Beğeniler çok düşük ve ayrıca yorum gelmiyor. :(
Multimedia ve bölüm şarkısı var.
İyi okumalar...
Mesajı içimden çoğu kez okumuştum.Beni dinlemeyip bırakıp gittiğine inanamıyordum.Her şeyi yanlış anlamıştı.Bir yanım ona hak veriyordu çünkü gördüğü şey gerçekten garipti.Ben,Görkem'in kucağında oturuyor ve ona sarılıyordum.Fakat bir yanımsa ona kızıyordu.Ne olursa olsun bana güvenmeliydi.Ama hala bu olanlara inanmak istemiyordum.Onu bırakabileceğimi nasıl düşünüyordu?
Gözlerimden akan yaşlara aldırmadan oturduğumuz banktan hızlıca kalktım.Benim bu hareketime karşın Görkem de uyanmıştı.Gözlerini ovuşturup bana baktı.
"Noldu?"sesinden uykulu olduğu anlaşılıyordu.Ayağa kalkıp yanıma geldi.Ellerini yüzüme getirip baş parmağıyla yüzüme akan birkaç gözyaşımı sildi.
"Neyin var Eylül?"bu sefer iki eliyle omzumu tutmuş yüzümü inceliyordu.
"Baran.."diyebildim.
"Baran bizi görmüş.Baran...Yanlış anladı.Görkem ben her şeyi mahvettim değil mi?Kimsenin sevgisini hak etmiyorum.Kendimden,bu hayatımdan nefret ediyorum.Mutlu olmayı hakedemeyecek kadar kötü biriyim."gözlerimi tek bir noktaya sabitlemiş bunları söylerken Görkem sadece bana sarılmış ve saçlarımı okşuyordu.O bile teselli edemiyordu.Kendimi ondan ayırdım.
"Be-benim gitmem lazım."bir şey demesine fırsat vermeden hızla oradan çıktım.
Eve geldiğimde babam salonda oturuyordu.Bu daha çok önemli bir şey konuşacağımız anlamına geliyordu.Çünkü normalde salonu kullanmazdık bile.Babamla aynı evde yaşamama rağmen onunla haftada bir veya en fazla iki defa konuşurduk.Bugün onu dinlemeye hevesli değildim. Merdivenden çıkarken babamın seslenişiyle yerimde durdum ve yukarı çıkmaktan vazgeçtim.Salona geçip babamın karşısındaki deri koltuğumuza oturdum.
"Efendim baba?"
"Dün nerelerdeydin?"gözlerimi devirdim.Gerçekten olay bu muydu yani?Beni hiçbir zaman merak etmeyen babam şimdi mi ediyordu.Dünya garip.
"Bir arkadaşta kaldım."
"Bana yalan söyleme Eylül."ellerini masaya hiddetle vurduğunda oturduğum koltuğa iyice sindim.
"Dün ne yaptığını,kimlerle sürttüğünü gayet iyi biliyorum.Senin arkanı toplayamam.Babana yakışan bir kız ol Eylül.Artık akşam ondan sonra dışarı çıka-"
"Laflarına dikkat et baba.Hakkımda ne biliyorsun ki bana bunları söyleyebiliyorsun.En son ne zaman dertleştik?En son ne zaman bana gerçekten sevgi gösterdin?Ah dur hatırlayamadım değil mi?Çünkü böyle anılarımız hiç olmadı.Sen kendini düşünüyorsun sadece.Senden nefret ediyorum." babama iyice diklendiğimde yüzüme gelen tokatla kendimi yeri öpreken bulmuştum.
"Sen..Sen tam anlamıyla iğrençsin."babama son sözüm bu olmuştu.Daha sonra onun bağırışlarını aldırmadan koşarak odama çıktım.Kapımı çarptığımda gördüğüm tek şey Baran'ın benim yatağımın üstünde oturmasıydı.
Ayağa kalkıp yanıma geldi ve bana sarıldı.Ne demekti bu şimdi?Gerçekten bu çocuğu anlayamıyordum.O benden de karışıktı.Affetmiş miydi?Ellerimi biraz tereddütle ona doladım.Bu yaptığım onu tatmin etmiş olacakki kollarını daha sıkılaştırdı.O sırada kapım açıldı ve içeri babam girdi.İlk önce sarılışımıza daha sonra yüzümüze baktı.Ellerimi onun bedeninden ayırıp bir adım geriye gittim.
"Baran sen gitmemiş miydin?" Ne yani Baran buraya mı gelmişti?Peki ne için?
"Efendim gitmiştim ama sonra vazgeçtim.Zaten pencere de açıktı."hadi ama bu kadar da açık sözlü olunmaz.Babama baktığımda ilk önce pencereme daha sonra yanımdaki varlığı süzdü. Onaylamamış gibi başını salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Benimsin (ASKIDA)
Teen Fiction"Anlat!"dedim önüme düşen saçlarımı kulağımın arkasına doğru iterken. O ise hala elleri direksiyonda ve ileriye bakıyordu.Anlaşılan hiç bir şey söylemeyecekti. Koltuğunda yavaşça bana doğru döndü.Gözleri tam olarak gözlerime bakıyordu. Gittikçe yakı...