftadır verdiği parçaya çalışıyordum ama hala notaları aklımda değildi. Dersini geçen nadir öğrenci olmak zorundaydım.Tuşlara olan temasımla başlamıştık işte.Birinci sayfayla ikinci sayfa deneme gibi olmuştu ama üçüncü sayfa çevrildiğinde melodinin aynı olduğunu anladığımda işi parmaklarıma bırakıp gözlerimi kapattım.

Ayşıl'ın Toprak'la tanışması, ona küfür etmesiyle Toprak'ın onu tehdit etmesi,aşkın Toprak'ı adam edip Ayşıl'ın ölmesi ve Toprak'ın gitmesi, Toprak'ın beni Ayşıl zannetmesi... Hayat, lanet olasıca hayat o kadar karışıktı ki onu sadece müziğin ortak anahtarı, sol açıyordu.Sadece sol anahtarı kalbimizin ve hayatın açacağı.Şarkının son notaları olduğunu tahmin ettiğimde gözlerimi açıp bitirdim.Bütün herkes ayakta alkışlıyordu.

Gözlerimi salonun yüksek tavanına dikip Gökmen'e ve Ahu nineme teşekkür ettim. Doğruymuş, önemli olan ne hissettiğinmiş.Kadir Hoca omzuma elini koyduğunda "aferin" diye kulağıma fısıldadı.

ben ne kadar iyi olduğuma değil şanslı olmama seviniyordum aslında.Aklım Gökmen'in ne yapacağına takılmıştı ki ona sıra geldiğinde hiç bozuntuya vermeden, endişe etmeden kulağıma tanıdık gelen bir parça çalmıştı.Nerde duyduğuma takılmaktan vazgeçip, ders bittiğinde Gökmen'in peşine takıldım.Beraber okuldan çıktığımızda;

-"Bana bir yemek borcun var." dedi.

-"Tamam hadi gel şurda bir salatabar var.Bak salata yemem deme çünkü enfes yapıyorlar."

-"Ya öyle değil, sen yapacaksın."

-"Nee!"

-"Hemde iki saatin var çok açım Alkım be!"

-"Ya ben neden yapıyorum ki hem beceriksizdim dimi!"

-" O notalarda sürpriz yumurtadan çıktı dimi?"

-"Aaa öyle mi? Bir tane daha alalım ondan da yemek çıkar belki ha.Ya bak başka zaman yapalım, yetiştiremem ben onu.Söz yapıcam ama."

-"Açım kızım ya, banane sen yapıcaksın hem yardım ederim yürü şimdi."  dediğinde önüme dönüp kaderime göz yumdum.

MÜZİK  KUTUSUNDAKİ  HAYATLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin