-12- Sinemanın Fail Oluşu...

1.2K 49 9
                                    

Multimedia: Asya

________________________________

Sabah tam uykumu almış bir şekilde uyanmıştım ki bu çok nadir olurdu. Ve o nedenlede mutlu başlamıştım güne. Mutlu olmanın tek ve en basit yollarından biri: uyuyun. Çdksksj tamam bu kadar saçmalama yeter.

Yataktan kalktım ve banyoya ilerledim. Aynada kendime bakınca, 'bu nidir yaw' bakışı attım ve dişlerimi fırçaladım ardındanda yüzümü yıkadım. Bugün geç kalmayacaktım çünkü daha evden çıkmama bir saat vardı. Hani böyle olur ya bazı günler süslenesiniz yada özenli bişeyler yapasıbız gelir bugünde bende öyle bir istek vardı. Üzerinde, birkaç ojemin dağınık birşekilde durduğu makyaj masamın önünde durdum ve birkaç malzeme çıkardım. Tabii sonra "saçmalama" diyerekten elediklerim oldu. En sonunda, sadece bir dudak nemlendiricisi ve rimel sürüp o minik bölgeden olabildiğince hızlı uzaklaştım ve bugünki derslere göre çantamı hazırladım. Evdeyken çalışmam gerektiğinden az çalıştığım için okulda birkaç tenefüs test çözerim diye test kitabımıda koymuştum. Ayrıca dün giremediğim derslerde yazdırılan ve işlenen konularıda birazdan bizim sınıftkai kızlardan sorucaktım. Sonra o derslerin defterlerine geçirmek vardı... Konu tekrarını da akşam yapardım zaten.

Odamdan çıktım ve aşağı kata, mutfağa indim.

"Günaydın, kızım." Diye saçlarımı katıştırdı babam.Bende gülümseyerek, "Günaydın." Diye cevap verdim. Annemlede günaydınlaştık ve kahvaltıya oturdum. Dün akşam yemeği yememiştim ve o nedenle karnım açtı. Annemler on dakika sonra işe gitmek için evden çıktılar ve kahvaltıyı toplamak yine bana kaldı...

Kahvaltıyı toparladıltan sonra, yine odama çıktım ve sınıftakilere yazdıklarını sordum ve defterlerime geçirdim. Ne yapıyım, çocukluğumdan beri not almayı çok sevmişimdir.

Çıkma vaktimin yavaş, yavaş geldiğini anladığımda, gardırobumdan; siyah dizi yırtık dar pantalonumu ve siyah, beyaz yazıları olan dirseğime kadar gelen tişört yada bluzü giyindim. Ayakkabı olaraksa, iki karış uzunluğunda, krem rengi çokta kışlık olmayan botumu giyindim. Ardından çantamı alıp, evden çıktım.

Yoldayken canım sıkılmaya başlayınca, kulaklığımı cebimden çıkardım ve telefonuma taktım. Sevdiğim birkaç şarkıdan oluşan listemi başlattım. Okula gelene kadar zaten son birkaç şarkı kalınca telefonumla birlikte kulaklığımıda çantama tıktım. Girişteyken Mete'leri gördüğümde onları görmezden gelerek ilerlemeye başladım. Ona ayıracak zamanım yoktu. Yada son zamanlarda çok şey yaşadığımız için aklımdan çıkmıştı.

"Asya! Gelsene!" Diye bana el kol işareti yapan Yağmur'u görüp, güldüm ve yanlarına gittim.

"Bugün çıkışta sinemaya gidelim mi?" Diye sordu, Mısra.

"Olur. Sadece üçümüz mü?" Diye sorduk bende.

Mısra'nın telefonu çaldı ve ekrana bakıp püfledi. Ardından hızlıca, "Bilmem birilerinide çağırırız. Annem arıyor kesin yine ceza vericek." Deyip telefonu açtı.

Mısra telefonda konuşurken önümüzden yakışıklı ordusu geçince, Yağmur'la birbirimize bakıp gülmeye başladık.

"Aa, Asya sana söyleyemedik. Derin ile Baturay ayrıldılar." Dedi, Yağmur ve ben şok.

"Neden? Hiçbirşey olmamıştı oysaki." Diye üzüntüyle Yağmur'a baktım.

"Bilmiyorum. Derin'le biraş tartıştık." Dedi, Yağmur.

"N'oluyo ya? Önemli birşey mi oldu yoksa atıştınız mı?" Diye merakla Yağmur'dan cevap bekledim.

"Ya aslında çok saçma bir nedenden dolayı böyle oldu." Diyerek başladı. Zaten bizim bütün kavga daha doğrusu atışmalarımız saçma nedenlerden dolayı oluyordu.

Bir Genç Kızın GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin