Beni Bırakma

-3-

Artık Kocaeli'ye evime, yuvama dönme vakti gelmişti. Burada fazlasıyla sıkıldım. Tatil yapmayı sevmeyen bir insandım ve gerçekten sıkılmıştım. Benim için tatil bütün gün yataktan çıkmamak,  arkadaşlarımla güzel zaman geçirmek demekti ve döneceğimizi duyduğumda büyük bir sevinçle eşyalarımı topladım. Ulaş'a döndüğümü söylemedim; çünkü akşam çalıştığı yere gidip sürpriz yapacağım. Eşyaları arabaya yerleştirdik ve vedalaşıp yola koyulduk 7 saat sonra eve adımımı atıp "Evim evim güzel evim" diyerek duş almaya doğru yöneldim. Tarık ve Nükhet'e geldiğimi bildirip hazırlanmaya başladım ve 1 ayın sonunda sevgili arkadaşlarıma kavuştum. 1 aydır görüşmemenin şerefine sıkıca sarıldık. Uzun bir muhabbetin sonunda Tarık'ın "Burkay da Ilgaz'la çıkıyor. Ilgaz iyi kız severim." demesi üzerine o sıcak yaz gününde buz kestim. Gözlerimin dolmasını dişlerimi sıkarak engelledikten sonra "Banane Burkay'dan ilgilenmiyorum. Lütfen bir Daha açmayın bu konuyu gerçekten kavga ederiz. Hem benim hayatımda Ulaş var artık. Mutluyum ben onunla Burkay defterini kapattım. Lütfen sizde kapatın artık." dedim. Tarık söylediklerini unutturmak istercesine elini omzuma atıp "Gel sana dondurma ısmarlıyayım. Özlemişsindir buranın dondurmasını." dedi. Salak ya kızgınlığımı geçirmeyi iyi biliyordu. Akşam olunca vedalaşıp Ulaş'ın çalıştığı yere doğru yürümeye başladım. Çok geçmeden gelmiştim. "N'apıyorsun?" diye mesaj atıp içeri girdim. Beni karşısında görünce ağzı bir karış açık bakakaldı. "İnanamıyorum gözlerime Beste gerçekten burada mısın? Yoksa ben rüyamı görüyorum?" "Çimdikliyim istersen Ulaş gerçekten buradayım çünkü." "Geleceğini niye haber vermedin? Erken çıkardım işten." "Sürpriz yapmak istedim. Sen rahatına bak ben beklerim çıkmanı." "Hemen izin alıp çıkıyorum. Sen daha önemlisin şu an." dedi ve çıktık. Sahilde gezerken pamuk şeker gördüm ve küçük bir kız çocuğu gibi pamuk şekere bayıldığımı bilen Ulaş hemen alıp geldi. Deniz kenarına oturup yanına oturmamı eliyle işaret etti. Biraz teredütle "Saçma bir şey ama ben sudan korkuyorum." dedim. "Biliyorum korkma ben yanındayım." dedi. Yanına oturup bütün bir ayımı, çok sıkıldığımı her şeyi anlattım. O da sürekli çalıştığını, istediği arabayı almak için para biriktirdiğini anlattı. "Senin araban var zaten." dedim. "Eskidi artık daha güzel bir şey istiyorum dedi." Saate baktığımda gece yarısı olmuştu. Vaktin nasıl geçtiğini anlamamıştım. "Ulaş kalkalım mı artık saat geç olmuş." "Gerçekten baya geç olmuş. Vaktin seninle nasıl geçtiğini anlamadım." "Düşüncelerime tercüman olmuştu. Suratımın kızarmasını engelleyemeyerek "Bende." diyebildim sadece. Çok utangaç bir insandım. Bu utangaçlığım yüzünden çok odun bir insanmışım gibi gözüküyordum ama elimde değildi. Evin önüne geldiğimizde "İyi geceler,  tatlı rüyalar prenses." diyerek yanaklarıma öpücük bırakarak gitti. Ve 1 aydan fazla süredir ilk defa huzurlu bir uyku çektim.

Aradan 1 hafta geçti ve bu 1 haftanın her günü Ulaş'la birlikteydim. Bugün yine buluşacaktık. Bugün izin günüydü ve arabayla beni almaya gelecekti. Evden çıktığımda az ileride arabaya yaslanmış bir halde beni bekliyordu. Yanına gidip yanaklarından öptükten sonra arabaya binip kemerimi bağladım. "Sana bir sürprizim var." dedi. Gideceğimiz yere vardığımızda çok güzel bir manzarası olduğunu gördüm. Ufak bir masa ve iki tane iskemle vardı. Masanın üstünde de bir sürü balon vardı. Gerçekten küçük bir kız çocuğu gibi davrandığımı biliyorum ama böyle şeyleri seviyorum ve Ulaş bunu çok iyi biliyordu. İskemleyi çekip oturdum. Ulaş'ta karşıma geçip oturdu. Manzaraya dalmışken Ulaş'ın konuşması üzerine dikkatimi ona verdim. "Seni niye buraya getirdiğimi anlamışsındır herhalde Beste. Yaklaşık 1.5 aydır konuşuyoruz ve 4 senedir de tanıyoruz birbirimizi. Artık zamanı geldiğini düşünüyorum. Benimle çıkar mısın Beste?"