jeonjungkook:
pekâla, üzgünüm.
dediğim her şey için,
kırdığım minik kalbin için,
kabul etmesen de, benim yüzümden döktüğün yaşların için özür dilerim.
üzgünüm, meleğim.chimsy:
sen, hiçbir vakit anlamadın jeon.
o kalbin sana ne denli bağlı olduğunu, hiç anlamadın.
doğrusu, sen o kalbi tanımadın dahi.
beni hiç tanımadın jeon.
şu an dahi, aşkını kelimelere döktüğün herif olduğumu bilmiyorsun.
siktir, nasıl aşk bu?
acı çektin mi? yahut ağladın mı?
yoksa, yalnızca aşkının fotoğraflarına bakıp yorumlar mı attın?
aşık olduğun herifi tanıyor musun?
beni tanıyor musun, jeon?jeonjungkook:
meleğim, seni tanıyorum.
herkesten, kendinden dahi çok tanıyorum.
bilmiyorum mu zannediyordun?
başından beridir biliyordum, park.
sen olduğunu biliyordum.
sikeyim, sen hiçbir vakit kibirli kötü bir oğlan olmadın.
her daim mütevaziliğini koruyan, saf aptalın tekiydin.
sürekli seni koruyup, kollamamı gerektirecek kadar saftın.
benim safımdın, meleğim.
üstelik, bu aptal hâlinle ne acılarda sürükledin aşkımı.
beni bırakıp gittiğin günden beridir sürüklenmeye devam ediyorum.
o sarhoşluğumun sebebi kokunun yokluğunda,
güldüğünde kısılan kahvelerinin karanlığında,
her rengin yakıştığı pamuk saçlarının arasında sürükleniyorum.
her bir tarafım hasret iken, her bir tarafına;
bitmek bilmeyen acıların içinde
kavruluyorum ben, sevgilim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fake person
Fanfictionjeon, park jimin'i seviyor fakat başından beri kendisini rahatsız eden kişinin o olduğundan haberi yok. © mattbeoldvan