DİĞER YARIM

DİĞER YARIM -4. Bölüm

Kolumun dürtülmesiyle uyandım Aysu "Su Allah aşkına kalk artık ya" demesiyle kafamı sıradan kaldırdım "ne oldu Aysu ya" dedim sonra sınıfa bir göz gezdirdim ama bizden başka hiç kimse yoktu Aysu konuşmaya başlayınca gözlerimi ona çevirdim Aysu "su kalk artık 3 derstir uyuyorsun yemek arasındayız ölüyoruz açlıktan ve biraz daha geç kalırsak kantinin kapısına kadar sıra olacak hadi be güzelim kalk artık " dedi nasıl ya 3 derstir uyuyorum tövbe ya zil sesleriyle nasıl uyanmadım ki neyse artık uykumu almış oldum hiç olmazsa. Sıradan kalkıp kızlarla beraber yürümeye başladık sınıftan çıktıktan sonra merdivenlere yöneldik ve en at kata indik koridorun sağ tarafında yemekhane Mescit, hemşire sınıfı, A.T.T (Acil Tıp Teknisyeni) sınıfı ve spor salonu vardı sol tarafta da kütüphaneyle kantin vardı sınav olacağımız gün kantini aradığımız için zemin katı boydan boya dolaşmak zorunda kalmıştık o yüzden biliyorum. Sağ tarafa dönüp yemekhaneye doğru yürüdük Allah'tan çok sıra yoktu sıraya geçtik önümüzde bir kaç kişi vardı onlar yemeklerini aldıktan sonra sıra bize geldi parmak okutma cihazına parmağımı okuttuktan sonra tepsimi aldım kaşık, çatal, bıçak alıp tepsiye koydum biraz ilerledikten sonra salata aldım yanına baklava aldım sonra çorba aldım en sevdiğim olan patates ve köfte aldım son olarak pilav alıp sıradan çıktım biraz ilerledikten sonra duvarın dibinde olan masanın üstünden nar ekşisini alıp salataya döktüm sonra tepsimi alıp duvar köşesinin en arkasındaki masasına doğru yürüdüm kızlarda zaten arkadan geliyorlardı. Tepsiyi masaya koyduktan sonra sandalyemi çekip oturdum kızlarda gelip oturdu Seray yanıma karşıma alev onun yanına Aysu.Çatalımı kaşığımı ve bıçağımı peçeteyle sildikten sonra kaşığımı elime alıp çorbamı içmeye başladım gerçekten güzel olmuştu ben çorbamı içmeye devam ederken kızlar da muhabbet ediyorlardı alev "kızlar okul çıkışı bara gidelim mi kafamızı dağıtırız biraz" dedi. Aysu "olur vallahi ya hem dansta ederiz baya dır etmiyoruz bu gece SASAlar olarak kopturalım ortalığı ne dersiniz " dedi doğru bayağıdır dans etmiyoruz bir çok kez dans yarışmalarında Türkiye birincisi olarak kazanmıştık. Seray "Su gidelim mi ya ben de çok istiyorum hem Aysunun dediği gibi bayağıdır etmiyoruz dans özledik vallahi" deyip bana döndü "tamam kızlar gideriz sıkıntı yok hem bende özledim dans etmeyi" dedim ve tabağımdaki köfteyi bütün olarak ağzıma atıp çiğnemeye başladım. Alev "o zaman bu gece sasa grubu sahnede ay vallahi şimdiden heyecanlandım" dedi bir çocuk nidasıyla zaten grubumuzun Çatlağıydı o neşe kaynağımız her seferinde de soğuk espiriler yapıp bizi soğutsa da dünyadan, yine de onu çok seviyorum yani seviyoruz. Seray " ben de heyecanlandım ya aylar oldu dans etmeyeli işler güçler okul yüzünden hep" dedi ve bıkkın bir şekilde nefesini dışarıya bıraktı. Okulumuz olduğu için cafe ye çalışmaya sadece hafta sonları gidiyoruz. Samet abi kafanin sahibi bizi kızları gibi görür hafta içi okulumuz olduğu için kafeye çalışmaya gelmeyeceksiniz diye tembihlemişti. Serkan sağ olsun her şey onun sayesinde bizi babasıyla tanıştırdı yani Samet ağabeyle ne dediyse artık Serkan Samet abi bize iş verdi ve fazlasıyla da maaş bağladı. biz onu babamız oda bizi kızları gibi görür karısı Serman ablayla beraber. Serkan tek çocuk olduğu için bizleri de kızları gibi kabullendiler. ben böyle düşüncelere dalmışken Serayın sesi beni kendime getirdi "Su nerelere dalgın be kızım hadi kalkalım diyoruz 2 saattir duymayın mı bizi" dedi. "yok duymadım hadi kalkalım " deyip sandalyemden kalktım ve tepsimi elime aldım düşünürken zaten yemeğimi yemiştim. Kızlarla beraber kalktık ve tepsilerimizi raf gibi bir şey var adını da bilmiyorum da neyse artık oraya koyduktan sonra yemekhaneden çıkıp spor salonunun yanındaki kapıdan bahçeye çıktık kızlarla beraber yürürken Zafer geldi yanımıza "Selam kızlar nasılsınız" dedi Aysu "iyiyiz işte " dedi ben takmayıp banklara doğru yol aldım ve banka çıkıp yaslanmalık olan yerine oturdum kızlarda yanıma oturdu biz dördümüz tam sığmıştık zaferde ayakta kaldı oda ellerini cebine koyup "neyse kızlar sonra görüşürüz o zaman ben kaçım" dedi Aysuyla Alev "görüşürüz" dediler ve Zafer bir şey demeden yanımızdan uzaklaştı. Alev "kızlar canım sıkıldı benim ya" dedi Aysuda "evet benimde sıkıldı canım" dedi Seray "bir şeyler yapalım o zaman " dedi Aysu "ne yapabiliriz ki" dedi o an aklıma müzik aletleri çalmak geldi kızlara dönüp "müzik aletleri çalabiliriz" dedim Aysuyla Alev yerinden kalktılar Alev "olur olur hadi gidelim" dedi Aysu Seray'ın elinden Alev benim elimden tutup kaldırdı ve okula doğru yürüdük merdivenlerden çıkıp okula girdik Aleve dönüp durdurdum "Biricik kardeşim sen müzik sınıfını biliyor musun da bu bilmiş edasıyla yürüyorsun " dedim Aysu sinsi sırıtışıyla bana dönüp oda durdu ve "sen güzellik uykun dayken bizde teneffüslerde okulu gezmeyi akıl etmiş olabiliriz hani" dedi ve kızlarla beraber gülmeye başladı göz devirip Aysuya "çok konuşma lan hadi ağzın değil ayakların işlev görsün" dedim.
Gözlerini devirip önüne döndü ve yürümeye başladı merdivenlere yönelip en üst kata çıktık koridorun sağına dönüp sağ taraftaki ilk kapıyı açıp içeri girdi Alev bizde peşinden girdik gördüğüm manzara karşısında şok oldum bildiğin her şey var lan piyano,keman,klasik gitar,elektro gitar,bas gitar,akustik gitar,kemençe,zil,ney,tuluma varıncaya kadar her çeşit enstrüman vardı. Alev hemen eline gitarı aldı Seray da akustik davulun başına geçti benle de Aysu mikrofonları elimize aldık