Jolly Mate

Jolly Mate 4. Bölüm

Uzun bir ara oldu. Özür dilerim. Hala takipte kalan yada okumak isteyen olursa devam edeceğim.

Sevgili mi? Bir gün chuck ile yakıştırılacağımı hiç düşünmezdim. Annemi yürüttüm hemen. O iyi ki de yanımızdayken söylememişti. Kahkaha atardı kesin. Dalgada geçerdi benimle. Tıpkı Nadal ve bana olan sevgisiyle dalga geçtiği gibi. Anneme Chuck'ın duymayacağı şekilde mırıldandım.

"O Chuck! Jack'in kardeşi. Yardıma geldi anne."

"Anladım. Şu arkadaşın jJck'in kardeşi. Onlarla tanışma fırsatım da olur. Yazın geliyorlar değil mi? Yazlığa gideriz?"

"Gelemiyorlar. Plan yapmışlar bile. Planlarına beni dahil etmek istiyorlar."

Suratımı astım. Onlar ile yazı geçirmek istiyordum. Burası o kadar çok soğuktu ki en azından yazın kemiklerim ısınırdı fakat Jack, Roben ve Chuck uyuzu soğuktan hoşlanıyorlardı. Dışarı çıkınca soğuk annemi biran titretti. Güldüm ona . Annemde benim gibi soğuktan hiç hoşlanmazdı. Arabaya doğru gittik. Yüklemişti bile valizlerini annemin. Annem gülümsedi nazikçe. Daha fazla soğuk havaya maruz kalmamak adına arkaya annem ile birlikte oturdum. Chuck hemen sürünce klimayı açmıştı ona gülümsedi annem.

" Jose sizden bahsetmişti. İyi dost olmuşsunuz. Aynı okuldasın sende değil mi?"

" Evet. Ben kimya mühendisliği okuyorum. Cathie ile farklı sayılırız."

" Genetik ve moleküler biyoloji senin ki değil mi? Ama fizikten kurtulamadın hala Jose'm"

"Malesef"

Gülümsedim anneme. Onu o kadar çok özlemiştim ki ama haklıydı fizikten kurtuluş yoktu hiç. Eve varınca odama taşıdı bavullarını Chuck. Ev arkadaşlarımla düzgün tanışamamıştım bile . Okulda oluyorlardı genelde. Chuck' a baktım.

" Gidecek misin kalacak mısın?" . Annem hemen araya girdi.

"Soluklansın çocuk biraz. Jose odan çok küçük"

" Anne evdeki odamla aynı."

" Buraya nasıl sığacağız Jose. Tanrım kibrit kutusu kadar odan var." 

Chuck annemin söylenmesinden memnun bir şekilde bana baktı.

" İstersen anneni bizde ağırla."

"Gerek yok. Anneme bakabilirim. Teşekkürler."

Ona tüm dişlerimi göstererek gülümseyip mutfağa gittim. Annem üşümüş olmalıydı. 3 tane kahve yapıp içeriye gidince Chuck kitaplarıma bakıyordu. Anneme kahve verip onun yanına gidip kahveyi uzattım.

"Kahve içmeyeceğim. Sen de içme. Ben gidiyorum. Bir şey olursa ararsın."

" Peki" 

Onu uğurladım hemen. Annem ile vakit geçirdim tabi akşam ateş basıyordu. Duş alıp rahatlamaya çalıştım. Çıkınca annem uyumuştu bile .Yanına uzandım yavaşça. Bütün kemiklerimi incitmişim gibiydi. Nasıl uyuduğumu anlamamıştım ama sabahleyin başımı kaldıracak halim yoktu. Beynim zonkluyordu. Annem uyuyordu hala. Telefon çaldıkça başım iyice çatlıyordu. Yavaşça kalktım. Yandan uzanıp telefonumu alıp geri yattım. Soğuktu oda. Sıkıca sarılıp yorgana telefonu kulağıma koydum. Bu saatte uyuzluk yapıp arayan tek bir kişi vardı hayatımda Chuck!