1. Bölüm 3. Kısım

36 4 0
                                    

Gözleri yaşlarla dolu, boğazı düğümlenmiş Yamtar, güçte olsa ağır ağır cevap verdi.
“Evet benim İlyada’m. Otuz yılın her günü, her saati, her dakikası seni düşündüm. Bir an dahi aklımdan çıkmadın. Yıllarca seni kaybetmenin acısıyla yaşadım. Haklısın benim hatamdı ancak bitmemeliydi İlyada’m. Aşkımız, ne olursa olsun devam etmemeli miydi?”

“Defalarca yalvardım sana Yamtar defalarca… Sen ise her defasında söz verip, hiçbirinde tutmadın sözünü. İstemediğim çok şeyi yaptın, anla beni.”

Yamtar donup kalmışçasına daldı. Eski günler aklına geldi. Sevdiceğiyle birlikte geçirdiği günler. Güzel günlerdi, çok güzel günler. Evet haklıydı, suçlu kendisiydi ama yine de anlayış bekledi İlyada’dan. Madem aşkları çok büyüktü neden Yamtar’ı terk etti? Yoksa ortada tek tarafın aşık olduğu diğer tarafın macera istediği bir ilişki mi vardı?

“Yamtar orada mısın?”
Ses ile birlikte Yamtar irkildi ve kendine geldi.
“Evet buradayım İlyada’m. Zamanımız azaldı, yıllarca cevabını merak ettiğim bir soru var. En önemli soru. İzninle sormak istiyorum.”

“Tabi ki Yamtar sorabilirsin.” dedi İlyada.

Yamtar’ın kalp atışları hızlandı ve o cümle çıktı ağzından.
“Beni gerçekten sevdin mi İlyada? Bizim yaşadıklarımız aşk mıydı? Bu sevgisizlik çağında ikimizin yaşadıkları sevgi miy…” cümlesini tamamlayamadan bilgisayar ve diğer cihazlardan alarm sesleri çıkmaya başladı, beyin geri döndürülemez şekilde bozulmuştu artık , İlyada sonsuza kadar gitmişti. Yamtar gözyaşlarına boğuldu, otuz yıldır cevabını aradığı o sorunun cevabını sonsuza dek alamayacaktı artık.

Gitmişti İlyada’sı.
Bitkin, kahrolmuş bir şekilde yere çöktü. Neden böyle yaptım? Bu çağ bizleri, insanları nasıl bu hale getirdi? Otuz yıl boyunca yanına gitmek yerine neden korkakça kaçtım? Neden onunla yüzleşmek istemedim? Kim sevdiğinin öldüğüne sevinir ve onun cesedini parçalara ayırır? Kim sevdiğinin o güzel, narin bedenini valize koyar, adeta cesedini aşağılar? Belki de o da beni bekledi otuz yıl boyunca kim bilir? Gelemedim korktum, yüzleşemedim. Affet beni İlyada’m.

Cebinden siyanür hapını çıkardı ve yuttu. Bu yozlaşmış evrene yozlaşmış biri olarak veda etti.

YozlaşmışHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin