SİZİN İÇİN EĞLENCELİ BİR BÖLÜM YAZDIM UMARIM BEĞENİRSİNİZ SİZİ ÇOK SEVİYORUM . BÖLÜM HAKKINDA YORUMLARINIZI BEKLİYORUM. GECİKTİĞİ İÇİN ÇOK ÜZGÜNÜM . AMA UMARIM DEYMİŞTİR OKURKEN EĞLENECEĞİNİZİ DÜŞÜNÜYORUM :)
XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX
'' Senn... bakıyorum da asabiyetin geçmiş '' dedi erkeksi ve bir o kadar da alaycı ses tonuyla . Sanki zafer kazanmış gibi yüzünde hafif bir gülümseme belirdi . Bense başımı hafifçe aşağıya eğip bir yandan ne diyeceğimi düşünüyor diğer yandan da önüme gelen saçlarımı kulağımın arkasına koyuyordum .
''Bakın savaş bey benn.. '' gözlerine bakamıyordum . Sebebini de bilmiyordum ki . Utanması gereken oydu . Cümlemi tamamlayacağım sırada '' Savaş bey mi ? BEYİNSİZ HERİF e ne oldu. '' Lanet olsun duymuş muydu . Şimdi tamamen dibe battım . Bu cümleyi duyduğumda kafamı hızlıca kaldırdım .
Okyanus mavisi gözleriyle beni boğuyordu . Sanki bana meydan okurcasına bakıyordu .Resmen benle dalga geçiyordu . Cevap vermeme bile fırsat vermeden devam etti . '' Neyse konumuza dönelim sunumunuza başlaya bilirsiniz . '' derken sanki bir şeyden rahatsız olmuştu . yüzündeki o gülümseme birden kayboldu .
Bense öyle kala kalmıştım . Bir iki dakika sonra kendime gelerek okyanus mavisi dosyadaki karışık kağıtları çıkardım .Kağıtları bir sıraya dizmeye çalıştım ama elbette beceremiyordum . Oysa karşımdaki büyük siyah koltuğa oturmuş benim bu şaşkın halimi izliyordu . Galiba gülüyordu tam emin değildim çünkü ben kağıtlarla uğraşıyordum . Ama o okyanus mavisi gözleriyle beni süzdüğüne eminim.
Hava serindi . Niye bu kadar ince giyinmiştim ki . Esen hafif rüzgar yüzüme vurdukça olanları düşünüyordum . Ah tembel Sinem ah o kağıtları erken kalkıp düzenlesen ne olurdu sanki hiçbir şey tahmin ettiğim gibi gitmemişti . Sunumum da kötüydü . Dosyada ki kağıtları düzenleye bildiğim kadar düzenledim . Buraya kadar pek bir sorun yoktu açıkçası .
Asıl sorunlar zinciri Savaş beye yaklaştığımda olmaya başladı . Ona kağıtları uzattığımda sakarlıklarım boy gösterdi ki bunun hakkında konuşmak istemiyorum . O sırada gözüme bir şey ilişti . Çizimlerimin arasında pembe bir kağıt fark ettim . Bir dakika benim pembe bir kağıdım yok ki .
OLAMAZZZZZZ ! 2. sınıfta çizdiğim pofuduk ayıcık resmi . Şimdi ne alaka diye düşünüyor insan . Annem dün eski defterlerimi toplamamı söylemişti galiba hatıra defterimde sunum dosyama düşmüş sabahta aceleyle çıkarken araya karışmıştı .
Şuanda o dosyam savaş beyin masasında incelenmeyi bekliyordu . Evet rezil olmuştum ve bu rezaletim belgelenmişti . Berbat sunumumu son olarak adamın takım elbisesine sıcak kahve döktüm .Açıkçası üzülmedim çünkü ödeşmiştik . intikam . Sonuçta oda beni güzel elbisemi berbat etti .
Ani bir korna sesi düşüncelerimden sıyrılıp kendime geldim . Açıkçası mal gibi yolun ortasında dikilmiş duruyordum . Sağ salim eve gitsem iyi olacaktı . Sıcak bir duş ve dumanı üstünde tüten bir kahve beni kendime getirecekti .
Alarm yine çalıyordu . Niye çalıyordu ki işim yoktu bütün gün uyuyacaktım . Elimi masaya vurarak saati aramaya başladım . Saati bulduğumda parmağımla saatin soğuk metal düğmesine bastım .Ama hala kapanmamıştı .Sıcak ve pofuduk yastığımda kafamı hafifçe kaldırdım . Yüzümün önüne gelen saçlarımı kenara attım .
İyide alarm çalmıyordu ki . Saf Sinem ! Telefonum çalıyordu . Hafta sonuydu ve sabahın körüydü. En aksi halimdeydim yani ya acil bir durum olmalıydı ya da arayan belasını arıyordu. Telefona uzanıp telefonu aldım . Gözlerimi kısarak telefonun ekranına baktım . Numara vardı ama tanımadık bir numara.
Telefonu açtım ve kulağıma götürdüm . Uykulu ve boğuk bir sesle ''ALO '' dedikten sonra kafamı yastığa gömdüm . '' Alo sinem hanımla mı görüşüyorum '' dedi ince ve nazik bir sesli bir bayan . Bense hala uyku sersemiydim . '' Evet benim '' dedim boğuk sesimle . '' Sinem hanım ben Gündoğdu holdingden arıyorum . İş başvurunuz kabul edildi ve şirketin sahibimiz Savaş bey sizinle bizzat görüşmek istiyor '' bir dakikalık sessizlikten sonra ( 1.2.3 ) ve kendime geldim .
Kafamı aniden yastıktan kaldırdım '' NE !.... yani nasıl '' dedim . Kadın bu kaba cevabıma aldırış bile etmeden devam etti . ''Pazartesi günü görüşme için uygun musunuz '' dediğinde konuşamıyordum bile '' E - E- EVET '' dedim heyecandan kekeleyerek '' Peki saat 01.00 da burada olun lütfen . iyi günler '' O kadar heyecanlanmıştım ki kadının telefonu yüzüme kapattığını fark etmeyerek '' Size de '' dedim .
Telefonu yere koyarak ( fırlatırdım ama babam zengin değil yani ) . Çığlık atarak yatakta zıplayıp tepinmeye başladım ki o sırada sonuç olarak yere kapaklandım . Kapının açılmasıyla doğruldum . Annem çığlığımı duyunca telaşlanmıştı . Korkmuş bir sesle '' Sinem ne oldu kızım !! '' bense farkında bile olmadan anneme sarılıp onu öpmeye başlamıştım . Annemse şaşkın bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu .
Bense çoktan dans edip şarkı söylemeye başlamıştım ''Yaşasın yaşasın şirkete gidicem kabul edildim artık işsiz de – ği – lim yaşası yaşasın ya – şa - sın '' değip garip hareketlerle dans ediyordum . Annemse aşağıda kahvaltı eden babama bağırdı . ''Mehmet koş kızımız kafayı yedi doktoru ara, ambulans çağır '' Babamda odama girdi ama o annem gibi değildi . Babam benim şebekliklerime alışkındı ve zaten ben onları şuan hiç düşünmüyordum .

ŞİMDİ OKUDUĞUN
patronuma aşık oldum ( Tamamlandı )
RomanceTüm hakları saklıdır © KOMİK BİR AŞK MACERASINA NE DERSİNİZ ? AYRICA BU MACERADA BELKİ SİZDE GERÇEK AŞKINIZI BULABİLİRSİNİZ NEDE OLSA BÜYÜK AŞKLAR TESADÜFLE BAŞLAR . BELKİDE ŞANSLA VE KAVGAYLA ...