Bölüm 2

39 1 0
                                    


Ağzım açık, şaşkın gözlerle karşıma bakakaldım. Korkudan kalbim deli gibi çarpıyordu. Aslı ve Emre bir kaç adım önümde olduğundan yüzlerini göremiyordum. Tam önünde olduğum kapıdaki, iki takım elbiseli devin ittirmesiyle öne doğru adım atmak zorunda kaldım. Kapıyı tekrar kapattıklarında korkudan köşeye sıkışmış gibi hissettim. Başımı sola çevirdiğimde Aslı; endişeli yüz ifadesi, çatık kaşları ve soru dolu bakışlarını Emre'ye dikmişti. Belli ki o da şaşırmıştı böyle bir yere geldiğimize. Bunu beklemiyordu ve neler olacağını kestiremiyordu. Ürkmüş ama yine de başka çaresi olmadığı için sevgilisine sığınır gibi koluna yapışmıştı. Bütün bunların ne anlama geldiğini tam olarak anlayabilmek için Emre'yi çok iyi tanımak gerekirdi. Hoş gerçi sevgilisi bile anlamamıştı ya neyse bunu düşünmek için sonra çok vaktim olacaktı. Önemli olan şu andaki konumumuzdu.

Aklıma bulunduğumuz ortam gelince etrafı endişeyle izlemeye başladığımda yukarı kata oranla daha ferah olduğunu farkettim. Ortam kırmızı ışıkların hakimiyeti altındaydı. Ortada etrafı beyaz şeritlerle çevrili kocaman bir kafes vardı. Bu da neydi böyle? Sağ tarafta üç basamakla çıkılan loca gibi bir yer vardı. Tamamen camdan olan locada siyah deri koltuklar bulunuyordu. Özel bir yer olduğu çok belliydi. Ortada bir masa ve koltukların yanında bir dolap olduğunu görmüştüm. Merdivenlerin hemen yanında ahşap sürgülü kapı vardı.
Ortalıkta bizden ve takım elbiseli adamlar dışında kimse yok gibi görünüyordu.

"Maçımı izlemeni çok isterim."

Aniden duyduğum cümleyi kavramaya çalıştım bir süre. Kaşlarımı kaldırıp hayretle cümlenin sahibine baktım. Sadece Aslı'ya bakıyordu. Yine fazlalık hissi bedenimi sararken bunu çok ta sorun etmedim. Çünkü şu an neden burada olduğumuz ve bu çocuğun söylediklerini anlamak gibi daha önemli şeyler vardı. Onay bekler gibi tek kaşını kaldırıp başını yana eğdi. Aslı'nın gitme ihtimalini de düşünüyordu demek ki. Sonra bana döndü ve tek kaşı havada "Ha Günce, sende izlemek istersin diye düşünüyorum." dedi. Pislik herif benim üzerimden oynayıp Aslı'nın onayını almaya çalışıyordu. Aslı bir bana bir Emre'ye baktı. Kararsız olduğunu gözleri bağırıyordu sanki. Sonra gözleri Emre'de kalınca Emre hemen karşımıza geçti ve konuşmaya devam etti.

"Aslı'mm. Biliyorsun spor benim hayatım . Bu gece önemli bir maçım var. Yanımda olmanı çok istiyorum. Yanımda olmana ihtiyacım var. Merak etme kötü bir şey yok."

Neler saçmalıyordu böyle?
Tiksinmiş bir yüz ifadesiyle yüzümü buruşturdum.
" Bu çok saçma. Ne iğrenç bir emrivaki bu. Böyle bir şeyi nasıl önceden söylemezsin? " Sesim öfkeliydi ve sert çıkmıştı.

" Günce şurada durup sadece maçımı izleyeceksiniz." diyerek beyaz şeritleri gösterdi. Aslı yumuşamış bakışlarıyla " Olur " dedi. Onayı alan Emre hazırlanması gerektiğini söyleyerek sürgülü kapıdan çıkıp gitti.

Öfkeyle "Sen manyak mısın kızım? Ne demek olur? Şuraya bir bak ne kadar güvenilir duruyor? Kafayı mı yedin nasıl hareketler bunlar?"

"Günce sakin ol. Emre yanlış bir şey yapmaz. Öyle olsa beni ve seni getirmezdi buraya. Lütfen beni üzme gece başladığı gibi bitsin. "

" Pes Aslı pes!" Sinirle beyaz şeritlere doğru yürüdüm. Arkamdan Aslı gelip "Canım lütfen bana kızma. Emre benim ilkim biliyorsun." Kollarını açmış sarılmamı beklerken sustum. Üzgün bakıyordu. Gözleri dolmuştu. Arada kalmak onu üzmüştü bende üzerine gitmedim. Sonuçta en yakın arkadaşımdı. Daha fazla üzmemek adına öfkemi geriye atıp ona sarıldım. Bir süre sonra kollarını benden çekip Emre'nin yanına gitmek için yanımdan ayrıldı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 30, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ADI MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin