1.BÖLÜM

2.8K 79 3
                                    

"Babaaaa" diye bağırdım bir yandan da elimde yemek poşeti ile koşmya başladım, sesimi duyan babam durdu ve bana döndü, lafıma devam ettim.

"Baba yemeğini unutmuşsun ,ilaçlarınıda sakın aksatma ben zaten seni arıyacağım gün içinde " dedim yanaklarını sıkarak.

Babam ellerimi tuttu ve tebessüm ederek, "kızım sıkılmadın mı her gün bunları söylemekten." Dedi.

"Sıkılmam ben sıkılmam hadi." Dedim bi yandan da durması için otobüse elettim.

Babam otobüse bindikten sonra bende eve gidip üzerime üniformalarımı giydim. Ayakkabılarımı da giyikten sonra kulaklığımı takıp okula doğru yürümeye başladım.

Okula vardığımda elif yanıma geldi, heycanla "Kız aliyle eceyi altlı üstlü basmışlar kız!" dedi, gıybet modu alrak.

Bende hemen ona uyum sağladım,"Yuh! Sen şaka yapıyorsun! Zaten onun yolu belliydi." Dedim.

"Aynen ya ali vesile oldu işte." Dedi, kıkır kıkır gülüyorduk ki, elif bir den durdu. "Neyse ben kaçar enişte geliyor." Dedi, kafamı çevirmemle Can'ı yanımda görmem bir oldu.

"Naber Can?"  Dedi Elif can tebessüm ederek,

"İyidir sen?" Dedi Can da.

" iyiyim bende,neyse ben gidiyimde siz takılın " dedi ve arkasını dönüp uzaklaştı, Cana dönüp

" ee okula girelim bizde " dedim tebessüm ederek, cevap vermesini beklemeden arkamı döndüm, oda arkamdan gelip kolunu omuzuma attı ve yürümeye devam ettik.

Sınıfa girdim ve Elif'in yanına oturdum.

" ders ne? " dedim bi yandan da çantamı karıştırırken .
" matematik " dedi ve o anda bütün  keyfim kaçtı, matematik mi ? Sabah sabah gerçek olamaz ya!

" oof" dedim, Can

" hayırdır neoldu " deedi ciddi bi suratla.

" ders'in matematik olduğunu öğrenmeden önce keyfim gayet yerin de " dedim suratsız bi şekil de ,Can tebessüm ederek
" ayıp ediyosun güzelim, senin sevgilinde o iş "dedi  pis pis gülerek, o gülümsemeden anlamıştım ben anlıyacağımı , bende ona tebessüm ederek gözlerinin içine baktım, yerim ya dedim kendi kendime,  sempatik sevgilim benim die düşünüyodum, tabi düşüncelerim öğretmenin sınıfa girmesiyle son buldu.

Kafamı sırama koymuş düşünüyodum babamı acaba ilaçlarını aldımı diye.

Içim sıkılıyodu bugün neden sizce.
Ben düşüncelerimle boğuşurken öğretmenin "Fatih "diye seslenmesiyle kendime geldim, ve kafamı sıramdan kaldırdım.

" benim hocam " dedi fatih sırasına yayılarak.

" Fatih'in senin olduğunu biliyorum zaten oğlum, tahtaya gel soru soracağım " dedi hoca Fatih'e ters ters bakarak, Fatih'e baktığımdaysa,

" Allah'ım neden ben ya " diye söyleniyordu kendi kendine, ve sırasından kalkıp tahta'nın yanına geçti hocanın sorduğu soruya bakıyodu, öğretmen sinirlenerek

" hadi Fatih ne bekliyosun oğlum "  dedi öğretmen sinirle, Fatihse komik bi şekilde suratını büzerek
" hocam ben bu sorudan hoşlanmadım, biz ayrı dünyaların insanlarıyız " dedi Fatih dersi kaynatmak istercesine,


" oğlum alt tarafı bi soru çözüceksin ne uzattın yavrum " dedi öğretmen sinirlenerek.

" hocam şimdi ben bu soruyu çözmeye çalışsam, benim çıkardığım soruyu siz çözemessiniz, o yüzden birbirimize sıkıntı vermeden ayrılalım bence hocam hadi görüşürüz " dedi

konuşması bittiğindeyse elini havaya kaldırıp yerine geçmek için haret ediyordu ki öğretmen


" bak fatih böyle olucak soru ne uzattın be yavrum " dedi bi yandan konuşup, diyer yandan soruyu çözüyodu öğretmen,Fatih alkışlayarak
" doğru cevap hocam helal olsun " dedi ve bütün sınıf öğretmeni alkışladı, öğretmen sinirle sınıftan çıktı.

Can gülerek yerinden kalktı, Fatih'in yanına gitti sırtına hafifçe vurup

" helal olsun lan bezdirdin hocayı " dedi can tebessüm ederek Fatih ise
" yok be oğlum ben biliyodum da hoca biliyor mu diye hocayı denedim " dedi Fatih saçmalayarak ,Can kafasına hafifçe vurup

" bari bana sıkma lan " dedi.

" napıyım oğlum öyle bi soru sormuş ki, bi an kendinin çöze bileceğinden bile şüphe ettim " dedi tebessüm ederek.
Sınıf hayla daha kıkırdamaya devam ederken, ben sadece izliyodum içimde bi sıkıntı var, böyle nefes alıp verdim mi içime batan birşey.

Dersler hızla gelip geçerken çıkışa doğru yürümeye başladım.

" zeyneeeep " dedi biri bağırarak bu sesi tanımamak ne mümkün tabi ki Elif'ti

"Efendim " dedim ona dönmeden.

" nereye " dedi yanıma gelip. koluma girmişti bile

" sence Elif nereye olucak eve gidiyorum içim daraldı bugün " dedim yürümeye devam ederek
" iyi be bişe demedim, hadi beraber gidelim bari " dedi aynı mahallede oturuyorduk aklıma babam gelince babamı aradım telefonu açtığında

" alo babacım akşama isteğin bişey varmı, bide ilaçlarını içtin mi ?" Dedim ve babamın konuşmasını bekledim, ama konuşan ses babama ait deyildi.

" alo meraba hanım efendi, babanız ağır bi kaza geçirmiş ****** hastenesine kaldırıyoruz babanızı " dedi o an dünya durdu sanki, telefon hızla elimden yere düştü, gözümden yaşlar birer birer yerle buluşurken dizlerimin üstüne çöktüm ve ağlamaya  başladım.

" baba " dedim Elif yanıma eğilip

" zeynep neoldu, Ahmet amcaya birşeymi oldu ?" dedi telaşla ağlamaktan konuşamadım.

" hastane Elif " dedim başka birşey diyemedim, Elif'de endişelenip ağlamaya başladı

" tamam dur ağlama taksi çağırayım gidelim " dedi ve bir taksi durdurdu,  taksiye binip hasteneye  geldik, Elif parayı öderken ben hastenenin içine girip bir hemşirenin kolunu tutup

" babam o nerede " dedim kadın elimi tutup kolundan çekti

" durun hanım efendi, gelin babanızın ismini söyleyin bakalım bilgisayardan " dedi
" Ahmet aksu " dedim bi yandan ağlayıp, bi yandan konuşmaya çalışarak

" 3. Kat 1659. odada " dedi hemen koşarak merdivenleri çıkıp dediği kata gelip ,odanın olduğu yere geldim ,ama burası yoğun bakımdı, etrafıma bakarken doktorların babamın suratını üstündeki beyaz örtüyle örttüklerini gördüm ve hızla oraya doğru koşup .

" durun ne yapıyosunuz " dedim oradaki doktor beni tutmaya çalışarak

" durun hanım efendi siz neyi oluyosunuz dedi.

" ben, ben onun kızıyım neden üstünü örttünüz açın o ölmedi   ki "  dedim hıçkırmaya başlamıştım, ağlarken doktor üzgün bi ifadeyle bana baktı.

" anneniz nerde bi gelebilirmi ?" Dedi ona bakıp göz yaşlarımı sildim.

" gelemez, çünkü annem öldü 5 sene önce " dedim doktorun gözleri dolmuştu, ben hayla odaya girmeye çalışıyordum.

" başınız sağolsun hanım efendi " dedi ve hızla yanımdan uzaklaştı
Bana başınız sağolsun dedi ama o ölenlerin yakınına söylenmezmi? Benim babam ölmedi, olamaz ya

" babaaa " dedim feryad ederek,içeri girdim ve örtüyü açmaya çalıştım.

"Kalk baba ,bunlar ne diyor ,uyan lütfen ben özlerim, üşürüm sensiz uyan neolur uyan ,en korktuğum zaman kime sığınacağım ,annemi özlediğim zaman kim bana ondan bahsedecek kalk " dedim öldüğüne inanmadığım bedenine sarılarak.

Nasıl yapar şimdi insan nefesi almadan,
nasıl vermeye çalışır o nefesi,
Atmayan kalbin ritmi olurmu ,
Özlemek insanı geri getirmeye yetermi ...

 

VİCDANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin