Yanıma geldi sanki birbirimizi daha önce tanıyorduk. O kadar ki sıcak bir ortamdı. Ama bendeki heyecan git gide artıyor du. Babamın yanına gidiyorduk .Babam yanına gidene kadar biletleri almış meğerse. Babamla tanıştırdım Rozerin'i baya heyecanlıydı Rozerin her hâliyle belli oluyordu. Ama bir sorun vardı babam iki bilet almıştı. Nasıl olacaktı ne yapacaktık hiç bir fikrim yoktu birbirimize baktık Rozerin'le şaşkın şaşkın. Babama baba biz Rozerin'le gidelim sen bir sonraki arabayla gelirsin dedim. Rozerin böyle birşey diyeceğimi tahmin bile etmiyordu belkide hafif bir tebessüm etti. Babam tamam öyle yapalım o zaman siz gidin dedi. Çok heyecanlıydık sanki bir filmin için de başrolde ben ve Rozerin vardık. Böylece hem ilk buluşmamız hemde birlikte ilk seyahatımız olacaktı. Otobüse bindik yerlerimize geçip oturduk. Yan yana oturuyorduk artık yolculuk başlamak üzereydi. Biz hâla heyecanımızı üstümüzden atamamıştık. Ve artık yolculuk başlamıştı. Birbirimizden etkilenmiş gibiydik sohbet etmeye başladık. Göz göze geldiğimizde sanki kalbim yerinden çıkacakmış gibi hissediyordum. Bir yandanda acaba Rozerin' de bir şeyler hissediyormudur diye düşünüyordum. Ama belliydi oda bir şeyler hissediyordu çünkü gözlerimin içine uzun süre bakamıyordu hemen gözlerini kaçırmaya çalışıyordu gözlerimden. Ve Nazé 'nin birlikte geleceğimizden haberi vardı. Tam sohbet koyulaştı dediğim anda Nazé aradı sohbeti böldü İskenderuna yetişmeden haber vermemizi istiyordu bizi karşılamak için. Ama ben Rozerin'e daha doyamamıştım. Ve İskenderuna ulaşmamıza yarım saat birşey kalmıştı. O an zaman dursun istiyordum hiç geçmesin. Neyse biz sohbete kaldığımız yerden devam ettik. Yolculukta zaman geçmek bilmiyor diyoruz ya hani iki buçuk saatlik yol sanki bir saatte bitti. Nasıl geçtiğini anlamadım bile. Ve artık otobüsten inme vakti gelmişti. İndik ama Nazé ye haber vermemiştik. İndikten hemen sonra telefon çaldı sanki hissetmişlerdi ulaştığımızı. Bu sefer arayan Nazé değil Nazé nin annesiydi yani Rozerin' in hâlâsı. Ne yapacaktı ne diyecekti Rozerin sakin bir şekilde telefonu açtı nerde olduğunu sordu halası. Rozerin'e tam olarak bilmiyorum hala dedi. Muavine ver telefonu deyince biz afalladık ne yapacaktık telefonu suratına kapattık...
Ve sonrası dördüncü bölümde..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevmişti Sanki
Roman d'amourBelkide Aşk bu hayatta insanlara sunulan en güzel bir veli nimettir. Yaşamasını bilene. Ben yaşadım o güzelliği hayatım da birkere. Ama sonunu göremedim o güzelliğin belkide. Düşünüyorum sevmeseydi mutlu edebilirmiydi beni diye. Evet ederdi çünkü be...